Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in en yakınındaki isimlerden Cumhurbaşkanlığı Divanı Müdiresi Nadiye Ukkaşe geçenlerde sürpriz bir şekilde istifa etti.
İstifasını sosyal medya aracılığıyla duyuran Ukkaşe, kararına gerekçe olarak da “temel konularda görüş ayrılıkları” bulunduğunu ileri sürdü.
Alışılmışın dışında milli güvenlik toplantılarına dahi katılan ve darbe sürecinde aktif rol oynayan Ukkaşe, “Kays Said’in kara kutusu” olarak da biliniyordu.
Tunus Cumhurbaşkanı’nın kendisini istifadan vazgeçirmek için uğraştığı fakat başarılı olamadığı söyleniyor.
Ülke dışına çıkışı yasaklanan Nadiye Ukkaşe’nin istifası ne anlama geliyor?
Africa Intelligence sitesi, Tunus Cumhurbaşkanlığı Divanı Müdiresi’nin Avrupa Birliği (AB) Tunus Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marcus Cornaro’yla görüştükten sonra istifa ettiğini yazdı ve Cornaro’nun Ukkaşe’ye AB’nin Tunus’taki siyasi ve ekonomik durumdan, demokrasinin ve insan haklarına saygının gerilemesinden duyduğu endişeyi ilettiğini öne sürdü.
Cumhurbaşkanlığı Divanı Müdiresi, Cornaro’yla yaptığı görüşmenin ardından Kays Said’in günlerinin sayılı olduğunu görüp gemiyi terk etmiş olabilir mi?
İkilinin tam olarak ne konuştuğunu bilmediğimiz için bu konuda herhangi bir yorumda bulunmamız imkânsız.
Ayrıca istifaya yol açtığı ifade edilen bir başka iddia da söz konusu.
Arabi 21 sitesinin adını açıklamadığı “güvenilir kaynaklara” dayandırdığı haberine göre, Kays Said’in en yakınındaki isimler arasında nüfuz çatışması yaşanıyor.
Bir yanda Nadiye Ukkaşe ile Kays Said’in güvenlik danışmanı Halid El-Yahyavi, diğer yanda da İçişleri Bakanı Tevfik Şerafeddin ile Tunus Cumhurbaşkanı’nın eşi ve erkek kardeşi yer alıyor.
Hükümet kurulurken başbakanlık için Ukkaşe ve Şerafeddin’in isimlerinin geçtiği fakat Kays Said’in dengeleri koruyabilmek için kadın akademisyen Necla Budin’i o göreve atadığı söyleniyor.
İçişleri Bakanı’nın En-Nahda Hareketi’ne yakın isimleri görevden uzaklaştırma bahanesiyle son günlerde bakanlıkta gerçekleştirdiği temizliğin ve El-Yahyavi’nin adamlarını re’sen emekliye sevk etmesinin çatışmayı alevlendirdiği ifade ediliyor.
Bu arada, Kays Said’in hükümette değişiklik yapmaya hazırlandığı, Budin’in görevden alınacağı ve Şerafeddin’in başbakan ya da adalet bakanı atanacağı, yargıyla kavgaya tutuşan Tunus Cumhurbaşkanı’nın yargıç El-Habib Ez-Zemali başkanlığında yeni bir “yargı komitesi” kuracağı ve Yüksek Yargı Konseyi’nin alternatifi olacak söz konusu paralel komite aracılığıyla yargıyı kontrol altına almayı planladığı konuşuluyor.
Ez-Zemali, Kays Said’in adamları tarafından kaçırılıp işkence edilen ve halen hastanede yaşam savaşı veren En-Nahda Hareketi Genel Başkan Yardımcısı Nureddin El-Bahiri’nin adalet bakanı olduğu dönemde görevden uzaklaştırılmış ve geçen yıl Yüksek Yargı Konseyi kararıyla görevine dönmüştü.
Görevden alınmasının ardından yaptığı açıklamada, “Bir lokantada kız arkadaşımla içki içerken görüntülendiğim için içki içmekle ve zinayla suçlandım. Vehhabiliği benimsemediğim için görevden alındım. Demokratik bir ülkede bu kabul edilemez” demişti.
Ez-Zemali başkanlığında oluşturulacak komitenin yargıyı kontrol altına alması halinde neler yapacağını tahmin etmek zor değil.
