Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, geçenlerde resmi ziyaret için bulunduğu Berlin’de Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile ortak basın toplantısında kendisine yöneltilen bir soru üzerine, “İsrail 1947 yılından günümüze kadar Filistin kentlerinde ve köylerinde 50 katliam yaptı, 50 Holokost” dedi.

Abbas’ın bu sözleri İsrail’de tepkiyle karşılanırken, Scholz da yaptığı açıklamada Filistin Devlet Başkanı’nın “çirkin sözlerinden iğrendiğini” söyledi.

Tepkiler üzerine geri adım atan Abbas, “Holokost’un modern insanlık tarihinde yaşanmış en menfur cinayet olduğunu” belirterek, amacının geçen yüzyılda yaşanan Holokost’un hususiyetini inkâr etmek olmadığını ifade etti.

Filistin Devlet Başkanı’nın özür dilercesine yaptığı açıklama da tepkileri dindirmedi.

Alman medyası, Berlin polisinin bir suç duyurusu üzerine Abbas hakkında “halkı kışkırtma” suçlamasıyla ön inceleme başlattığını bildirdi.

Alman kanunlarına göre, Nazi döneminde çok sayıda Yahudi’nin yaşamını yitirdiği Holokost’un küçümsenmesi veya inkârı suç sayılıyor.

Bu arada, Arap Birliği bir bildiri yayınlayarak Abbas’a sahip çıktı ve Filistin Devlet Başkanı’nı hedef alan “zorbalığı” kınadı.

Almanya, İngiltere ve diğer ülkelerdeki Filistin düşmanlarının Abbas’ın tepkiler üzerine yaptığı açıklamayı görmezden geldiklerini ifade ederek, İsrail’e ve müttefiklerine “Daha fazla uzatmayın” mesajı verdi.

Abbas’ın Berlin’de sorulan soruya sinirlenip bir anlık öfkeyle ağzından kaçırdığı sözler aslında gerçeğin ta kendisi.

Filistin Devlet Başkanı’nın açıklamalarına İsrail’in tepkisinin iki sebebi var.

Birincisi, Siyonistler Holokost’un başka herhangi bir katliamla ya da soykırımla eş tutulmasına şiddetle karşılar.

İkincisi, Abbas’ın sözleri işgal güçlerinin Filistin’de gerçekleştirdiği katliamlara dikkat çekiyor ve “İsrail’i Nazi dönemi Almanya’sına” benzetiyor.

Tepkiler daha çok Holokost’un “tartışılmazlığını koruma” ve benzer açıklamalara cüret edilmesin diye “başkalarına gözdağı verme” amacı taşıyor.

Değilse Abbas’ın cezalandırılacağı falan yok.

İsrail için Filistin Devlet Başkanı’nın ne dediğinden çok ne yaptığı önemli.

Abbas için İsrail ve İsrail için Abbas vazgeçilmez.

Filistin Devlet Başkanı’na bağlı istihbarat ve güvenlik birimleri Batı Şeria’da direniş faaliyetlerini büyük oranda engelleyerek ve direnişçilerin peşine düşen işgal güçleriyle “güvenlik koordinasyonu” yaparak İsrail’e eşsiz bir hizmet sunuyor.

Nitekim İsrail gazetelerinden Yediot Aharonot’ta Avi Issacharoff imzasıyla yayınlanan makalede Abbas’ın öteden beri Holokost’u küçümsediği fakat Filistin Devlet Başkanı’na bağlı güvenlik birimleri sayesinde çok sayıda İsraillinin hayatının kurtulduğu, son açıklamalarından dolayı Abbas’a ateş püsküren İsrailli liderlerin de bu gerçeğin farkında oldukları ifade edildi.

Filistin Devlet Başkanı, daha önce de birçok kez esip gürlemiş, İsrail’le yaptıkları güvenlik işbirliği anlaşmasını askıya alma ve İsrail’i tanıma kararından geri adım atma gibi tehditlerde bulunmuştu.

Fakat o tehditlerin hepsi kağıt üzerinde kaldı.

Dolayısıyla İsrailliler Abbas’ın söylediğine değil yaptığına bakıyorlar ve hizmetlerinin hatırına arada bir bu tür açıklamalar yapmasına pek fazla ses çıkarmıyorlar.