İcra takip işlemleri söz konusu olduğunda akıllara iki şey gelmektedir. İlamlı icra ve ilamsız icra takipleri. İlamlı icranın ne olduğunu önceki makalemizde sizlerle paylaşmıştık. Bu yazımızda ise “ İlamsız icra takibi nedir?” sorusuna cevap vereceğiz. İlam ise, mahkemenin ne şekilde sonuçlandığını gösteren belgenin adıdır.

İcra hukukunda ilamsız icra takibi, mahkeme kararına ihtiyaç duyulmadan yapılan takiplere ve dolayısıyla ilama da dayanmayan icra takiplerine denir. Kural olarak ilamsız icra takipleri yalnız para ve teminat alacakları için mümkündür. Para ve teminat alacakları dışında kalan alacaklar için ilamsız icra takibi yapılamaz. Bunlar için daha önce de bahsettiğimiz üzere ilamlı icra takibi yoluna başvurulmalıdır.

İlamsız icra takipleri üçe ayrılır. Bunlar; Genel haciz yolu, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ve kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesi olmak üzeredir.

Genel haciz yolu ile ilamsız icra takipleri yalnız para alacakları içindir. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapılabilmesi için yukarıda da bahsettiğimiz üzere alacağın bir senede veya belgeye (ilama) dayanmasına gerek yoktur. Genel haciz yolu, rehinle temin edilmemiş olan ve kambiyo senedine dayanmayan bütün para alacakları için başvurulabilen bir icra takibi yoludur.

Bir diğer ilamsız icra takip yolu olan ve İcra İflas Kanunu’nun 167 vd. maddelerinde düzenlenen, Kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takiplerinde, alacağın herhangi bir kambiyo senedine (Bono, Poliçe, Çek) dayanması gerekir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda da alacağın, mahkeme kararına dayanması gerekmemektedir. Kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatabilmek için alacağın herhangi bir kambiyo senedine dayanması yeterli görülmüştür. Elinizde herhangi bir çek, bono veya poliçe olması durumunda kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi yapabilirsiniz.

İlamsız icra takiplerinde görev, icra müdürlüklerindedir. İlamsız icra takiplerinde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yetkiyi düzenleyen 6. maddesi vd. maddeleri kıyasen uygulanır hükmü gereğince, ilamsız icra takiplerinde genel yetkili icra dairesi borçlunun yerleşim yerinde bulunan icra dairesidir. Yani alacaklı sıfatıyla borçlu aleyhine ilamsız bir icra takibi başlattığınızda borçlunun yerleşim yerinde bulunan icra dairesinde icra takibi başlatmanız gerekmektedir. Sözleşmeden doğan para borçları için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 10. maddesinde düzenlenen sözleşmenin yerine getirileceği yerdeki icra dairesi de yetkilidir. Sözleşmeden doğan para borcunun ifa (ödeme) yeri alacaklının yerleşim yeri olup, alacaklı kendi yerleşim yerinde de icra takibi yapabilir.

Bilindiği üzere ödeme emrine (icra takibine) borçlu tarafından itiraz edilebilmektedir. Borçlu icra takibine itiraz etmek isterse, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde sözlü ya da yazılı olarak icra dairesine itiraz başvurusu yapmalıdır. Borçlu tarafından icra takibine itiraz edilmesi durumunda, icra takibi durur. İlamsız icra takibine, borçlu tarafından tebliği takip eden 7. günün sonunda itiraz edilmezse ilamsız icra takibi (ödeme emri) kesinleşir ve icra dairesi alacaklının talebi üzerine borçlunun borcunu ödemeye yetecek kadar olan malını haczeder. Bu mallar icra dairesi tarafından satılır ve elde edilen para ile alacaklının alacağı ödenir.

Ancak şunu da unutmamakta yarar var ki, ödeme emrinin borçluya tebliğinden itibaren 7 gün içinde borçlu tarafından itiraz edildiği takdirde alacaklı, icra mahkemesinde itirazın iptali davası açabilir. Borcun, borçluya ait olduğu bu dava sonucunda anlaşılması üzerine itiraz kaldırılır ve ilamsız icra takibi kaldığı yerden devam eder. Alacaklı da borçlunun mallarına haciz koyarak, alacağını tahsil yoluna gidebilir.