Issam Sirag, uluslararası öğrenci kavramının yaygın olmadığı yıllarda Sudan’dan hiç bilmediği Türkiye’ye gelerek üniversite öğrenimi görmüş uluslararası bir öğrenci. 1970 yılında Sudan’da doğan Issam Sirag, 1 erkek ve 2 kız olmak üzere 3 çocuk babası. İzmir 9 Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümünden 1993 yılında mezun oldu. Galatasaray taraftarı olan Issam’ın sevdiği ve sürekli dinlediği şarkıcı Orhan Gencebay. Eski bir futbolcu olan İsam, Suudi Arabistan’ın doğu eyaleti Khobar şehrinde Al Moaibed Commercial and Industrial Group şirketinde lojistik destek yöneticisi olarak çalışıyor.

“TÜRKİYEDE OKURKEN ZORLANMADIM”

Türkiye’de okumak için çok önemli sebeplerin olduğunu belirten Issam Sirag, “İlk olarak, Türkiye’den mezun eski bir meslektaşımdan bilgi aldım. İkinci olarak Türkiye Müslüman bir ülke olduğu için Türkiye’de yaşamak ve okumak bana zor olmayacaktı. Üçüncü ve en önemli etken Türkiye’nin eğitim kalitesi, farklı üniversiteler ve çeşitliği bölümler olmasından dolayı Türkiye’de okuma kararı aldım. Çok şükür Türkiye’de herhangi bir zorlukla karşılaşmadım. Türk toplumu sayesinde ortama çok çabuk uyum sağladım. Ancak ilk yıllarda dil konusunda biraz zorlandım.” dedi.

“İYİ Kİ TÜRKİYE’DEKİ ÜNİVERSİTELERDEN BİRİNDE OKUMUŞUM.”

Türkiye’de okumanın kendisine birçok avantaj sağladığını dile getiren İssam,

“En önemlisi yeni bir dil, Kültür ile tanıştım ve öğrendim. Allah’a şükür, Türkiye’ye gelmişim ve iyi ki Türkiye’deki üniversitelerden birinde okumuşum. Türkiye dünyada büyük bir isimdir. Özellikle Türkiye’de eğitimin kalitesinin yüksek olduğu herkesçe bilinmektedir. Türkiye ve arkadaşlarım şimdi ulaştığım yerde büyük rol oynamışlardır. Arkadaşlarımın bana çok yardımı dokundu ve iyi davrandılar. Kendi evlerini bana açmalarından dolayı çok teşekkür ederim. Onların beni güzel karşılaması ve yardımları sayesinde tüm zorluluklar ve sıkıntıları aştım. Ayrıca tüm uluslararası öğrencilere ve özellikle Afrika ülkelerinden gelen öğrencilere Türkiye vatandaşlarının sevgilerini de  gerçekten hissettim. Türkiye’yi ve üniversiteden kıymetli okul arkadaşlarımı çok özledim.”  ifadesini kullandı.

“Üniversite arkadaşlarımla buluşmak büyük arzum ve hayalimdi” diyen İsam,  “Türkiye’ye 1993 ve 1995 yıllarında tekrar geldiğimde, her hangi bir arkadaşımla karşılaşamadım. Onlarla buluşmak için umudum kalmadı, ancak teknoloji ve Konya’da eğitim gören Dr. Ahmed YOSSIF sayesinde bu hayal gerçek oldu. Konya’yı önceden ziyaret ettim. Gerçekten çok güzel bir şehir. Selçuk Üniversitesi’nde doktora okuyan Dr. Ahmed YOSSIF,  Whatsapptan mesaj gönderdi, kendisiyle tanıştık. Konyalı Üniversite arkadaşım Çetin ÇEVİK İki Doğu İki Batı Uluslararası öğrenci derneği başkanı Murat ARSLAN’dan beni bulmaları konusunda yardım istemiş, onlarda beni bulma görevini Dr. Ahmed YOSSIF’a vermişler. Dr. Ahmed YOSSIF bana ulaştıktan sonra İki Doğu İki Batı Uluslararası Öğrenci Derneği Başkanı Murat ARSLAN, Dr. Ahmed YOSSIF, Çetin ÇEVİK arkadaşım ve diğer okul arkadaşlarımızla ilk toplantıyı online olarak yaptık.  O anda gerçekten çok mutlu oldum ve güzel vakit geçerdik.  Zaman çok hızlı geçti. Gerçekten iyi ki varsınız haytamızda. Yakın zamanda ailemi alıp Türkiye’yi ziyaret edeceğim inşaallah. Okuduğum şehri ve okul döneminde ziyaret ettiğim tüm şehirleri aileme göstermek istiyorum.” şeklinde konuştu.

“ŞİMDİKİ ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER ŞANSLI”

Türkiye’de okuduğu dönem ile bugünkü uluslararası öğrencilere yönelik imkânları değerlendiren İsam, “Okuduğumuz dönemde Sudan’lı öğrenciler için iki tür burs vardı; Türkiye Cumhuriyeti ve Sudan devleti tarafından veriliyordu. O dönemde uluslararası öğrencilere hizmet eden, UDEF ve İki Doğu İki Batı Uluslararası Öğrenci Derneği gibi kuruluşlar yoktu ve öğrendiğime göre şimdi Türkiye’de Uluslararası öğrencinin olduğu her şehirde UDEF’e bağlı Uluslararası öğrenci dernekleri var, ayrıca mezunlar arasında iletişimi devam ettiren Türkiye Mezunları Derneği(TUMED)  gibi kurum ve kuruluşlar var. Demek ki şimdiki uluslararası öğrenciler şanslı. Çünkü böyle kuruluşlar tüm Türkiye şehirlerinde kurulmuş. Bu arada Murat ARSLAN hocamıza çok teşekkür ediyorum. İki Doğu İki Batı Uluslararası Öğrenci Derneğine çalışmalarında başarılar diliyorum.” ifadelerini kullandı.

“BANA ÇOCUKLARI GİBİ DAVRANDILAR.”

İsam, mezuniyet töreninde yaşadıklarını şöyle anlattı;

“Üniversite içinden ve dışından birçok arkadaşım var. Türkiye’deyken arkadaşlarımla ve aileleriyle birçok kez tatile katıldım. Hatta o dönemde gittiğim köylerde arkadaşlarımın aileleriyle güçlü ve sağlam ilişkiler kurdum. Arkadaşlarım tatilden İzmir’e dönerken ailelerin yemek ve tatlı gönderdiğini unutmuyorum. Mezuniyet töreni gününde ailem olmadan yalnız kaldım, tek başıma bekledim. Unutulmaz bir durum. Ama sonra arkadaşlarımın aileleri bana geldi, beni kucakladılar, aralarına beni oturttular ve bana çocukları gibi davrandılar. Bu olayı ve o anda yaşadığım duyguları hayatım boyuna unutamam. Bize en iyi üniversitelerde öğrenme fırsatı veren Türkiye’ye çok teşekkür ederim. Türkiye’nin yemeklerini hayatımda unutamam. Ayrıca, yurdumda 105 numaralı odadaki öğrenci arkadaşlarım bana sürekli destek vererek her zaman yanımda oldular. Onlara da şükranlarımı sunuyorum ve dünyada onlar en büyük kazanç benim için. İkinci vatanım Türkiye’ye Allah huzur, sağlık versin. Rabbimiz Türkiye insanlarına iyilik versin ve her türlü kötülükten korusun. “

ARKADAŞI İSAM’I ANLATTI

İsam’ın kaldığı yurtta aynı odada kalan arkadaşlarından Çetin Çevik ise İsam ile ilgili düşüncelerini paylaştı. İsam ile iyi bir iletişim kurduklarını belirten Çevik “İsam ile anlaşmakta hiç zorlanmadık. Çünkü Türkçesi çok iyiydi. Ege Üniversitesi’nde okuyup Bornova’da evde kalan Sudan’lı hemşerileri olmasına rağmen Türkçesini ilerletmek için yurtta kalmayı tercih etmişti. Zaten kafa yapısı olarak birbirine uyumlu arkadaşlardık ki, 8 kişi kaldığımız odanın listesini kendimiz yaptık ve bu listede İsam da vardı.” dedi.

“ŞEY KELİMESİ OLMASA NE DİYECEKSİNİZ”

İsam ile bir anısını paylaşan Çevik, “Konuşurken “şey” kelimesini çok fazla kullanmamız İsam’ın dikkatini çekmişti. Bize bir gün “şey olmasa ne diyeceksiniz acaba?” diye sormuştu. Arkadaşlardan biri de “Biz de o zaman başka bir şey buluruz.” diye cevap vermişti. Çok gülmüştük. “ ifadesini kulandı.

OKULDA TEK AFRİKALI ÖĞRENCİ İSAM’DI

Okulda da yurtta da farklı ülkelerden özellikle Türk asıllı öğrencilerin o dönemde oluğunu söyleyen Çevik  “İsam sanırım okulumuzdaki tek Afrika’lı öğrenciydi. Ülkemizin şu andaki uluslararası öğrenci politikasını olumlu buluyorum. Bizim zamanımıza göre çok daha fazla ülkeden çok daha fazla öğrenci Türkiye’de okuyor. Bu hem ülke tanıtımı açısından hem de varsa gelen öğrencilerin zihinlerinde Türkiye ilgili olumsuz bir imaj ya da önyargı, bunların değiştirilmesi için bir fırsat veriyor bizlere. Ayrıca emperyalist ülkelerin sömürgesi olan ülkelerden gelen öğrencilerin kendi ülke tarihleriyle ilgili yalan yanlış öğrendikleri tarihlerinin aslında nasıl olduğunu öğrenerek ülkelerine dönmelerini sağlayabilirsek ülkemiz için büyük kazanım olur.” şeklinde konuştu.

27 yıl sonra İsam ile buluşmalarından dolayı duydukları sevinci ifade eden Çevik; “27 yıl İsam ve biz birbirimizden habersiz yaşadık. Aynı odada kalan 7 arkadaş birbirimizle görüşüyorduk, zaman zaman İsam’ı birbirimize soruyorduk. Sosyal medya üzerinden ulaşırız ümidiyle arıyorduk ama maalesef olmadı. Elbette çok heyecanlı ve sevinçli bir buluşma oldu. İsam’ı çok özlemişiz. Bunu, görüşünce daha iyi anladık. Onu ve ailesini en kısa zamanda Türkiye’de görmek istediğimizi kendisine ilettik.” dedi.

Editör: TE Bilisim