1948’den bu yana Filistin’deki işgalini sistematik olarak genişleten İsrail, sadece son saldırılarında 66’sı çocuk, 39’u kadın 243 sivili şehit etti. Ateşkes ilan edilmesiyle bölgede elini kolunu sallayarak dolaşabileceğini düşünen İsrail’e artık bedel ödetilmesi gerekiyor.

Ramazan ayını dinlemeden Filistinli Müslümanların üzerine bomba yağdıran Siyonist İsrail’in sivil kıyımlar cezasız kaldıkça saldırılarını sürdürüyor. Çoğu zaman ateşkesi de ihlal eden Siyonist İsrail’in sistematik saldırılarında bugüne kadar binlerce Filistinli sivil öldürüldü. 1 milyona yakını ise sürgüne mahkûm edildi. Uluslararası toplumun dikkatinden kaçırılan saldırılar bir yana büyük çaplı saldırılar ateşkes ilan edilerek örtbas edildi. Bu son saldırıların ardından ilan edilen ateşkes de İsrail’e karşı bir zafer gibi gösterilmeye çalışıyor. Oysa ortada hesabı sorulması gereken yüzlerce sivilin kanı var. 243 kişi şehidin yanı sıra son saldırılarda, 560’ı çocuk, 380’i kadın, 91’i yaşlı bin 900 kişi de yaralandı.

SOYKIRIMDAN SORUMLU TUTULABİLİR

MHP Genel Sekreter Yardımcısı ve Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Milletlerarası Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Bahadır Bumin Özarslan, İsrail’in taraf olduğu Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi uyarınca “soykırım”dan sorumlu tutulabileceğini bildirdi. Dahası “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nden başlayarak bundan sonraki bağlayıcı birçok hukuk metni ihlal eden İsrail’in sorumlu tutularak Uluslararası Adalet Divanına başvuru yapılabilir.

İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına karşı cılız kınamaların ötesine geçmesi için BM’deki girişimler aralıksız sürdürülebilir. Türkiye’nin İslam İşbirliği Teşkilatı’nı da harekete geçirerek burada üstleneceği rol kritik önem taşıyor.

UCM’YE BAŞVURULABİLİR

İsrail’in Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) de taraf olduğunu vurgulayan ve UCM’ye Filistin’in 2015’ten bu yana her ay düzenli başvurduğunu anımsatan Özarslan, “UCM savcılığı nezdinde de açılan birtakım soruşturmalar var. Bunların süratle davaya dönüşmesi önemlidir. Bunu Filistin’in tek başına yapamayacağı ortadadır. Bu noktada da İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Türkiye’nin destekleri önemli” olduğuna vurgu yaptı.

232 cana kıydılar

10 Mayıs’tan bu yana Gazze’ye ölüm yağdıran İsrail, 11 gün süren soykırım girişiminde 65’i çocuk, 232 kişiyi şehit etti, bin 900 kişiyi de yaraladı. Yaralılarının yüzde 90’ının durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kişi başına 1 kg bomba atan İsrail’in saldırıları yüzünden 75 bin kişi yerlerinden oldu. 

Gazze’de altyapı yok oldu

Netanyahu’nun Hamas’ın iktidarını engellemek ve halk desteğini artırmak için başlattığı katliam, abluka altında bulunan Gazze’deki altyapıyı yok etti. Saldırılarda bin 800 konut tamamen yıkıldı, 6 bin 800 konut ise kısmen hasar aldı. Gazze’de telekomünikasyon ve internet şirketinin ağları ile elektrik, su dağıtım şebekeleri de büyük zarar gördü.

İsrail bu kez kaybetti

İsrail, Gazze’de uyguladığı vahşete karşı dünyanın dört bir yanında oluşan protestolar, Filistin halkının güçlü direnişi ve Türkiye’nin uluslararası girişimleri sonrası geri adım atmak zorunda kaldı. Önceki gece ateşkes kararı alındı. İslam dünyası, Filistin’de aynı tablonun bir daha yaşanmaması için kalıcı çözüm talep ediyor.

İşgalci İsrail cezalandırılmalı

  • İsrailli yetkililer Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanmalı
  • Başbakan Netanyahu soykırım suçuyla cezalandırılmalı
  • Gazze’ye uygulanan ambargo derhal kaldırılmalı
  • Filistin’de işgal sona ermeli ve 1947 sınırlarına dönülmeli
  • Başkenti Kudüs olan Filistin Devleti’ne Uluslararası statü verilmeli
  • Filistin’in Akdeniz’deki hakları güvence altına alınmalı
  • Mavi Marmara katliamının sorumluları yargılanmalı
  • İsrail, Filistin’e savaş tazminatı ödemeli
  • Filistin soykırımı tanınmalı
Editör: TE Bilisim