Gökhan Erek / Özel Haber

Ukrayna Rusya Savaşı’nda üçüncü yıla girilirken, Hamas ve İsrail arasında 7 Ekim’de başlayan Aksa Tufanı Operasyonu’nun üzerinden ise yaklaşık 5 ay geçti.

Şifa Hastanesi'nde bulunan üçüncü toplu mezardan 49 ceset çıkarıldı Şifa Hastanesi'nde bulunan üçüncü toplu mezardan 49 ceset çıkarıldı

İsrail, hiçbir hukuk kuralı tanımadan, Filistin’de soykırım ve katliamlarına devam ederken; ABD eski başkanı ve yeniden aday olan Donald Trump, “Eğer ben başkan olsaydım; Ukrayna ve Rusya Savaşı ile 7 Ekim’de Filistin ve İsrail arasında başlayan savaş olmazdı.” diye açıklama yaptı.

Beykoz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Burak Küntay, Trump’ın açıklamalarını ve savaş durumunun sona ermesi için yapılması gerekenlerini Diriliş Postası’na değerlendirdi. 

SİYASETTE ‘SEÇİM DÖNEMİ’ VARDIR

Siyasette ‘Seçim Dönemi’ diye bir şeyin var olduğunu aktaran Prof. Dr. Küntay, “Seçim dönemine girildiği zaman; iktidarda olana ‘Yapsaydınız o zaman’ derler. İktidarda olmayanın işi her zaman daha kolay. ‘Ben yapardım, ben ederdim’ diyebilmek gibi bir hakkınız olur.” şeklinde konuştu. 

“SAVAŞI ENGELLEMEK İÇİN ADINI KOYACAKSIN”

Ukrayna Rusya Savaşı ile ilgili durum değerlendirmesi yapan Prof. Dr. Küntay, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “ABD’yi falan bir kenara bırakın, Rusya’nın, Donetsk Bölgesi’ne ciddi bir dahli vardı. Bu bölgeyi kendi lehine libere etmek istiyordu. Bunu nasıl durduracaksınız ABD olarak? Bunu durdurabilmeniz mümkün mü? Mümkün, Rusya’ya savaş açarsın. Trump'ın istediği bu değil. Trump diyor ki ‘Ben insanların ölümünü engellerdim’ Engelleyebilmek için Donetsk Bölgesi’ne yapılacakların adını koyacaksın. Rusya’yı ‘Burayı ilhak etme’ diye ikna mı edeceksin?”

SÖYLENENLER ARASINDA FARK OLUR

Prof. Dr. Küntay, koltuktayken söylenen ile koltuk dışındayken söylenenler arasında fark olduğunu belirterek, “Dolayısıyla bu çok farklı bir hadise. Yalnız İsrail ve Gazze meselesinde biraz daha farklı  düşünüyorum. Gazze’de Trump'ın bir tık daha fazla dahli olabilirdi belki sürece. Ama Ukrayna meselesinde en azından savaşın çıkmasında iş bu noktaya gelir miydi dersiniz? Çıkma noktasında söyleyeyim, önleyemezdi. Ama bu engellenebilirdi.” ifadelerini kullandı. 

BİDEN VE TRUMP'IN POLİTİKALARI TAMAMEN FARKLI

Biden ve Trump'ın politikalarının tamamen farklı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Küntay, şunları kaydetti, “Biden, Ukrayna Rusya Savaşı’nda  Ukrayna’yı kullanarak, Rusya’yı orada eritip, bir Asya gücü haline getirmek istiyor. Geri itmek istiyor. Trump’ın, Rusya ile ilişkileri daha farklı. Dolayısıyla Trump, Rusya’yı Biden kadar eksik olarak görmüyor. Savaşın ilerleyiş sürecinde Ukrayna’nın arkasında ABD bu kadar silah ve parayla durmasaydı bu iş zaten bu kadar uzamazdı. İkinci noktasında Trump'ın bir etkisi katkısı olabilir ama savaşın çıkması noktasında olamaz.”

DAHA BETER OLAYLAR YAŞANIRDI

Trump’ın, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdığını hatırlatan Prof. Dr. Küntay, Filistin ve İsrail arasında 7 Ekim’de başlayan Aksa Tufanı Operasyonu’nun yaşandığı dönemde Trump’ın ABD Başkanı olması durumunda daha beter olayların yaşanabileceğini aktardı. 

İSRAİL’E KARŞI ÇIKAN TEK ABD BAŞKANI KİM?

Prof. Dr. Küntay, ABD tarihinde İsrail’e sadece bir başkandan destek çıkmadığını hatırlatarak, “O da Lübnan Savaşı sırasında oldu.  Dönemin ABD Başkanı Reagan, İsrail’e ‘Hemen oradan çekil, yoksa F16’ları sana vermem.’ dedi. Reagan dışında istisnasız ABD’nin bütün başkanları İsrail’in arkasında durmak zorunda kaldı.” ifadelerine yer verdi. 

“YAHUDİ VE İSRAİL LOBİSİNE İHTİYAÇLARI VAR”

ABD’nin seçim sonuçlarına bakınca Reagan’dan sonra yapılan seçimlerin neredeyse tamamının çok ince seçimler olduğunu belirten Prof. Dr. Küntay, şunları söyledi, “Başkan adaylarının Yahudi ve İsrail Lobisi’ne ihtiyaçları vardı. Fakat Reagan’ın tablosu öyle değildi. Bütün ABD’yi kıpkırmızı yaptı. Kıpkırmızı derken cumhuriyetçilerin renginden bahsediyorum. Dolayısıyla ‘F16 satmıyorum’ deyip, satışı durdurdu.”

KAYITSIZ ŞARTSIZ DESTEK VERDİ

Trump'ın, ABD tarihinde başkan olarak İsrail’e kayıtsız şartsız destek verdiğini, bütün ülkelere kıyasla İsrail’i daha fazla tuttuğunu dile getiren Prof. Dr. Küntay, “İsrail’in büyükelçiliği Tel Aviv’deyken Kudüs’e çeken adam Trump, İsrail’in illegal işgallerini tanıyan Trump,  bunlara ek olarak Golan Tepeleri meselesinde de aynı üslubu kullanan Trump.‘Trump gelseydi iş farklı olurdu’ derken etkisi fazla olabilirdi. Ama bu etki müspet değil menfi açıdan olurdu.” dedi.

 “YAPILAN SİYASİ BİR SÖYLEMDİR”

Trump’a  üç kere üst üste ‘Ukrayna ve Gazze konusunda ne yapabilirdiniz? diye sorulduğunu hatırlatan Prof. Dr. Küntay, sözlerine şu satırları ekledi, “Trump’ın cevabı üç kere de ‘Şunu yapardım, bunu yapardım’ olmadı. Üç kere de ‘İnsanların ölümünü durdururdum’ ‘Nasıl yapardın’ diyorlar, ‘Durdururdum, insanlar ölmezdi’ diyor. Yapılan siyasi bir söylemdir. Dolayısıyla Trump bu cevapları verirken ‘ölümleri durdurabilirdim’ sözünün, müspet karşılığı olmayan seçmen var mıdır? Herkes ‘İyi ki insanların ölümünü durduruyor’ derdi. Nasılına girerse oy kaybeder. Çünkü İsrail ya da Filistinliler tarafından kayıp yaşar.  Bunun ABD’deki seçimlere yansıması, ya ABD’deki Müslümanlara ya da Yahudi Diasporası’na olur.” 

 ÖNERİLEN MODEL YOK

Hem Rusya hem Gazze Meselesi’nde Trump’ın söylemlerinin, söylemin ötesine geçmesinin mümkün olmadığını söyleyen Prof. Dr. Küntay, “Röportajları net izlediğinizde Trump’ın önerdiği bir model yok. Sadece ‘insanlar ölmezdi’ diyor ama nasıl yapacağını söylemiyor.” şeklinde konuştu.  

SİLAH TİCARETİNİN YÜZDE 78’İNİ KONTROL EDİYORLAR

Prof. Dr. Küntay, dünyada silah ticaretinin yüzde 40’ının ABD, yüzde 16’sının Rusya, yüzde 12’sinin Çin, yüzde 10’nun ise İngiltere ve Fransa tarafından yapıldığını ve  toplam yüzde 78’e denk gelen bir oranın olduğunu aktararak, sözlerini şu şekilde sürdürdü, “Barışı sağlamakla mükellef olan BM Daimi Üyeleri dünya silah ticaretinin yüzde 78’ini kontrol ediyor. Barış, dünyanın en büyük silahçılarına bırakılmış durumda. Buradan barış çıkmaz.”

SAVUNMA EKONOMİSİNDE DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR

Herkesin, silah ve savunma ekonomisi dediğini ancak çoğu kişinin bilmeden konuştuğunu söyleyen Prof. Dr. Küntay, “Büyük kriz ABD ve dünyayı tarumar ederken; dünya harbi başladı. ABD’de de bir savaş ekonomisine girdi ve ABD toparladı. Şimdi herkes buna bakınca ‘Savaş Ekonomisi iyidir’ diyor.  Hep öyle olmuyor bu işler. Bazen ülkelerin ekonomisini tarumar eder.” ifadelerine yer verdi. 

HEP ARTI HEP ARTI OLMAZ

İngiltere ve Fransa’nın da  İkinci Dünya Harbi’nden önce dünyanın en zengin ülkelerinden olduğunu anımsatan Prof. Dr. Küntay, şunları söyledi, “İkinci Dünya Savaşı’ndan ABD galip çıktı. İngiltere ve Fransa sözde galip ama ekonomileri tarumar oldu. Amerika’yı kaç ülke anakarasında vurabildi? Pearl Harbor saymazsanız eğer. O zamanların Havai’si ana kara sayılmıyor. ABD’de İkinci Dünya Savaşı sırasında millet dansını eder, gece kulüplerine gider, hayatını yaşardı. Savaş Sendromu yoktu. ‘Üzerimize bomba düşer’ diye bir korku yoktu. Sovyetler de aynı şekilde.  Ama İngiltere, Berlin, Londra ve Paris devamlı bombardıman altındaydı. Bunların hepsi kayıp. O yüzden savaş ekonomisi derken şunu saymayın; ülkeler silah satıyor ama eksi ile çıkan da var. Yani hep artı hep artı diye olmaz.”

PANDEMİ İLE SERBEST TİCARET ETKİLENDİ

Dünya’nın pandemi diye değişik bir süreç yaşadığını anımsatan Prof. Dr. Küntay, “Pandemi sürecinde dünya ekonomisi kilitlendi ve kapandı. Sonra tekrar açtığınızda üç ay bile olsa farketmez makinenin dişlileri misali birden aynı randımanla çalışmıyor. Bir dişli çalışsa da diğerinin ona uyması zaman alır. Ve neticede şu oluyor: Bugün itibariyle çarktan 20 tane araba çıktı. Ama çip çarklısı o kadar hızlı çalışmıyor. Biraz daha zamana ihtiyacı var. Dolayısıyla üretimdeki azalma da malın fiyatını artırdı zengin ülkeler almaya başladı. Bu klasik bir olaydır. Yaşananlardan dolayı dünyada ekonomik olarak herkes mutsuz. Bu mutsuzluk, ekonomik sıkıntı çok ciddi anlamda göçü getirdi. Ülkeleri göçe tetikledi. Göçten dolayı ülkelerin içine kapanmasını tetikledi. Duvarlar ördürdü. Bu da serbest ticareti etkiledi.” dedi. 

SAVAŞLARIN SONA ERMESİ İÇİN NE YAPILMALI?

Pandemi sürecinin akabinde az bulunan kaynaklar, Ukrayna ve Rusya, Gazze ile İsrail gibi bölgesel savaşlar çıkınca da insanların uluslararası hukuka sığındığını hatırlatan Prof. Dr. Küntay, sözlerini şu şekilde sonlandırdı, “Peki dünyada uluslararası hukuk var mıymış? Ekonomik müdahaleden kaynaklı dünya zorda.  Netice itibariyle dünya buradan çıkar mı? İki temel nokta var: bunları düzeltmeniz lazım Bunlardan bir tanesi acil ekonomik refah seviyesinin artırılması lazım. Bu da göçün,  ekonomik kapanmanın ve  serbest ekonominin de önüne geçer. Bunu yapabilmek için babayani ülkelerin kendilerinden bir şeyler vermesi lazım.  Bu inisiyatifi alacak lider ülke çıkmadığı sürece sıkıntı yaşarız. Diğeri ise uluslararası hukuk sisteminin tam anlamıyla işlemesi ile mümkün olur.”

  

Muhabir: GÖKHAN EREK