Bir hafta içinde 3 ilim-kültür-sanat etkinliğine katıldım.
İlim Yayma Vakfı’nın 2. İlim Yayma Ödülleri, Türkiye Yazarlar Birliği’nin 13. Edebiyat Festivali, Cumhurbaşkanlığı Büyük Kültür Sanat Ödülleri törenlerinde ilme, kültüre, sanata emek vermiş kıymetler takdir edildi, ödüllendirildi. Bu 3 anlamlı etkinlik milletimizin vefa, kıymet bilme, saygı duyma gibi hasletlerini yansıtması bakımından geleceğe umutla bakmamıza vesile oldu.
İlim Yayma Vakfı 2.sini düzenlediği İlim Yayma Ödülleri 3 kategoride veriliyor: “Büyük Ödül”, “Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimler” ve “Sosyal Bilimler”. Büyük Ödül ismi bana çok uygun gelmedi. Üzerinde düşünerek kendi ilim ve kültür dünyamızdan bir isim bulmak daha doğru olacaktır.
Bu çalışmanın ana mesajı “Türkiye’nin Akademi Ödülleri” olarak belirlenmiş. Bu slogan mütevazı görünen çalışmanın iddiasını ortaya koyuyor. Nitekim İlim Yayma Vakfı Başkanı Necmettin Bilal Erdoğan yaptığı konuşmada ödülleri uluslararası boyuta taşıyacaklarını ifade etti. Bu ödülün 1951 yılında hayırsever, ilim ve irfan sahibi insanların kurduğu İlim Yayma tarafından verilmesi işin ehemmiyetini artırıyor. Ödülü daha anlamlı hale getiriyor. Ödül sayısı az görünse de çok sayıda başvurudan zor elemeler sonucunda bu kararların verildiğini birinci elden öğrendik. Ülkemizde çok sayıda ödül veriliyor, bu nedenle şartların zor ve ağır olmasına devam edilmelidir.
Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimleri ödülünü Prof. Dr. Mustafa Soylak, Sosyal Bilimler ödülünü ise sahibi Doç. Dr. Hümeyra Özturan aldı. Büyük ödülün sahibi Prof. Dr. Zekai Şen oldu. Ödüller Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verildi. Cumhurbaşkanımız, Zekai Hoca’yı belediye başkanı olduğu zamandan beri tanıdığını, İSKİ’de büyük emekleri olduğuna vurgu yaptı. Zekai Hoca, heyecanlı ve duygulu bir konuşma yaptı. Bütün yapılanların sonunda bir "Allah razı olsun" denmesinin çok daha anlamlı olduğunu söyledi. İslâm dünyasının ilmin anlamını batıdan çok daha erken fark ettiğini vurguladı. İlim öncülerinden örnekler vererek ilmi tekrar merkeze almamız gerektiğini ifade etti.
Mühendislik, Doğa ve Sağlık Bilimler ödülünü alan Kayseri Erciyes Üniversitesinden Prof. Dr. Mustafa Soylak Hoca ise mütevazılığıyla ve samimiyetiyle dikkat çekti. Sunucu Kadir Çöpdemir, hocaya konuşma için söz vermeyi unuttu. Sonra davet ederek hatasını telafi etti. Nitekim Mustafa Hoca, bir demir yolu işçisinin çocuğu olduğundan söz ederek şu an bulunduğu konumdan dolayı hamd ve şükrettiğini belirtti. Sosyal Bilimler ödülünü alan genç akademisyen Doç. Dr. Hümeyra Özturan, Marmara İlahiyat Fakültesinden. Yunan klasiklerinin Arapça’ya kazandırılmasına yönelik uzun soluklu bir çalışma yapmış.
Edebiyat Festivali ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödüllerine önümüzdeki yazıda yer vermek istiyorum. Edebiyat Festivalinin başlığı, yakın zamanda rahmetli olan düşünür, şair Sezai Karakoç idi. Bir hafta boyunca Karakoç, farklı yönleriyle ele alınacak. Cumhurbaşkanlığı ödülleri de farklı alanlarda duayen isimlere verildi. Görüyoruz ki ülkemizin değerlerine sahip çıkarak geleceği ancak inşa edebiliriz.
