Blinken, yaptığı yazılı açıklamada, "Tayvan, demokratik bir başarı öyküsüdür. Tayvan modeli; şeffaflığı, insan haklarına saygıyı ve hukukun üstünlüğünü, Birleşmiş Milletler (BM) değerleriyle uyumlu değerleri destekler. Tayvan, küresel yüksek teknoloji ekonomisi için kritik öneme sahiptir ve bir seyahat, kültür ve eğitim merkezidir." ifadesini kullandı.

Tayvan'ın BM sistemine katılımının siyasi bir meseleden ziyade pragmatik bir mesele olduğuna işaret eden Blinken, son zamanlarda Çin'in Tayvan'ın BM çabalarına katkıda bulunmasına izin verilmediğini vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, şöyle devam etti:

"Her yıl havaalanlarında seyahat eden on milyonlarca yolcuya rağmen Tayvan, Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) üç yıllık toplantısında temsil edilmedi. Tayvan'ın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına müdahalesinden öğrenecek çok şeyimiz olmasına rağmen Tayvan Dünya Sağlık Asamblesinde değildi.

Dünyanın dört bir yanından sivil toplum üyeleri her gün BM'deki faaliyetlere katılıyor ancak Tayvan'daki bilim insanları, teknik uzmanlar, iş insanları, sanatçılar, eğitimciler, öğrenciler, insan hakları savunucuları ve diğerlerinin bu faaliyetlere girişleri ve bu faaliyetlere katılmaları sırf sahip oldukları pasaportlar nedeniyle engelleniyor."

Blinken, Tayvan'ın dışlanmasının, BM'nin ve onun katkılarından büyük fayda sağlayan ilgili BM kurumlarının önemli çalışmalarını baltaladığını belirtti.

Tüm paydaşların katkılarının ortak zorluklar konusunda önemli oluğuna vurgu yapan Blinken, "Tüm BM Üye Devletlerini, Tayvan İlişkileri Yasası, Üç Ortak Anlaşma ve Tayvan İlişkileri Yasası tarafından yönlendirilen Tebliğler ve Altı Güvence kapsamında 'tek Çin' politikamızla tutarlı olarak Tayvan'ın BM sistemi genelinde ve uluslararası toplumda güçlü ve anlamlı katılımını desteklemek için bize katılmaya teşvik ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Çin'in, Tayvan'ın BM kurumlarında faaliyet göstermesini engellediği biliniyor.

Editör: TE Bilisim