Nereden bakarsanız bakın kar, Anadolu insanı için hem bir bereket hem de tabiatın yeniden dirilişi için muazzam bir hayat kaynağıdır…

Bunun yanında hastalık yapan birçok virüsü/mikrobu kırdığına inanılır…

Yani kar, kendi renginden mülhem dokunduğu her şey için olumlu bir manaya tekabül eder…

Fakat bütün bu güzelliklerine rağmen karın ruhlarda her zaman örten bir tesir yapmadığını da bir kez daha gördük…

Hem siyasette hem de ticarette çok iç sızlatan yansımaları, kendi rengine zıt olan “siyah ruh”ları da açtı/deşifre etti…

Siyaseten yetki alarak İstanbul’u yönetmeye talip olmuş bir belediye başkanının, İstanbul dışında bambaşka hayallere yelken açtığını bu sayede öğrendik; kara nasıl müteşekkir olmayalım…

Eğer böyle bir zamanda gerçekleşmeseydi, İngilizlerle nelerin kotarılmaya çalışıldığını belki de hiç bilemeyecektik…

İstanbullu, seçtiği kişinin kabiliyetsizliğini test etmenin yanında, arkadan iş çevirmelerini de öğrenmiş oldu bu sayede…

Çok güvendiklerini söyledikleri seçmene güvenmek yerine, İngilizlerden medet umanların riyakârlığını da kar sayesinde öğrendik…

Karın saflığı hile kabul etmiyormuş, bir kez daha öğrendik bu hakikati…

Birde saatlerce yollarda kalmış mağdur ve mecbur insanların o halini fırsata çevirmeye çalışan “kara ruh”lar vardı…

“Bu milletin içinden bu ruhlar nasıl ortaya çıktı” diye hayret etmeden edemiyor insan…

İki köfteyi kır beş liraya, otel odasını bin beş yüz, iki bin liraya pazarlayan o fırsatçı zihniyette, kar sebebiyle izhar oldu…

Yolda kalmışa yardım etmenin kutsiyetine inanan bu milletin hakiki görüntüsünü yansıtanlar da vardı elbette; onlar sayesinde teselli de bulduk…

“İşte biz buyuz” dedik…

Her iki görüntüye de kar sayesinde şahit olduk; bir kıyas fırsatıyla…

Çocuklarımıza hangisinin rehber olması gerektiğini çok iyi anlatmış olmamız gerekir; öyle umuyorum…

Gelecekte hangisini görmek istiyorsak onu hâkim kılmak adına…

Aksi halde yeni bir karın, taşıdığı saflıkla dışa vurduklarıyla bir kez daha mahcup olmak zorunda kalırız…

Bir ayna olarak kar neyi yansıtsın istiyorsak ona göre hazırlık yapmak zorundayız…

Zira içimizi acıtanları gösterdi diye suçlanamayacak kadar masumdur kar…