Tunus Cumhurbaşkanı’nın askeri siyasetin içine çekme çabasının ordudan destek bulamayacağı ifade ediliyor.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said’in Kahire’ye gerçekleştirdiği ziyaretten döndükten sonra yaptığı açıklamalara ve kullanmaya başladığı dile geçenlerde değinmiştim.

İslamcıları hedef alan o açıklamaların yol açtığı tartışmalar bitmeden yenileri gündeme geldi.

Parlamentoyla ve hükümetle sorunlar yaşayan Kays Said, başkomutan sıfatıyla sadece silahlı kuvvetlerin değil emniyet teşkilatının da başı olduğunu, ülkede silah taşıyan tüm birimlerin kendisine bağlı olduğunu öne sürdü.

Oysa Tunus Anayasası’na göre emniyet teşkilatı İçişleri Bakanlığı’na ve dolayısıyla hükümete bağlı.

Kays Said’in bu son açıklaması “ darbe hazırlığı” olarak yorumlandı.

Tunus Parlamentosu’nda en çok koltuğa sahip olan en-Nahda Hareketi, Tunus Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını “anayasayı çiğnemek” olarak niteledi ve “güvenlik güçlerini siyasi çekişmelere karıştırmanın demokrasiye, sivil huzura ve devrimin kazanımlarına tehdit teşkil edeceği” uyarısında bulundu.

Bu arada, Kays Said’in seçim kampanyasında kullanmak üzere ABD’den usulsüz şekilde 5 milyon dolar civarında para yardımı aldığı öne sürüldü.

ABD Büyükelçiliği iddiayı yalanlasa da iddiayı gündeme getiren ve elinde delil olduğunu söyleyen milletvekili Raşid el-Khiyari’nin açıklamaları sonrası savcılığın soruşturma başlattığı, bunun üzerine Kays Said’in karşı hamlede bulunarak kendisine bağlı askeri savcılığı harekete geçirdiği ve askeri savcılık tarafından ifade vermeye çağrılan milletvekilinden haber alınamadığı söyleniyor.

Milletvekili el-Khiyari, Tunus Cumhurbaşkanı’nın ABD çıkarlarına hizmet etme sözü verdiğini fakat seçildikten sonra sözünde durmayarak Fransa’nın çıkarlarına hizmet etmeye başladığını, bu nedenle Washington tarafından gözden çıkarıldığını iddia etmişti.

Tüm bu gelişmeler ve Kays Said’in son açıklamaları Tunus’ta demokrasi yanlısı cephede alarm zillerinin çalmasına yol açtı.

Başbakan Hişam el-Meşişi’yle bir süredir kavgalı olan, güvenoyu almasına rağmen kabine revizyonunu onaylamayan ve anayasa mahkemesi kurulmasını engelleyen Tunus Cumhurbaşkanı’nın darbe arzusu ciddi şekilde tartışılıyor.

Tunuslu anayasa profesörü Iyad bin Aşur’a göre Kays Said, anayasayı keyfi şekilde yorumlayarak diktatörlüğünü ilan etmeye hazırlanıyor.

Tunus Cumhurbaşkanı’nın tek adamlık hevesi ve ülkeyi başkanlık sistemi varmış gibi yönetme arzusu uzun bir süredir kendini gösteriyordu.

Fakat Kays Said’in Mısır’dan yardım dilenecek ve orduyu siyasetin içine çekmeye çalışacak kadar ileri gideceği tahmin edilmiyordu.

Attığı son adımlar daha fazlasını yapmaya kalkışabileceğinin işareti olarak algılandı ve ülkenin geleceği hakkında soru işaretlerine yol açtı.

Demokrasi ve devrim yanlısı siyasi partiler Kays Said’in anayasayı delmesi ve emniyet teşkilatının da kendisine bağlı olduğunu iddia etmesi karşısında ortak bir tavır belirlemek için istişarelerini sürdürüyor.

Tunus Cumhurbaşkanı’nın askeri siyasetin içine çekme çabasının ordudan destek bulamayacağı ifade ediliyor.

Fakat yine de çok emin olmamak gerek.

Kays Said, bugüne kadar attığı adımlarla hafife alınamayacağını fazlasıyla gösterdi.

Şayet ihtirası dizginlenemezse -Allah korusun- Tunus’un kanlı bir iç savaşa sürüklenmesi ihtimali dahi söz konusu olabilir.