Günümüzün ve geleceğin en önemli konularının başında teknoloji gelmektedir.

Her alanda kullanılan ve her geçen gün kullanım oranı katlanarak artan teknolojinin hızına ayak uydurabilen kişilerin, şirketlerin veya ülkelerin önü gelecekte oldukça açık olacaktır.

Bu trendin dışında kalanlar ise zamanla alandan çekilmek durumunda kalacaklardır.

Özellikle yaşadığımız pandemi süreci sonrası dünyada oluşacak yeni ekonomik düzende ve ticarette teknolojiyi son damlasına kadar aktif bir şekilde kullananların küresel oyun içerisindeki yerleri daha sağlam bir zemine oturacaktır.

Teknoloji ile birlikte dijitalleşmenin de arttığı dünyada her iki alanda da gerekli altyapısını kurabilmiş ülkelerin verimlilikleri ile birlikte hızları da son derece yüksek olacaktır.

Bunların yanında dijital anlamdaki yatkınlık derecelerini en üst seviyede tutabilen ve teknolojik kapasitenin ne olduğunun son derece farkında olarak yoluna devam edebilenlerin karlılıkları da bir o kadar yükseklerde seyredecektir.

Teknolojik kapasiteyi sonuna kadar kullanabilen ve bu kapasite ile yerli teknolojik ürünler ortaya koyabilen ülkeler geleceğin dünyasında söz sahibi olabileceklerdir.

Bu ürünleri katma değerli teknolojiye çevirmedikten sonra ürünlerin değerleri hiçbir anlam ifade etmeyecektir. Dolayısıyla mutlaka ama mutlaka teknolojik ürünlerin yüksek katma değerli ürünlere dönüştürülerek pazarlanması gerekli ve hatta zorunludur diyebiliriz.

Tüm sektörler bu bilinçle çalışma hayatlarını sürdürmeli ve ülke ekonomisine en üst düzeyde katkı sunmalıdır. Katkı cari açığı azaltıcı ve karlılıkları yükseltici etkiye sahip olabilmelidir.

Finans sektörü de teknolojinin son derece kullanılabildiği ve kullanım derecesi ile verimliliğin aynı yönde hareket ettiği bir alandır.

FinTech (Finansal Teknoloji) diye adlandırılıp finansal hizmetlerin en iyi seviyeye çıkarılabilmesi adına teknolojiden faydalanan yeni finans endüstrisinde belirli alanlarda çalışmaların son derece yoğunlaştığını görebiliyoruz.

Bu alanların başında yapay zeka ve makine öğrenimi konusu gelmektedir ki finansal hizmetlerde yapay zekanın kullanımı işlerin çok daha rahat bitirilebilmesine vesile olmaktadır.

Blokzinciri veya daha bilinen adıyla blockchain teknolojisi kripto paraların bir ödeme şekli veya yatırım olarak geniş bir alanda kullanılmasına olanak tanıdığı için teknolojinin finans alanında verimliliğini ortaya koyan bir diğer unsurdur.

İnternet üzerinden anlık ödemelerin yapılabildiği anlık ödeme sistemleri de teknolojinin finans alanında ne kadar etkin bir olgu olduğunu ortaya koymaktadır.

Robotik süreç otomasyonları robotların finansal alana ne kadar uyum sağladığının anlaşılabilmesi için çalışılması gereken bir diğer finansal teknoloji konusudur. Bu hususta ülkemizdeki finansal şirketlerin çok daha verimli çalışması gereklidir.

Nesnelerin interneti hususu da sektörde verimliliği artıran bir etmen olarak karşımızda durmaktadır. Konuyla ilgili şirketlerimiz çalışmalarını son derece artırmalıdırlar.

Tüketiciler, işletmeler, hizmetler ve ürün arasında çok önemli bir köprü pozisyonunda olan finansal kurumlarının ödeme sektörü özelinde belirli ortaklıkların kurulabilmesini sağlamak amacıyla açık uygulama ara yüzlerini sağlayacakları Açık API’ler konusu da finans ve teknoloji bağlamında son derece önemlidir.

Bulut bilişim konusuyla da her geçen gün dijital dönüşüm hususunda işletmelerin çok ciddi yol almaları gerekiyor ki rakiplerinden biran bile geri kalmadan yollarına devam edebilsinler.

Küresel bazda teknolojinin kullanıldığı her noktada tüm ağırlığımızla olmak zorunluluğumuzu bilerek daima ileriye bakmalıyız ki gelişelim ve büyüyelim.