Altılı Masa, dört başı mamur aday bulmakta zorlanırken zaman akıp gidiyor.

Zaman akıp giderken Altılı Masa’da vaziyet işin içinden çıkılmaz hâle geliyor.

Vaziyet işin içinden çıkılmaz hâle gelirken Altılı Masa’yı oluşturan liderler iyice tutarsızlaşıyor.

Masa’nın, son toplantılarının ardından liderlerin hâl-i pürmelâline bakın;

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ben adayım”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “İmamoğlu, Yavaş isimleri konuşuldu”

Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Aday konuşmadık”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Aday mı konuşulmuş? Benim haberim yok”

Ben başından beridir olup bitenlerin hepsinin senaryodan parçalar olduğunu yazıyorum.

Esasen ben, ‘Yerli değiller, memleketi Batı’nın kucağına bırakacaklar, ülkeyi müstemleke hâline getirecekler. Milli değiller, emirleri Amerika’dan alıyorlar’ derken olup bitenlerin ‘kayyum’ aşamasına geleceğini beklemiyordum.

Bakın, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Vizyon Belgesi’ni açıklarken tanıttığı İkinci Yüzyıla Çağrı Grubunu’nda kimler var;

ABD’li yazar, ekonomist Jeremy Rifkin, Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Hacer Foggo…

Jeremy Rifkin aynı zamanda Kılıçdaroğlu’nun ekonomi danışmanı olmuş.

Gürsel Tekin, Rifkin'in yerli hatta milli olduğunu savunuyormuş.

Olaylar Kılıçdaroğlu’nun önce Amerika, ardından İngiltere seyahatlerinden sonra fena karıştı.

Zaten dağınık Altılı Masa iyice ipin ucunu kaçırdı.

Görünen, Kılıçdaroğlu’nun Amerika’dan cumhurbaşkanlığı adaylığına onay alamamış olmasıydı.

Rifkinler, Daronlar, Foggolar, hepsi Amerika’yı ikna çabalarıydı.

Günün sonunda Rifkin’in ekonomi danışmanı olması, CHP’ye kayyum ataması demektir.

Atama Kılıçdaroğlu’nun hür iradesiyle olmuşsa felaket, Amerika’nın dayatmasıyla olmuşsa facia…

Nerden baksan tutarsızlık…

Benim tezim başından beri şöyledir;

Altılı Masa’nın kendi başına hareket edebilecek iradesi yoktur.

Biz olup bitenleri ‘Altılı Masa’da derin çatlak’ şeklinde okuyup ‘Masa dağılacak’ diye seyrederken, aslında Masayı ‘Üst Aklın’ idare ettiğini gözden kaçırıyoruz.

İYİ Parti’yle CHP’nin perde arkasından karşılıklı çektikleri operasyonları gerçek zannediyoruz.

İki partinin Altılı Masa’da yer alarak, İYİ Parti’nin sağ oyları, CHP’nin sol oyları toparlamak vazifesini yerine getirmek uğruna peşrev çekiyormuş gibi yaparak esasen millete, seçmene numara çektikleri önümüzdeki aylarda net görülecektir.

Şu, zamanla netleşecektir; Altılı Masa’nın yedincisi HDP, sekizinci ayağı FETÖ’dür.

Aslında Altılı Masa yoktur, varsa dahi göründüğünden başkadır. Veyahut aslı, esası, fazlası, yerin altındadır.

Ben Gürsel Tekin’in, CHP’nin yeni ekonomi danışmanı ABD'li Jeremy Rifkin'in yüzde yüz yerli, yüzde yüz milli olduğunu savunmasından sonra, Rifkin’in CHP’nin teklifiyle Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayı olmasına dahi şaşırmayacağım.

Kayyum Rifkin, Aday Jeremy…

Olur mu olur…