Karantina Günleri’ne Eğitimci-Yazar Ferhat Ersin’i konuk ettik. Kendisiyle yazılarına sürekli konu ettiği siyasi meseleleri koronavirüsü, karantina günlerini, toplumsal olayları konuştuk.

Ebru Okanlar/Mülakat

Yazılarınızda sürekli FETÖ’yü konu ediyorsunuz. FETÖ ile mücadeleyi nasıl buluyorsunuz?

Genel itibariyle başarılı buluyorum. Cumhurbaşkanımızın konuya olan duyarlılığından dolayı kutluyorum.

Korana virüs bize neler öğretti?

Koronavirüs bize içe dönmeyi öğretti. Fazla dışa dönük yaşamaya başlamıştık. Dünyalık işlere fazlasıyla meşgul olmuştuk. Evimize ve içimize döndük. İnsanlar birazda kendisiyle tanıştı diyelim. Küçük bir virüsün karşısında çaresiz kaldığımızı hiçbir şey yapamadığımızı gördük. Tek gücün Allah olduğunu bir kez daha fark ettik.

Karantina günlerinde neler yaptınız?

Benim bulunduğum yer şehitler diyarı Sarıkamış. Burası sakin bir yer. Doğası çok güzel. Buranın tam da yaşanacak zamanı. Bu süreçte çocuklarla bir ayı geçen sürede evdeyiz Hiç dışarı çıkmadık. Ben evin ihtiyaçlarını almak için bazen dışarı çıkıyorum. Ramazan geldi. Ufak tefek yardımlar için ihtiyaç sahibi insanlara ulaşmaya çalışıyorum. İHH (İnsani Yardım Vakfı) beraber çalışmalar yürütüyoruz. Çocuklarla okuma programımız var onlara devam ediyoruz.

Bu krizden sonra ilk yapmak istediğiniz şeyler nelerdir?

Camii ve cemaat en çok sevdiğim insan topluluğu. Bunlarla beraber olacağım zamanı iple çekiyorum. Maalesef cuma namazları dışında veya Ramazanlardaki Teraviler dışında çok aktif olamayan bir milletiz. Şu anda caminin yokluğuyla camiye gitmemekle terbiye ediliyoruz. Bu krizden sonra ilk yapmak istediğim camii cemaatle namaz kılmak ve annemin ve babamın yanına gidip ellerini öpmek olacak.

Türkiye krizi nasıl yönetiyor sizce?

Bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti ile gerçekten gurur duyuyorum. Dünyadan abartısız, en iyi ülkemizin olduğunu düşünüyorum ben. Hiç panik olmadan hiç bir olağanüstü durum yaşanmadan süreci çok güzel bir duruma getirdik hamdolsun. Durumda tersine dönmeye başladı. İnişe geçtiğini görüyoruz, bundan sonra da çok rahat olacaktır, süreçte çok güzel yönetildi.

Yazılarınızda olmasa olmaz dediğiniz unsunlar var mı?

İslam ve hassasiyet taşıdığımızı iddia ediyoruz. Daha fazla kriterlerimiz olmak zorunda. Yazılarımda yalan yazmamaya çok önem veririm. Yanlış bildiğimden dolayı yanlış bilgi verebilirim, hata yapmış olabilirim ama yalan yazmak bir Müslüman’a yakışmaz. Kur-an İslam ahlakı bizim için önemlidir.

Türkiye’de örnek diyebileceğiniz yazar var mı?

Son yüzyıla baktığımızda özellikle bizim gibi camiada beslenen insanlarda Necip Fazıl Kısakürek hayranlığı vardır. Sadece yazılarıyla şiirleriyle değil duruşuyla mücadeleli kişiliği ile benim için örnek bir kişiliktir. Bunun yanında Osman Yüksel Serdengeçti. İsmet Özel duruşu çok önemlidir.

Türkiye darbe tehlikesini atlattı mı sizce? Yoksa devam ediyor mu?

Darbe tehlikesini tam atlattık diye düşünüyorduk ki 15 Temmuz karşılaştık Ben hiçbir zaman darbe tehlikesinin bitti denileceğini düşünmüyorum. Ama azalmıştır. Mümkün olma kısmı eskiye göre biraz daha zordur ama hep birilerinin peşinde koştuğunu milleti ikna ederek indiremediklerini farklı yola giderek indirmeye çalıştıklarını görüyoruz ve gözlemliyoruz. Bu süreç hiç bitmeyecektir muhtemelen.

Türkiye’nin terörle olan mücadelesini nasıl buluyorsunuz?

Devletimizin çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Yapılan operasyonlarla ülkemiz içinde terör faaliyeti kalmadı. Devletimiz hem içerde hem dışarıda çok güzel yürüttü.

Diriliş postası diye sorsam?

Diriliş Postası’nı kurulduğu günden beri takip ediyorum. Diriliş Postası benim için samimiyet demektir, gayret demektir. Diriliş Postası her şeyden önce iyi niyettir. Kaygıları dertleri olan insanların çıkardığı ve arkasında sermayenin olmadığı büyük bir grup. Diriliş Postası’nın büyük derdi İslami Ümmet. Ben de Diriliş Postası Gazetesi’nin yazarı olarak tüm ekibe teşekkür ediyorum.