Müezzinoğlu, projeyle Cumhuriyet tarihinde görülmemiş imkanlar sunduklarını, bunun da daha çok üretim, ihracat olarak geri döneceğini ve işverenlerin de bundan kazanacağını dile getirdi.
Emeklilere 2002’de yılda 16 milyar 700 milyon lira ödendiğini belirten Müezzinoğlu, bu rakamı 196 milyar liraya çıkardıklarını ifade etti.
“MİLLET VİCDANININ TEMSİL EDİLECEĞİ BİR SİSTEM OLACAK”
Müezzinoğlu, 16 Nisan’da milletin egemen olduğu bir sistem getirmek istediklerini aktararak, şöyle devam etti: “Millet adına güçlü olan bir sistem. Kimse öyle eften püften partilerle koalisyon kurarak, partileri bölüp parçalayarak koalisyonlarla var olan bir sistem yok. Millet vicdanının yüzde 50’sinden fazlasının olacağı bir sistem olacak. Milletin vicdanı ve aklının olacağı bir yerde şaşma olmaz. Şimdi çıkıyor, ‘tek adam’ vesaire diyor. Yahu 58 milyon seçmenin en az 25 milyonunun sorumluluğunu olacak. Sen de cesaret et gel. Kapı sana da açık. Sen de 30 milyon insanın vicdanı, 58 milyonun hak ve hukukunu koruma, 80 milyonun yarınlarını hedefleme gibi potansiyel yoksa ancak iftira atarsın, milleti korkutmaya çalışırsın. Devamlı korku üretiyor. Cumhur güçlü ise Cumhuriyet güçlüdür.”
KIDEM TAZMİNATI KONUSU
“Kıdem tazminatı fonu kurulacak mı?” sorusuna ilişkin Müezzinoğlu, iş hayatıyla ilgili önemli sorunlar olduğunu vurguladı.
Müezzinoğlu, İş Mahkemeleri Kanunu’yla ilgili Adalet Bakanlığıyla ilgili ortak çalışma içinde olduklarını kaydederek, şu bilgileri verdi: “Alın teri kutsaldır. Hakkı hukuku korunmalıdır. Ancak akıl teri de kutsaldır. Onun da hakkı hukuku korunmalıdır. Sürelerle ilgili işçi ve işveren sendikalarının bize önerdiği önemli süre kısıtlamaları var. İnşallah önümüzdeki 2 ayda düzenleme hükümetten meclise gelecek. Hakkaniyetli, adaleti merkeze alan, iki tarafı da koruyan bir sistem kurulacak. Kıdem tazminatının özü doğru ancak şu anki pozisyonu çok yanlış. Bir çalışanın hak ve hukukunun sizin kasanızda birikmesi doğru değil. Şimdi kasa uygunsa yarın bunun uygun olup olmayacağını bilmiyoruz. Kıdem tazminatı işçinin hakkı.”
