Menfi tespit davası, bahsi geçen davanın söz konusu olduğu icra dairesinin bulunduğu yerde açılabilir. Ayrıca davalı kişinin yaşamını sürdürdüğü yerdeki mahkemede de bu dava açılabilir. Bu davalarda görevli mahkemeler de sulh hukuk mahkemeleri ile asliye ceza/ticaret mahkemeleridir.

Menfi Tespit Davası Açabilmek İçin Şartlar Neler?

Menfi tespit davası açılabilmesi için koşullar dikkate alınmadığı takdirde bu dava açılamaz. Bu koşullar şu şekildedir:

  • İcra takibi başlatılmadan önce menfi tespit davası açılabilir.
  • İcra takibi başlatılmadan önce menfi tespit davası açılabilmesi için davacı tarafın hukuki bir yarar sağlaması gerekir.
  • Hukuki bir yarar sağlamayan davalar reddedilir.
  • İcra takibi sonrasında açılacak davada da hukuki bir yarar sağlaması gerekir. Aksi takdirde dava reddedilir.
  • Borçlu kişi, ödeme süresi boyunca zamanaşımı yapmamış ise zamanaşımına bağlı dava açılamaz.
  • Bir hak veya hukuki ilişkinin bulunduğunun tespitinin talep edilmesi ile bir hak veya hukuki ilişkinin bulunmadığının tespiti istenir.

Menfi Tespit Davası İcra Takibi Öncesi Nasıl Açılır?

İcra takibi başlatılmadan önce menfi tespit davası nezdinde ilgili mahkeme, icra takibinin durdurulması üzerine bir tedbir kararı verebilir. Yani icra takibi öncesi açılan menfi tespit davalarında yargılama öncesi mahkeme tarafından alınan önlemler de bulunur Mahkemenin bu kararı verebilmesi için de alacaklının, alacak miktarının %15’den az olmaması kaydıyla bir teminat göstermesi şartı koyar. Kötü niyet veya haksız bir icra takibi söz konusu olduğu takdirde mahkeme, kötü niyet tazminatına hükmetme yetkisine sahiptir.

Menfi Tespit Davası İcra Takibi Sonrası Açılır Mı?

İcra takibi sonrası açılacak menfi tespit davası durumunda şartlar, icra takibi öncesi açılan davaya göre daha farklıdır. Bu durumda ihtiyati tedbir ile takibin durdurulması mümkün değildir. Yine de borçlu kişi, alacaklı kişiye icra veznesinde yer alan paranın iade edilmemesini isteyebilir. Bu isteğini sunabilmek için de gecikmeden doğan zarar ile alacak miktarının %15’inden fazlasını teminat göstermesi gerekir. Alacaklı taraf, dava sonuçlandığı zaman eğer haklı bulunursa önceden konmuş olan tedbir kararı da kalkar. Bu durumda da alacaklı taraf, alacağını geç almış olacağı için zarara uğrayacaktır. Bu yüzden de aynı menfi tespit davası üzerinden karara bağlanan durum ile alacaklı taraf, alacağını bu zarar ile birlikte temin edecektir.

Kötü Niyet Tazminatı Menfi Tespit Davası

Menfi tespit davasında kötü niyet tazminatı hükmü davanın kabul veya ret durumunda uygulanan bir karardır. Kötü niyet ya da haksız bir icra takibi söz konusu ise kötü niyet tazminatına hükmedilebilir. Borçlu taraf eğer haklı bulunursa da başlatılmış olan icra takibi durdurulur ve alacaklı taraf, haksız icra takibinden dolayı kötü niyet tazminatına hükmedilir. İcra ilamın çıkmasından sonra da iade işlemi gerçekleşir. Ayrı bir hüküm gerekmeksizin bu iade işlemi gerçekleşebilir.

Kötü niyet ya da haksız icra takibi söz konusu olduğu zaman kötü niyet tazminatına hükmedilen alacaklı taraf, borçlu tarafın zararını karşılamalıdır. Böyle bir durumun olması halinde borçlu tarafın zararının karşılanması zorunludur. Alacaklı tarafın, borçlu tarafın zararını karşılayacağı oran ise alacak miktarının %20’sinden daha az olamaz.

Menfi Tespit Davası Süre Ne Kadar?

Menfi tespit davasında zaman için kanunda yer alan herhangi bir zamanaşımı ya da hak düşürücü süresi bulunmuyor. Ancak zamanaşımı süresi, borçlu kişinin borçlu olmadığı vaziyette söz konusu olabilir. Yani menfi tespit davası için borçlunun, borçlu durumda olmadığı hukuki nedene göre bu durum uygulanabilir.

 

 

Editör: TE Bilisim