1 Aralık 2019’da Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve öldürücü olduğu iddia edilen yeni tip koronavirüs ( Kovid-19), çeşitli hastalarda belirli bir neden olmaksızın gelişen ve tedavi ile aşılara cevap vermeyen bir zatürre görülmesi üzerine SARS-CoV-2 olarak adlandırıldı ve yeni bir virüs olarak teşhis edildi. Kişiden kişiye bulaşabilen virüsün bulaşma oranı 2020 Ocak ortasında büyüme gösterdi. İlerleyen zamanlarda Avrupa, Asya, Pasifik ve Amerika’da da virüsün görülmesi, salgının tehlike çanlarını çalarken, Dünya Sağlık Örgütü, (DSÖ) 11 Mart 2020’de koronavirüsü, 2019’da ortaya çıkması sebebiyle Kovid-19 adıyla küresel salgın ilan etti. Korku ve paniğin hat safhada olduğu; ticaretin, eğitimin, ulaşımın, sosyal hayatın en aza indirgendiği; tüm dünyayı maske, mesafe, karantina gibi kelimelerle tanıştıran bu süreç bir kurgu olabilir mi?

KORONAVİRÜS NASIL ORTAYA ÇIKTI?

İlk kez 1960’larda hayvansal kaynaklı bir virüs olarak tespit edilen koronavirüsün insana bulaşan versiyonları da ortaya çıktı. Sars, Mers olarak bilinen bu versiyonlar ortaya çıktığı dönemlerde sınırlı bir bölgede kaldı. Kovid-19’u daha önceki versiyonlardan ayıran özelliği ise “küresel bir salgına dönüşmesi” oldu. Dünya üzerinde 3,5 milyon insanı hayattan kopardığı iddia edilen koronavirüs için ilk ipucu, yarasa, pangolin (karınca yiyici) gibi yaban hayvanlarının tüketilmesi sonucu insanlara bulaşmasıydı.

Bilim insanları, bu senaryoyu doğrulayacak kanıtlara ulaşmaya çalışırken, bir yandan da virüsün bulaştığı yaban hayvanlarını bulmak için çabalamıştı.

Laboratuvarda üretildiği iddia edildi

Diğer bir iddia ise Çin’i suçlayan bir “komplo” teorisiydi. Buna göre koronavirüs Vuhan Viroloji Enstitüsü laboratuvarında yapılmıştı. Amerika Birleşik Devletleri’nde salgınla mücadelenin başındaki isim olan Doktor Anthony Faucı de virüsün doğal yollarla geliştiğine dair kanıtın olmadığını ifade etmişti. Peki, koronavirüs nasıl ortaya çıktı?

Salgının üzerinden neredeyse 1,5 yıl geçti; ama bu soruya hala kesin bir yanıt bulunamadı. DSÖ’nün Çin’de sağlıklı verilere ulaşamamasının ardından virüsün laboratuvar ortamında üretilmiş olabileceğine dair şüpheler hala belirsizliğini koruyor.

KORONAVİRÜS İLE 5G TEKNOLOJİSİ İLİŞKİSİ 

İngiltere İşçi Partisi’nin Eski Genel Başkanı Jeremy Corbyn’ın kardeşi olan bilim insanı Astrofizikçi Piers Corbyn, salgın ve 5G teknolojisi arasında bir bağ olduğunu savunan ilk bilim insanları arasında. Aynı zamanda dünya çapında yaşanan iklim değişikliğinin de insanlarla hiçbir alakası olmadığını öne süren 73 yaşındaki Corbyn, insanların beyninin yalanlarla yıkandığını dile getiriyor. İngiliz medyasına göre Corbyn, “tehlikeli” olarak nitelendirdiği 5G tesislerine saldırılıp tahrip edilmesini de onaylamıştı.

DONALD TRUMP KORONAVİRÜSÜ "ABARTILI" BULMUŞTU

ABD eski Başkanı Donald Trump da uzmanlara ve bilimsel sonuçlara kuşku ile yaklaşan açıklamalarda bulunmuştu. “Salgından ölenlerin sayısı abartılıyor mu? Havalar ısınınca virüs kendiliğinden yok mu olacak? Çin bu virüsü bilinçli bir şekilde silah olarak mı kullanıyor?” Bunlara benzer sorular ABD’de Trump ve onun danışmanları tarafından sık sık dile getirilen sorulardan birkaçıydı.

KORONAVİRÜS NASIL OLDU DA GRİBİ BİTİRDİ?

Koronavirüs salgını sırasında mevsimsel grip vakalarının rekor seviyede azalması, griple benzer belirtiler gösteren koronavirüsün ciddiyetini kaybetmesinin ilk adımı oldu.

ABD’deki yerel sağlık kuruluşlarının grip vakalarını az sayıda açıklaması korona ile gribin karıştırıldığı sorusunun yanı sıra koronavirüsün varlığına ilişkin şüpheleri de beraberinde getiriyor. Amerikalı yetkililer bu durumu “Bireyin grip ve diğer solunum yolu hastalıklarına aynı anda maruz kalması mümkün” ifadeleriyle açıklasa da geçtiğimiz kış gripten kaynaklı yalnızca 3 ölümün bildirilmesi koronavirüs ile gribin karıştırıldığına kanıt niteliğinde. Çünkü ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) 2018-2019 sezonunda yaklaşık 35,5 milyon kişinin grip nedeniyle hastalandığını, 34 bin 200 kişinin ise gripten öldüğünü açıklamıştı.

MAGUFULİ'NİN GİZEMLİ ÖLÜMÜ AKIL KARIŞTIRMIŞTI

Koronavirüs salgınını önemsemeyen tavırlarıyla gündeme gelen Tanzanya Devlet Başkanı John Magufuli’nin açıklanan ani ölümü tartışmalara neden olmuştu. Devlet Başkanı Magufuli, ilk olarak laboratuvara gizlice insan isimleri vererek hayvan, meyve, yağ örnekleri gönderdiğini ve bir papaya ile keçinin sonuçlarının pozitif çıktığını söylemesiyle gündem olmuştu. Halkı yabancı devletlerin ürettiği koronavirüs aşılarına karşı uyaran Magufuli, 27 Ocak’ta “Eğer Beyaz Adam aşı bulabiliyor olsaydı, şimdiye kadar AIDS için aşıyı bulmuş olmalıydı” açıklamasını yapmıştı. Magufuli’nin ve hükümetindeki üst düzey yetkililerin gizemli ölümü, koronavirüs ile ilişkilendirilmiş, öldürüldükleri iddia edilmişti.

"DİJİTALLEŞMEK" İÇİN Mİ?

Yalnızca dünyada değil, Türkiye’de de birçok isim koronavirüs salgının, korku kültürü yaratılarak dijitalleşmeye adapte süreci olduğunu savunuyor. Dünya devletleri, devlet üstü akıllar veya Bill Gates gibi küreselcilerin bir “komplosu” olduğuna inanılan bu teorilere henüz bilimsel bir açıklık getirilmiş değil.

Editör: TE Bilisim