Dün gazetemizin manşetinde, Ankara’da okulundan evine dönerken sokak köpeklerinin saldırısına uğrayan 12 yaşındaki Enes Koca vardı.

Enes Koca’nın başıboş köpeklerin hışmına uğramasıyla dönem dönem gündeme gelen bu meseleyi yeniden hatırlamış olduk.

Haberde HAYTAP Saha Sorumlusu Zuhal Arslan, başıboş köpek sorununun çözüm yolu olarak petshopların hayvan satışının engellenmesi gerektiğini belirtiyordu.

Zuhal Arslan’a göre çözüm, petshoplar ve merdiven altında yapılan hayvan üretimlerinin durdurulması ve satışların yasaklanmasıydı.

Şimdi ben, bu meselenin bir başka cephesini daha göstermek istiyorum sizlere…

Hayvan tedavi merkezleri veyahut hayvan barınakları olmayan ilçe belediyeleri, bölgelerindeki yaralı, bakıma muhtaç ve başıboş köpekleri gelen şikâyetler üzerine teker teker topluyorlar.

Topluyorlar da ne yapıyorlar?

Bu hayvanların tedavilerini büyükşehir belediyelerindeki tedavi merkezlerinde, veteriner kliniklerinde yaptırdıktan sonra ilçelerine geri götürmek yerine dönüş yolunda herhangi bir kırsala bırakıp kaçıyorlar.

Samsun’un İlkadım ilçesine bağlı Gürgendağ Mahalle Muhtarı Muhittin Arslan, Samsun merkez ve ilçelerinde bakım ve tedavi maksadıyla toplanan köpeklerin tedavilerinden sonra geri götürülmek yerine kendi sorumluluk bölgelerine salındıklarını belirterek bu durumdan şikâyetçi olmuştu.

Arslan, ilçe belediyelerin bıraktıkları köpeklerin aç ve perişan bir vaziyette sürü halinde dolaştıklarını ve bölgedeki bütün canlılar için çok büyük tehlike meydana getirdiğini de söylüyordu.

Özellikle köylüler ve köylülerin besi hayvanları için büyük tehlike olan başıboş köpekler bir seferinde otlatmak için araziye salınan sürülere saldırarak bir gecede 10 tane koyunu yemiş.

Muhittin Arslan şöyle diyordu: “Bu durum bölgemiz için çok ciddi bir tehlikedir. Samsun’un hemen hemen bütün ilçelerinden aşı, küpe takmak ya da tedavi maksadıyla toplanılıp Samsun Büyükşehir Hayvan barınağına getirilen hayvanlar geri götürülmeyerek bölgemize bırakılıyor. Böyle böyle büyüyerek sürüler halinde dolaşmaya başlayan köpekler aç kaldıkları için köylünün sürülerine saldırarak hem insanlarımız hem de hayvanlarımız için çok ciddi tehlike oluşturuyor. Aç köpekler yolda yürüyen insanlara dahi saldırıyorlar. Bölgemizde ve yeni Cezaevi çevresinde çok defa köpeklerin insanlara saldırdığına şahit oluyoruz. Bu meselenin üstesinden tek başına bizlerin gelebilmesinin mümkünatı yoktur.  Belediyelerimizin, hayvan hakları derneklerinin ve üniversitelerimizin bu meseleye bir an önce el atmalarını bekliyoruz.”

Kendi ilçelerindeki başıboş hayvanları, başka il ve ilçelerin kırsal bölgelerine bırakarak sorumluluklarını yerine getirdiklerini zanneden sorumsuz belediye görevlileri meselesi sadece Muhtar Muhittin Aslan’ın başındaki bela değildir.

İşte görüyorsunuz Türkiye’nin her yerinden bu ve benzeri felaket haberleri geliyor.