Yapay zeka liderlerinden kabul edilen OpenAl’ın kurucu ortağı ve CEO’su Sam Altman’ın işine son verildi. OpenAl yönetim kurulu işten çıkarma kararına gerekçe olarak Altman’ın yönetim kuruluyla iletişiminde samimi olmamasını ve bu tutumunun yönetim kurulunun sorumluluklarını yerine getirmesine engel olmasını gösterdi.
Sam Altman'ın görevine son verilmesinin hemen ardından, Altman'ın şirket içindeki destekçilerinden OpenAI başkanı Greg Brockman ile şirketin üst düzey üç araştırmacısı da istifa ettiklerini açıkladı.
Bu ani ayrılığın yapay zekanın yaratıcıları arasındaki derin etik ayrışmayı ortaya çıkarması, teknoloji dünyasında yapay zekanın geleceğine yönelik tartışmaları da yeniden alevlendirdi.
Etik ve güvenli bir yapay zeka mümkün mü?
OpenAI, kâr amacı gütmeyen ve açık yazılıma sahip bir girişim olarak Elon Musk, Sam Altman ve Ilya Sutskever'ın da aralarında bulunduğu bir ekip tarafından 2015'te kurulmuş olsa da, 2019 itibarıyla kâr amacı güden bir şirket olarak yoluna devam etti. Altı ay önce CNBC'ye verdiği demeçte Musk, OpenAI'daki bu değişimi, "Amazon'u kurtaralım diyen bir kuruluşun yağmur ormanlarını kesen bir kereste şirketine dönüşmesine" benzetmişti.
Son yıllarda belirli modelleme alanlarında Google'ı dahi geride bırakan OpenAI, Microsoft'tan aldığı 13 milyar dolarlık yatırım ile kısa sürede teknoloji devleri arasında anılmaya başladı. 6 Kasım'da ilk defa düzenlenen OpenAI yazılım günleri konferansında büyük bir başarı hikayesinin kahramanı olarak Steve Jobs ile karşılaştırılan Sam Altman, piyasadaki dönüştürücü etkisiyle yatırımcılarını memnun eden bir profil çizmekteydi. Ancak şirketin dev yatırımcısı Microsoft dahil hiç kimse, bu etkinlikten sadece 11 gün sonra Sam Altman'ın görevden alınmasına sebep olacak şirket içi kaostan haberdar değildi.
Altman'ın görevden alınmasının sebepleri
Bloomberg'in Silikon Vadisi kaynaklarına dayandırdığı habere göre, OpenAI'da çalışan ve araştırma direktörü olarak da görev yapan yönetim kurulu üyesi Ilya Sutskever'ın başını çektiği bilim insanları, Sam Altman'ın hızlı ve kontrolsüz büyüme politikasını tehlikeli buluyordu. Bu endişe, yönetim kurulu üyeleriyle de paylaşılmıştı. Gerekli güvenlik tedbirlerini almadan ve etik değerlendirmeleri yapmadan sermayedarların talepleri doğrultusunda kontrolsüzce büyümenin insanlığın geleceği için tehlike arz edebileceğini düşünen araştırmacılar, yapay zekanın biyolojik silah üretiminde kaynak olarak terörist gruplar tarafından kullanılması ihtimalini değerlendiriyordu. Hatta en uç senaryoda insanlığın sona ereceği bir senaryonun da ihtimal dışı olmadığını, bunun sorumluluğuyla hareket ederek yavaşlamanın şart olduğunu düşünüyorlardı.
Bir başka iddiaya göre, Sam Altman'ın kız kardeşi Annie Altman'ın X üzerinden 2021'de yaptığı paylaşımda kardeşleri Sam Altman ve Jack Altman'ın kendisine cinsel ve fiziksel şiddet uyguladığı iddialarının yeniden gündeme gelmesinin görevden alınmada rol oynamış olabileceği de belirtiliyor.
Altman ve Brockman'ın savunması
Buna karşın, Altman ve Brockman şirketin büyümesinin zorunlu olduğunu, ChatGPT'nin sorulara verdiği cevapların ciddi işlem gücü gerektirdiğini ve gittikçe artan kullanıcı talebi karşısında şirketin talebi karşılamakta zorlandığını, bu nedenle de kullanıcıların günlük soru sorma sayısında kısıtlamaya gitmek zorunda kaldıklarını savunuyor. Öyle ki Altman son olarak Kasım ayında ücretli ChatGPT plus hizmetlerine üye alımını geçici olarak durdurduklarını belirtmişti. Altman'a göre şirkete yeni kaynak yaratmak bir tercih değil, bir zorunluluk. Felaket senaryolarına dair endişeler yönetilebilir olsa da, yapay zekanın geniş çapta kullanılmasının faydaları, kötüye kullanım endişelerinden daha ağır basıyordu.
OpenAI'daki kaos sürüyor
Son haberlere göre, yönetim kurulu üyesi Ilya Sutskever'in aldığı karardan pişman olduğunu, OpenAI şirketine zarar vermeyi asla düşünmediğini ve şirketi tekrar biraraya getirmek için elinden geleni yapacağını belirten X paylaşımı, olayları daha da karmaşık hâle getirmiş gibi görünüyor.