İBB Başkanı İmamoğlu, “İçinde bulunduğunuz ittifaka, HDP ve PKK'ya gönül vermişler insanlar oy verdi. Şu an koltuklarınızda HDP'nin oylarıyla oturuyorsunuz” diyen Grup Başkanvekilinin çıkışından sonra HDP’nin gönderdiği listeyi belediyede işe başlatmadan önce, güvenlik soruşturması için ilgili birimlerle paylaşmış mıdır?

Görülen o ki paylaşmamıştır…

Buna rağmen, algıyı oturturmak için “Madem teröristtiler devlet neden tutuklamıyor o zaman” diye soruyorlar.

Yani, ortada bir suç varsa ki var, İmamoğlu’nun bu suçu işlemesine devletin göz yumduğunu ima ve iddia etmeye çalışıyorlar.

Hâlbuki pekâlâ biliyorlar ki, devlet, sabıkası olmayan, yargılanmamış veyahut hüküm giymemişler hakkında doğrudan müdahil olmaz.

İmamoğlu sormuş olsaydı elindeki 500 kişilik liste hakkında, terör iltisaklısı, sempatizan, hüküm giymemiş olsa da örgüt mensubu olanların özel ve gizli bilgileri verilirdi.

Bunlar tartışıladururken şimdi de, HDP’li bir milletvekilinin eli silahlı terör örgütü mensubuyla çekilmiş resimleri ortalığa saçıldı.

Bu resimlerin kamuoyunun HDP’ye duyduğu öfke ve nefreti bir kere daha gün yüzüne çıkartıyor olmasından daha fazla olarak devletin önemli bir kurumu olan Anayasa Mahkemesine de bir mesajı olduğu nettir.

Mesaj şudur ki;

Avrupa’da olsa çoktan kapatma kararı verilecek bir parti için, Anayasa Mahkemesinin bütün delillere rağmen kapatma davasını ağırdan alması hem kamuoyunu, hem devletin çeşitli kademelerini ve hem de terörle mücadele eden sivil ve askeri güçleri endişeli bir bekleyişe sevk etmektedir.

Merak edilen şudur ki;

Yeni bulgular, kapatma davasını seçim sonuna kadar sürüncemede bırakma ihtimali de olan Anayasa mahkemesinin yeni bir pozisyon almasına sebep olacak mı?

Beklenen şudur ki;

Anayasa Mahkemesi, ortaya çıkan fotoğrafları HDP Kapatma davası iddianamesine eklerse dava sonucunda ortaya çıkacak kararın kapatma yönünde neticelenmesi kuvvetle muhtemeldir.

Nitekim HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel hakkında fezleke hazırlanarak dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle TBMM’ye iletilmek üzere Cumhurbaşkanlığına gönderilmiştir.

Nitekim MHP Lideri Devlet Bahçeli de yeni bulgular karşısında kamuoyu hassasiyetini zinde tutmak için “Anayasa Mahkemesi'nin görevini yapmasını bekliyoruz” diye açıklama yaptı.

Nitekim kapatma davasından Kapatmama Kararı’ çıkması halinde Anayasa Mahkemesi tarafından HDP’ye gümüş tepside sunulacak hukuki ve arkasından elde edecekleri siyasi meşruiyet, Cumhur İttifakı’nın çok önemli bir tezi olan ‘Beka meselesi’nin içini boşaltmış olacaktır.

Öyle olursa, İBB’deki terör iltisaklı işçiler için İBB başkanının icraatını sorgulamak yerine kullanılan, ‘Madem teröristtiler devlet neden tutuklamıyor o zaman’ sözleri, ‘Demek ki HDP terörist yapılanma değilmiş, öyle olsaydı Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılırdı’ şekline çevrilerek kullanıma sürülecektir.

O zaman da terörle iltisaklı diye HDP’nin de içinde olduğu için oy vermeyen seçmenin bir kısmı Millet İttifakı’na kaymış olacaktır.

Yer değiştirecek oyların Cumhur İttifakı’nı ne derecek etkileyeceğini şimdiden kestirebilmek zor olmasa da, oynanmak istenen oyunun ve denenmek istenen mühendislik çalışmasının bu olduğunu görebiliyoruz.

En büyük İkinci partinin kararsızlar olduğu dikkate alındığında Millet İttifakından yüzde 3’lük bir oy kopmasının ne anlama geleceğini tahmin edebilirsiniz.

Hedef, Anayasa Mahkemesi tarafından HDP meşru hale getirilerek, Erdoğan ve Bahçeli’yi yani Cumhur İttifakı’nı kendi silahlarıyla vurmak.

Ortaya çıkan yeni fotoğrafların, Anayasa Mahkemesi üyelerinin, Kapatmama Kararı verirken bir kere daha düşünmelerini sağlayabilecek mi?

Göreceğiz…