Erzurum Türkiye’nin en yüksek rakımlı şehridir. Yaklaşık 2000 metre olan bu yükseklikte dünyada da çok az şehir bulunuyor. Çünkü yüksek rakımlarda oksijen azlığı nedeniyle yaşamanın kolay olmadığı biliniyor. Palandöken Dağı’nın eteklerinde kurulu kadim şehir doğu ile batı arasında kavşak noktada olması nedeniyle çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış ve sürekli el değiştirmiştir.
Tortum ilçesinin kırsalında dolaşırken bütün köylerin yollarının asfaltlandığını ve köy içlerinin parke taşlarıyla döşendiğine şahit oldum. Ağız alışkanlığı köy diyorum; büyükşehir yasası gereği köyler mahalleye dönüşmüş, yolları büyükşehir, mahalle aralarını ilçe belediyesi imar etmiş. Köy kavramını korumak gerektiğini düşünüyorum. Çünkü “köy” medeniyetimize kök salmış, hafızalarda derin hatıraları olan bir gerçektir. Hele dağların tepelerinde kargacık, burgacık evlerin dar sokaklarının parke taşlarıyla donatılması karşında ne kadar mutlu olduğumu anlatamam! Rahmetli Demirel’in “çağ atlayan Türkiye’si” bu olsa gerek.
Ne kadar çevrede dolaşırsan dolaş geleceğin yer, merkez oluyor. Ben de sonunda Erzurum’a dönüş yaptım. Akşam hava kararınca Palandöken Dağı’nın yamacında büyük bir ışık kümesi göz kamaştırıyor. Şehir batı ve kuzey istikametinde genişliyor. Eskiden tabyalardan bakınca kadim şehrin üzeri siyah ve kirli bir tabakayla kaplı görünürdü. Şimdi ise temiz renk a renk evler dikkat çekiyor.
Erzurum’da çeşitli dönemlerden miras çok sayıda tarihi eser var. Şöyle yaklaşık bir sayı çıkarmaya çalıştım bir kültür gezicisi için, 2 günlük bir program ancak yeterli oluyor. Yıllar önce dönemin Erzurum Belediye Başkanına Ulu Caminin karşısındaki binaları yıkarak bölgeyi bir kültür vadisine dönüştürebileceğini söylediğimde yüzüme anlamlı anlamlı bakarak “çok zor, hangi bütçeyle nasıl yapacağız?” diye cevap vermişti. Bu projeyi “Kültür Yolu” ismiyle Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen gerçekleştirmiş. Çalışmalar Lala Paşa Camisi ve Yakutiye Medrese’sine kadar devam etmeli. Ulu Cami, Çifte Minareli Medrese, Üç Kümbetler, tarihi taş konaklar, Narmanlı Camii, Kale, Saat Kulesi, Cimcime Hatun Türbesi, Cafer Ağa Camii gibi çok sayıda tarihi eser bir arada Erzurum’un kültür yüzünü ortaya çıkarıyor. Mecidiye, Aziziye Tabyaları, Palandöken Kayak Tesisleri gibi şehrin farklı bölgelerine dağılmış, görülmeye değer eser var…
MÜSİAD Erzurum Şubesi eski başkanı Dr. Hüseyin Pekmez’le Palandöken Dağı’nda açık bulunan bir belediye tesisinde oturup çay içme ve Erzurum’u değerlendirme fırsatı buldum. Hüseyin Bey Palandöken Dağı’ndaki otel ve spor tesislerinin dolu olduğunu söyledi. Ve daha fazla otele ihtiyaç olduğunu da ilave etti. Bu kadar imkânın tanıtım eksikliği nedeniyle Türkiye’de ve dünyada bilinmediği noktasında hemfikir olduk. Erzurum Atatürk Üniversitesi Rektörlüğü’ne yeniden seçilen Prof. Dr. Ömer Çomaklı’yı da ziyaret ederek hayırlı olsun dileklerimizi ilettik.
Kadim kültür şehri Erzurum’un yöneticilerinin ortak gayreti ile daha iyi yerlerde olacağına inanıyorum.
