Uluslararası İş Forumu’nun (IBF) 25.’si Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de yapıldı. MÜSİAD tarafından 1996 yılında “Müslüman iş adamlarının ortak ticaret ve yatırım ilişkilerine yön vermek” amacıyla kurulan forumun çok sayıda toplantısına katılmak nasip oldu. İstanbul’da yapılanların dışında İran, Bosna-Hersek, Fas forumlarında İslam dünyasının farklı ülkelerinden işadamlarının beraber iş yapma aşkına şahit oldum. Nitekim Bakü’de yapılan forum daha önce yapılanların çok üzerinde büyük bir coşku ve heyecanla gerçekleşti. Heyecanı tetikleyen unsurlar Karabağ Zaferi’nin birinci yıldönümü olması, diğeri ise İstanbul’da kurulan Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi’nin hemen ertesinde yapılması.

Bu foruma 30 ülkeden 600 işadamı katıldı. Açılışlar, sergiler ve ikili görüşmelerle çok sayıda etkinlik gerçekleşti. Azerbaycan tarafı program için çok ciddi hazırlık yapmış. Pandemi şartları da dikkate alınarak oturma düzeni oluşturulmuş. Toplantı ve sergi alanları çok yeni ve pırıl pırıldı. Azerbaycan’ın KOBİA teşkilatı bu büyük organizasyona ev sahipliği yaptı. KOBİ teşkilatının başında bulunan Orhan Memmedov bütün programları baştan sona titizlikle takip etti. Programın açılışında Azerbaycan Ekonomi Bakanı Mikayıl Cabbarov, Azerbaycan’ın ekonomik potansiyeline vurgu yaptı. Özellikle petrol dışı yatırım oranının giderek arttığını belirtti. Kurulacak sanayi bölgesi için iş adamlarına çağrıda bulundu.  

Türkiye Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati ekonomik değerlendirmelerin yanı sıra konuşmasının giriş ve bitiminde Azerbaycan şivesiyle dinleyenlere hitap etti. Nebati, iki kardeş ülkenin ticaret hacminin istenen seviyede olmadığını ifade etti. 4 milyon dolarlık ticaret hacminin ilk etapta 15 milyar dolara çıkması gerektiğini vurguladı. 10 milyon nüfusa sahip Azerbaycan’ın Bağımsız Devletler Topluluğu’nun 320 milyon nüfusluk pazarına ulaşma kapısı olduğunu anlattı. MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı ise “Azerbaycan ile tarihsel ve kültürel birlikteliğimizin yanı sıra, sınır komşusu olmamız dolayısıyla iki ülke arasındaki lojistik süreçleri ve ticaret ağını daha da geliştirebiliriz.” dedi.

Bütün bu çalışmaların arkasında bir dava adamı var. MÜSİAD’ın ve IBF’hin Kurucu Başkanı Erol Yarar, hiç bıkmadan usanmadan, milletin ümmetin birlik ve beraberliği için ter döken babayiğitlerin öncüsüdür. 28 Şubat’ın sıkıntılı günlerinde kendisiyle yönetim kurulu üyesi ve basın komisyonu başkanı olarak çalışma fırsatı buldum. Erol Bey’in sağlam iradeli, derdi-davası olan bir yiğit adam olduğuna bizzat şahit oldum. Herkes sağa sola savrulurken Erol Bey ve arkadaşlarının birer mücahit ve alperen olarak hakkı gasp edilen bütün mazlumların savunucusu olduğunu gördüm. Erol Yarar başlı başına bir yazı konusu, tez konusu…

Yazıyı Erol Bey’in ifadeleriyle bitirelim: “Akıllı olan insanlar, beraber hareket etme kabiliyetine erişmiş insanlardır. Bölünmüş parçalanmış insanlar ise akıldan vicdandan yoksun insanlardır. Bizler bin yıl öncesinde Orta Asya, Azerbaycan, Özbekistan, Kazakistan, Türkmenistan dediğimiz yerlerden uzun bir yolculuğa çıktık. Bu yolculukta Anadolu topraklarına geldik. Oradan Balkanlar’a, Avrupa’ya geçtik. Bin yıl sonra tekrar kardeşlerimizle kaynaşmak için Azerbaycan’a geldik.”