Akdeniz ve çevresinde sıklıkla görülmesi nedeniyle Akdeniz anemisi olarak da adlandırılan talesimi hastalığı, Türkiye’de de oldukça yaygın olarak görülüyor…
8 Mayıs Dünya Talasemi Günü dolayısıyla açıklama yapan Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, söz konusu rahatsızlığın kuşaktan kuşağa geçtiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Talasemi; genetik geçişi olan bir hastalık olduğundan kuşaktan kuşağa geçiyor. Akdeniz ülkesi olan Türkiye'de yaklaşık 1 milyon 500 bin talasemi taşıyıcısı, 5 bin civarında ise talasemi anemisi hastası bulunuyor."
En sık Antalya’da görülüyor. Türkiye'de hastalığın en sık yüzde 13 ile Antalya'da görüldüğüne işaret eden Saydan, ülke genelinde her 40-50 kişide birinin, Antalya, Adana ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ise her 10 kişiden birinin talasemiye yol açabilecek genleri taşıyabileceğine dikkati çekti.
HASTALIĞIN BELİRTİLERİ
Anne ve babadan gelen bozuk genlerin yol açtığı, genetik bir kan hastalığı olan talaseminin, ciddi kansızlık ve buna bağlı olarak aşırı halsizlik, çabuk yorulma, etrafa ilgisizlik, renkte solgunluk, çarpıntı ve gelişme geriliği gibi belirtilerle kendini gösterdiğini belirten Saydan, talasemi hastalarının, hepatit A ve B aşılarının yapılması gerektiğini vurguladı.
Saydan, çiftlerin evlenmeden önce talasemi taşıyıcılığı testi yapılarak taranması gerektiğini kaydetti.
''TEDAVİSİ ZOR, MALİYETİ İSE ÇOK YÜKSEKTİR''
Saydan, "Talasemi hastalığının tedavisi zor, maliyeti ise çok yüksektir. Bu nedenle, hastalıklı bebeklerin doğmasını engellemek çok önemlidir. Talasemi hastalığından korunmak için gerekli koruyucu önlemlerin alınması da devlet tarafından desteklenmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
