Olumsuzlukların çokça yaşandığı bir 2021 yılını geride bıraktık. Özellikle orman yangınları, deprem, sel ve heyelan felaketlerinin yanında ekonomik gelişmeler insanımızın hayatını ciddi şekilde zora soktu.

Medeniyet değerlerimiz arasında bulunan zor zamanlarda yardımlaşma ve problemleri azaltma eğiliminin maalesef bu dönemde kaybedildiğine şahit olduk. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Anadolu insanı, olgunlukla süreci yönetme maharetini gösterdi.

2022 yılı genelde tüm kamu çalışanları özelde de eğitim çalışanları açısından verilen sözlerin kanunlaşması heyecanı ile başladı. Bilindiği üzere yıllardır Eğitim Bir Sen, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çıkartılması için mücadele etmektedir. 1 Aralık'ta Milli Eğitim Şurası’nın açılışında Sayın Cumhurbaşkanı öğretmenlik meslek kanununun çıkartılacağını dile getirmiş, sahada bu açıklama beklentileri artırmıştı.

Öğretmenliğin kariyer mesleği olması açısından bu kanun çok önemliydi ve öğretmenlerin on yıllardır çözülemeyen sorunları bu kanunla çözülecekti. Geçtiğimiz günlerde Öğretmenlik Meslek Kanunun meclise sunuldu. Çok kapsayıcı bir kanun beklenirken sadece 3 konunun gündeme alındığı oldukça dar kapsamda bir kanun teklifi ile karşılaşıldı.

Kanunda teklifinde, kariyer basamaklarının düzenlenmesi, 3600 ek gösterge meselesi ve aday öğretmenlik sınavının kaldırılması maddeleri yer aldı. Eğitim Bir Sen genel merkezinin teklifin yetersizliği ve teklifte olması gereken hususular ilgili açıklamasında dile getirilen hususlar şu şekilde:

Teklif muadil kanunların çok gerisinde kalmaktadır

Teklif, Yükseköğretim Personel Kanunu, Hâkimler ve Savcılar Kanunu gibi muadil düzenlemelerin çok gerisinde kalmasına sebep olmaktadır.

Özel sektörde çalışan öğretmenler de düzenleme kapsamına alınmalıdır

Özel öğretim kurumlarında çalışan veya diğer kamu kurumlarında görev yapan öğretmenlere yönelik hiçbir düzenleme içermemektedir.

Sözleşmeli öğretmenliğin kaldırılmaması sorunları devam ettirecektir

Sözleşmeli öğretmenlik uygulamasının kaldırılmasına ve kadrolu öğretmenliğin esas alınmasına dair bir hükmün teklifte yer almaması en büyük eksikliklerden biridir.

Ödül ve disiplin hükümlerinin kanun teklifinde yer almaması eksikliktir

Bütün meslek mensuplarını kapsayan, eşit, adil, ölçülebilir ve uygunluk denetimine elverişli bir düzenleme yapılmalıdır.

Eğitim kurumu yöneticiliği münhasıran ele alınmalıdır

Eğitim kurumu yöneticiliğinin yasal bir statüye kavuşturulma imkânı göz ardı edilmiştir.

İstihdamda güçlük çekilen yerlerde teşvik uygulanmalıdır

Öğretmen istihdamında zorluk çekilen bölgelerde görev yapan öğretmenlere ilave tazminat ödemesi yapılması konusu teklifte yer almamıştır.

Ücretli öğretmenlik bir istihdam modeli olmamalıdır

 Ücretli öğretmenlerin, kadrolu öğretmenlerin haklarına denk düzenlemeler yapılmalıdır.

Mülakat uygulaması kaldırılmalıdır

Öğretmen yeterliliklerinin ve eğitim-öğretimin niteliğinin artırılmasına herhangi bir katkısı bulunmayan mülakat usulünün teklifle kaldırılmamış olması büyük bir eksikliktir.

Öğretmenleri şiddete karşı koruyacak hükümlere yer verilmelidir

Eğitimi tehdit ve tahdit edecek boyuta varan okullarımızda meydana gelen şiddet olaylarını önleyecek düzenlemeler bu kanun kapsamında ele alınmalıdır.

Özellikle kanun teklifinin komisyonlarda ihtiyacı ve beklentileri karşılayacak şekilde yeniden yazılması, öğretmenlerin taleplerinin kanun teklifine yansıması Türk eğitim sistemi açısında çok yerinde olacaktır.