Gökhan Erek - Muhabir
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde kullanılan %50+1 Sistemi’nin değişirilebileceğine dair yaptığı açıklamaların ardından toplumun farklı kesimlerinden açıklamalar gelmeye devam ediyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, NTV’de yayınlanan Özel Ropörtaj Programı’nda Gazeteciler Funda Görey ve Özgür Akbaş’ın sorularını yanıtladı.
Numan Kurtulmuş, %50+1 Sistemi ile ilgili yaptığı değerlendirmelerde, Türkiye'de yapılan referandum ile birlikte sistem değişikliğine gidildiğini hatırlatarak, “Önceki sistem başbakanlık sistemiydi. Başbakan’ın bütün yetkileri Cumhurbaşkanı tarafından kullanılıyordu. Yeni sistemde de Cumhurbaşkanı halk tarafından doğrudan seçiliyor.” dedi.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ORTAMI OLUŞTURULMALI
Türkiye’de uzunca bir süredir Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile 5 yıllık bir uygulama olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Bir takım revizyonların yapılabileceği siyasetin iktidar ve muhalefet tarafında konuşuluyor. Ben şahsen 50+1 ve benzeri konuları tek tek, münferit olarak ele almak yerine, Türkiye’de önce gerçekten çok kapsamlı bir anayasa değişikliği ortamını oluşturmak, bu anayasa tartışmaları içerisinde bu ve benzeri konuların bir bütünün parçası olarak tartışılmasının, daha doğru olacağı kanaatindeyim.”
HALK SİSTEME GÜVENİNİ TEYİT ETTİ
Kurtulmuş, Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nden geri dönüşün olmayacağını belirterek, “Bir referandum, iki de cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Dolayısıyla halkımız 3 kez bu sisteme olan güvenini teyit etmiş, ortaya koymuş. Dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı sisteminden dönüş yok. Uygulamada hangi konuların eksik olduğu, nelerin tamamlanması gerektiği örneğin denge kontrol mekanizmaları ile ilgili hem iktidar hem de muhalefet tarafının farklı fikirleri olabilir. Onun için benim şahsen tercih edeceğim yöntem anayasa tartışmalarının içerisinde vakti zamanı geldiğinde doğru zeminde parlemento çatısı altında ve doğru yöntemlerle bu konu tartışılabilir.” ifadelerine yer verdi.
