Bu sorunun cevabı hem çok zor hem de kişiye göre değişir. Burada evlerin ruhu ve ailenin sistemi, dinamiği oldukça önemlidir. Ama genel bir cevap vermek gerekirse ebeveynlerin çocuklarıyla geliştirdikleri ilişkilerinde güveni esas alan bir anlayış benimsemek önemlidir. Ebeveyn çocuklarını her yönüyle tanımalı, onların güçlü ve zayıf yönlerinin farkında olmalı, gelişimlerini gözlemlemeli ve gelişim dönemlerine uygun gelişim görevlerini yerine getirebilmeleri noktasında onları desteklemelidir. Çocuklarını akranlarıyla kıyaslamadan kendi bireysel farklılıklarını dikkate almalı ve onların ilgi, yetenek ve kişilik özellikleri doğrultusunda beklentilerde bulunmalıdır.

Bugün ebeveynlerin en önemli sorunlarından birisi çocuklarına koşullu sevgi sunmalarıdır. Onlardan aşırı bir başarı beklentisi içinde olmaları ve mükemmel bir çocuk aramalarıdır. Ebeveynler çocuklarına yönelik oluşturdukları yüksek standartlara ulaşamadıklarında hayal kırıklığı yaşamaktadır. En iyi ebeveyn çocuklarının yanlarında olduğunu hissettiren, ancak onlara hakları kadar sorumlulukları ve yaşam ödevleri olduğunu fark ettiren ebeveyndir. Evet belki bu zordur ama başarılabilir.

Aile içinde ebeveyn ve çocuklar arasında iletişim şeffaf ve açık olursa, çocuk, anne ve babasına güven geliştirir, anlaşıldığını ve hissedildiğini düşünür ve bir şeyleri gizleme ihtiyacı içinde olmaz. Dolayısıyla aile içinde muhabbet ve şefkat ortamı oluşur, çocuk ailesinden basit bir şeyi gizlemeye çalışırken daha büyük ve ciddi hatalara yönelme tehdidinden kurtulmuş olur. Unutmayalım ki dış dünya evden daha caziptir, bu nedenle bu çağda ebeveynler en az dış dünya ve özellikle de sanal dünya yani internet ve sosyal medya dünyası kadar çocuğuna ilgi çekici gelmelidir.

Etkili ebeveynler çocuklarının başarılarını takdir eder, onların olumlu davranışlarını ve yeterli olduğu yönlerini ödüllendirir. Burada mühim olan husus doğru davranışları ve başarılı eylemleri doğru biçimde ödüllendirmektir. Çocuğumuza övgü içeren sözler söylemek onu şımartmaz, bu yanlış bir algıdır. Tıpkı hakaret ederek ve küçümseyerek bir yanlıştan vazgeçiremeyeceğimiz gibi överek onun benliğinin şişmesine yol açmış olmayız. Yeter ki doğru davranışı bulalım ve uygun bir ödülle yerinde ve zamanında takdir etmesini bilelim.

Selametle…