Sümeyye Aksu / Röportaj - Artikülasyon bozukluğu son dönemlerde dil ve konuşma gelişimi takibinin çocuk gelişiminde ne kadar önemli olduğunun anlaşılmasıyla beraber sık duyduğumuz bir ifade olmaya başladı. Peki çocuklarda görülen herhangi bir konuşma bozukluğunda direk olarak akla ilk gelen artikülasyon (sesletim) bozukluğu nedir? Hangi durumlarda ortaya çıkar? Ne yapmak gerekir? Odyolog Betül Yalçın, konuyla ilgili merak edilenleri Diriliş Postası’na anlattı.

SESLERİN YANLIŞ ÜRETİLMESİ

Artikülasyon (Sesletim) bozukluğunun, küçük çocukların konuşmaya başladıkları zamandan itibaren kendini gösteren bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Yalçın, “Çocuklar bazı kelimeler öğrenir. Bu kelimelerin sesleri de konuşma kadar önemlidir. Çocukların konuşmaları zaman geçtikçe gelişme gösterir. Bazı çocuklar bu konularda büyük sorunlar yaşayarak konuşma ve ses bozuklukları yaşıyor. Bu yaşlarda ses ve kelimeleri söylerken sorun yaşamaları hastalık olarak görülüyor” dedi.

ARTİKÜLASYON BOZUKLUĞU GÖSTERGESİ

Artikülasyonun; sesletim, havanın ses tellerinden geçip dil, çene, dişler, dil ve damakta biçimlenip ses, hece ve kelimeler halinde işlenmesi olduğunu belirten Yalçın, “Konuşma organlarının ardışık ve uyumlu hareketleri ile dile ait konuşma seslerinin doğru telaffuzu sağlanmaktadır” dedi “Çocuğun konuşması sırasında söylediği şeylerin anlaşılmaması artikülasyon bozukluğu göstergesidir” diyen Yalçın, “Örneğin; Arı yerine Ayı, Tavuk yerine tavut, üzüm yerine yüzüm, sakız yerine sakı gibi bir sesin yerine başka ses ekleme, hecelerin yerlerini değiştirme, ses eksiltme, ses ekleme ya da sesleri bozma olarak görülebilir” diye konuştu.

YAPISAL OLAN/OLMAYAN BOZUKLUKLAR

Yalçın, artikülasyon bozukluğuna yol açan etmenleri, “Yapısal anomaliler, nörolojik bozukluklar, işitme bozuklukları, zeka geriliği, yanlış öğrenme / yanlış pekiştirme ve hatta herhangi bir anatomik, nörolojik, organik nedeni olmayan durumlarda da ortaya çıkabilir” şeklinde tanımladı.

AÇIK VE NET BELİRTİLERİ VAR

Çocuklarda görülen bu sağlık sorununun çok açık ve net belirtileri bulunduğunu söyleyen Yalçın, “Çocuklar tüm sesleri aynı anda değil, belli bir sırada öğrenirler. /b/, /d/, /m/ gibi sesler 2-3 yaşlarında öğrenilirken, /r/, /z/ gibi bazı seslerin öğrenilmesi daha geç yaşlarda olur. Bazen çocuk bir sesi tek başına ya da sözcük başında doğru çıkarabilir ama başka pozisyonlarda yanlış çıkarıyor olabilir. Ya da sizin fark edebildiğinizden daha fazla seste sorun yaşıyor olabilir. Sesin yerine başka ses ekleme, hecelerin yerlerini değiştirme, ses eksiltme, ses ekleme ya da sesleri bozma gibi durumlar artikülasyon bozukluğu belirtileridir” ifadelerin kullandı.

HER ŞEYDEN ÖNCE DOĞRU MODEL

“Çocuğa doğru işitsel girdiyi sağlamak için doğru model olmanız gerekmektedir” diyen Yalçın sözlerini şöyle sürdürdü: “Konuşmasını bölerek, sürekli düzeltme yapmadan, yaptığı ses hatalarını hem siz hem de yakın çevreniz tarafından alay konusu etmeden bu hataları sevimli bularak pekiştirici şekilde davranılmalıdır. Doğru model olmanız önemlidir. Çocuğunuz bir kelimeyi yanlış söylediğinde onu doğrusuyla pekiştirerek hatta ek betimlemelerle doğru işitsel girdi sayısını artırarak konuşmayı devam ettirebilirsiniz. Örneğin ‘su yerine Yu dediğinde’, ‘Su mu istiyorsun? Hadi gel senle bu bardağa su koyalım. Su ne kadar güzel lıkır lıkır akıyor. Evet artık bir bardak su senin için hazır’ gibi hikayeleştirerek ek kelimelerle kelime dağarcığını artırmaya ve doğru yönlendirmeye katkıda bulunulmalıdır”

YAŞA BAKILMAKSIZIN TEDAVİ EDİLİYOR

Artikülasyon sorunlarına kişinin yaşına bakmaksızın tedavi edilebildiklerini belirten Yalçın, “Sorun sürdükçe, uzadıkça yanlış sesi değiştirmek zorlaşır. Bazı sorunlara yardım süreci, işlevsel artikülasyon sorunlarına yardım süresinden daha uzundur. İşitme kaybı, ağız yapıları (dişler), ne sıklıkla yardım aldığı, zekâsı ve iş birliği düzeyi gibi çeşitli etkenler de bu süreci etkiler. Artikülasyon bozukluklarının sosyal, duygusal, akademik ve/veya iş hayatını etkileyecek duruma gelmişse, bu sorunun çözümü daha önemli hale gelir” diye konuştu.

BU BELİRTİLER VARSA DİKKAT!
* Belli bir yaşa geldiği halde konuşmaya başlamama 
* Yaşıtlarına göre gelişiminde geride kalma 
* İşaretle ya da tek sözcüklerle iletişim kurmaya çalışma 
* Cümle kuramama 
* Anlaşılmayı etkileyecek düzeyde hızlı konuşma 
* Kekeleme n Konuşma seslerinin bazılarını söylememe 
* Sesin normalden kısık ya da farklı çıkması 
* Sesleri ve/veya heceleri yutma

ERKEN MÜDAHALE ÖNEMLİ

“En geç 3 yaşına kadar konuşma gelişimini tamamlaması gereken çocuklarda dil ve konuşma bozukluklarının görmezden gelinmesi ilerleyen dönemlerde sosyal ilişkilerini, akademik başarılarını ve duygusal gelişimlerini ciddi düzeyde etkileyecek problemlere yol açıyor” diyen Yalçın, erken yaşta fark edilerek müdahale edilen konuşma bozukluklarının çocukların yaşam kalitesini yükselteceğini belirtti.

UZMAN YARDIMI ALINMALI

Çocuğun konuşmasının akranlarından farklı olduğunu düşünen ebeveynler/öğretmenler, mutlaka bir uzmandan yardım alması gerektiğini vurgulayan Yalçın, “Çocuğun konuşma probleminin sebebi ayrıntılı bir değerlendirme yaparak belirlenir. Çocuğun hangi seslerde problemi olduğunu belirlemek üzere bazı testler uygulanır ve ne zaman terapiye başlanması gerektiği konusunda aile bilgilendirilir. Ergenlik ya da yetişkinlik döneminde de artikülasyon terapisi yapılır. Ancak konuşma biçimi yerleşmeden, küçük yaşlarda yapılan terapi daha kısa sürede ve etkili sonuç verecektir” değerlendirmesine bulundu.

Editör: TE Bilisim