Ölüm hayatın bir gerçeğidir! Ölümle beraber ölen kişinin ailesine belli bazı haklar tanınmıştır. Bu haklardan en önemlisi de miras konusudur. Miras denince akla ilk gelen şey mal, mülk olsa da vefat eden kişinin borçları da mirasçıya kalmaktadır. Bu noktada iyice düşünmeniz gerekir. Eğer vefat eden kişinin borcu, malvarlığından çok ise ne yapacağım diye düşünmenize gerek yok. Çözüm basit reddi miras! Peki, reddi miras nedir?

             Reddi miras; miras bırakanın ölümü sonrasında yasal veya atanmış mirasçıların, ölen kişinin her türlü borç ve alacaklarından oluşan mirasının hak ve yükümlülüklerini reddetmesi şeklinde tanımlanabilir. Bu şekilde bir açıklama ilk olarak kafanızı karıştırmış olabilir. Kısaca bu durumu şöyle izah edebiliriz. Ölen kişinin mirasının, mirasçıları tarafından reddedilmesidir. Ancak bu mirasçılar, miras bırakanın yalnızca yasal yani alt soy, üst soyu değil, sonradan atanmış mirasçılarını da kapsamaktadır.

 

            Eğer ki, ölen bir kişiden kalan borçların, mirasçı olan şahsa geçmesi istenmiyorsa, reddi miras kurumuna başvurulmalıdır. Ancak unutulmamalıdır ki, miras bırakanın (ölen kişinin) varsa alacakları ve malvarlığı gibi değerleri de, mırasçısı tarafından reddedilmiş sayılacaktır.

 

            Türk Medeni Kanunu’nun 599. maddesinde düzenlendiği üzere Mirasçılar, miras bırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanacaklardır. Yani mirasçıların, miras bırakanın ölümü ile birlikte, mirası kazanma anlamında yapması gereken farklı bir işlem bulunmamaktadır. Mirasçılar, külli halefiyet ilkesi gereğince doğrudan mirasçılık sıfatını kazanabilecektir.

           

            Peki ya reddi miras nasıl yapılır? Mirasın reddi, Türk Medeni Kanunu’nun 609. Maddesinde de düzenlendiği üzere; “Mirasçı, miras bırakanın son yerleşim yerindeki Sulh Hukuk Mahkemesine sözlü veya yazılı bir beyanda bulunmak suretiyle miras bırakanın mirasını reddedebilir. Mirasın reddinin kayıtsız ve şartsız olması gerekir. Sulh hâkimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit eder. Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.”

 

Türk Medeni Kanunu’nun 605. Maddesinde belirtildiği üzere; mirası reddetme hakkı Yasal ve atanmış mirasçılara verilmiştir. Ancak bu kimseler mirası reddedebilirler. TMK’nın 606. Maddesi hükmü gereğince, Reddi miras yapmak isteyen kimselerin üç ay içerisinde mirası reddetmesi gerekmektedir. Bu süre, yasal mirasçıların için mirasçı olduklarını ve miras bırakanın ölümünü öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlar. Mirasın bu süre içerisinde reddedilmediği takdirde miras bırakanın borcu mirasçılara geçmektedir.

 

            Kardeşlerden birinin mirası reddetmesi durumunda ise, yasal mirasçılardan birinin mirası reddetmesi halinde bu kişinin miras payı, diğer hak sahiplerine kalır. Diğer hak sahiplerinden kasıt sizin mirası reddetmeniz durumunda sizin payınızız evlatlarınıza geçmesi şeklindedir.