Sosyal Medya Uzmanı Deniz Unay

Tedavi, izleme, yeniden yapılandırma gibi unsurları bir arada taşıyan nanotıp, ayrıca doku ve hücre üretiminde veya sorunlarına karşı onarım gücüne sahip olacak sistemlerin geliştirilmesini de sağlamıştır. Nano teknoloji özellikle yaşayan sistemlerde moleküler düzeyde müdahale etme olanağı tanıması sayesinde insan vücudu içinde küçük organizmalarla bile etkileşime geçebilecek araçların üretilmesi mümkün hale gelmiştir. Nanoteknoloji sayesinde yeni ve etkili birçok özel teşhis ve tedavi yönteminin geliştirilmesi mümkün hale gelecektir. Klinik mikrobiyoloji alanında son 20 yıl içinde yaşanan önemli gelişmelerden biri nanoteknolojidir. Kültür antibiyogram ve klinik örneklerindeki çeşitli mikroorganizmaların genetik yapılarının birkaç saat içinde analiz edilebilir olması nanoteknolojinin tıp alanında tanı ve tedavi prosedürlerinin değişmesinde etkileri görülmeye başlamıştır. Uzun süreli laboratuvar çalışmalarına ve doğrulu kesin olmayan test sonuçlarına karşı nanoteknoloji tıpta devrim niteliğinde özelliklere sahiptir.

TIP VE SAĞLIK SEKTÖRÜNE KATKISI

Nanoteknolojinin tıp ve sağlık sektöründe kullanımı özellikle; proteinler, dokular, protein kompleksleri, kromozomlar, libit ve karbonhidratlar gibi nano boyutlardaki unsurlarla daha yakından etkileşim kurulmasını sağlayacaktır. Nano ölçekli cihazların kullanımının bu alanda yaygınlaşmasıyla birçok hastalığın daha olgunluğa erişmeden önce tespit edilerek tedavi edilmesi mümkün hale gelecektir. Hasar gören sinir hücrelerinin onarımı ve birçok ölümcül hastalığın tedavisi nanoteknoloji sayesinde mümkün hale gelmiştir.

Tıp ve sağlık alanında nanoteknolojinin uygulama alanları:

Klinik mikrobiyoloji ve gen uygulamaları. Farmakoloji – ilaç sektöründe. Kanser ve kardiyak tedavilerinde. Diyabet tedavisinde. Yaraların iyileşmesinde ve osteoporoz tedavisinde. Enfeksiyonların önlenmesinde. Doku mühendisliği ve ortopedi uygulamaları. Diş tedavileri vb.

Birbirinden farklı birçok başlık altında nanoteknoloji çalışmalarının incelenmesi mümkündür. Birçok hastalığın ortadan kaldırılması ve iyileşme sürecinin hızlandırılması bir yana bu hastalıkları hasar verecek boyutlara ulaşmasının önüne geçilerek çok önceden organizmalar ile nano cihazlar ile etkileşime geçilerek izleme ve erken tanı sistemleri geliştirilmektedir.

NANTOTIP ALANINDA YAŞANAN GELİŞMELER

Nanoteknoloji insanlık tarihini değiştirme yeteneğine sahip geleceğin teknolojileri arasında gösterilmektedir. Birçok alanda uygulamalarına ve kullanımına rastlanan bu teknoloji henüz yeni olması nedeniyle yavaş bir ilerleme kaydetmektedir. Tıp alanında ise nanoteknoloji yıllardan beri ciddi gelişmelere neden olmuştur. Oldukça geniş bir spektrumda nanoteknolojinin teşhis ve tedavi alanında kullanımı potansiyel pek çok faydaya sahiptir.

Nanoteknoloji kullanılarak diyabetten kansere, AIDS tedavisinden solunum yolu hastalıkları ve oküler hastalıkların tanı ve tedavisine kadar ölümcül sonuçları bulunan rahatsızlıkların ortadan kaldırılması sağlanabilir. Nanoteknoloji ile üretilen ve geliştirilen nano robotlar sayesinde çok küçük boyutlarda dolaşım sistemi içindeki toksik maddelerin ve hasarlı dokuların tedavisi mümkün olacaktır. İlaç sektöründe de nanoteknoloji kullanımı özellikle hücre yenilenmelerine ilişkin yaşlanma karşıtı kozmetik ürünlerin geliştirilmesi ve insan ömrünün uzatılmasına yönelik çalışmaların geliştirilmesini sağlayacaktır.

NANOROBOTLAR TEŞHİS VE TEDAVİ BAŞARISINI ARTIRIYOR 

Nanoteknolojinin bir ürünü olan nano robotlar tıp alanında yaşanan en önemli teknolojik gelişmelerden biridir. Teşhis ve tedavi başarısını ciddi oranlarda yükseltmeyi başaran nanoteknoloji ürünü robotlar, bu teknolojinin sadece medikal tekstil ürünlerinde kullanımı için değil ilaçlardan hastalıkların tedavisine kadar nanoteknolojinin sağlık alanında önemini artırmıştır. Nano robotlar sayesinde dolaşım sistemi içindeki zararlı maddelerden vücudun arındırılması sağlanır. Bu sayede olası hastalık riskleri ve sorunlar kısa sürede ortadan kaldırılabilir.

Nano boyutlarda geliştirilen robotlar hasarlı dokuların oksijenle onarılmasını ve farklı tip hastalıkların yakından izlenmesini de sağlayacaktır. Günümüzde dünya genelinde en yaygın sağlık sorunları arasında görülen bakteri ve virüs enfeksiyonlarının tedavisinde de bu robotların kullanılması mikro ölçekte teşhis ve tedaviler yapılarak tıp alanında bilinen tüm tedavi prosedürlerinin değişmesine neden olacaktır. Kanserli hücrelerin algılanarak yok edilmesi de nanoteknoloji sayesinde kanser tedavisinin mümkün hale gelmesini sağlayacaktır.

ENFEKSİYONLARA KARŞI NANOTEKNOLOJİ

Enfeksiyonların önlenmesine yönelik tedavilerde nanoteknoloji kullanımı devrim niteliğinde sayılabilir. Tıp ve sağlık alanında başlı başına çığır açan uygulamaların gelişmesini sağlayan nanoteknoloji, enfeksiyon tedavisinde kullanılan antibiyotik, dezenfektan ve antiseptik ürünlere karşı dirençli mikroorganizmaların gelişmesi nanoteknoloji başta olmak üzere bu alanda yeni tip çalışmaların yapılmasını gerekli kılmıştır. Enfeksiyon gelişimine karşı gümüş yüzeylerin kullanımı, yara örtülerinde, yanıklar ve diğer kronik benzer yaralar için kullanılmaktadır. Nano gümüş sayesinde 30 dakikalık bir süre içinde yaraya giriş yapan nano gümüş bakteriyi yok edebilmektedir. Enfeksiyonlara karşı geliştirilen bu tip uygulamaların avantajları günümüzde enfeksiyonlara karşı kullanılan pek çok tedavi yönteminin değişmesin neden olacaktır. Henüz yaygın olarak nanotenoloji tıp uygulamalarının kullanımı görülmese de pilot uygulamaların başarısının görülmesi bu alanda yapılan çalışmaların hız kazanmasına neden olmuştur. Sadece enfeksiyonlara karşı değil diğer pek çok farklı hastalık için nanoteknoloji mucizevi etkiler sunmaktadır.

KANSER TEDAVİSİNDE BAŞARISI

Kanser tedavisinde nano robotlar ve kullanılan nano parçacıklı ilaçlar sayesinde kanserli hücrelerin diğer sağlıklı hücrelerin zarar görmesinin önüne geçilerek müdahale edilmesi mümkün hale gelmiştir. Ağırlıklı olarak teşhis edilmiş kanserlerin tedavisinde günlük belirli dozda ve saatlerde verilen ilaçların akıllı nanoimplantlar kullanılarak deri altından nano ve mikro düzeyde kullanılan ilaçlar ile tedaviler yapılmaktadır.

Gelişen teknoloji sayesine nanomıknatıs ile süper manyetik özellikler taşıyan demir oksit nano parçalar kanser teşhisinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. Tümörlü dokuların yerinin kısa sürede teşhis edilmesini sağlayan bu nanomıknatıslar yine kanser alnında kullanılan nanoteknoloji uygulamalarından biridir. Son dönemde akıllı kapsüllerin, hapların geliştirilmesinde de nanoteknolji uygulamalarına rastlanmaktadır. İlaçların kontrollü bir şekilde salınımının yapılması için kanser tedavilerinde bu kapsüller ile hızlı ve daha etkin tedaviler yapılabilir.

YENİ NANOTEKNOLOJİ GELİŞMELERİ

Nanotıp alanında yaşanan son gelişmeler incelendiğinde nano robotlar, enfeksiyonlara karşı nano gümüş tedavisi ve nanomıknatıs tedavilerinin dışında yepyeni birçok farklı çalışmadan bahsetmek mümkündür.Kırmızı kan hücrelerine benzeyen ve içinde oksijen taşıyan nano robotlar olan Respirositler, aynı boyutlardaki eritositlerden 236 kat daha fazla oksijen taşıma kapasitesine sahiptir. Bu nanoteknoloji ürünü sayesinde kolayca ve istenen zamanda gaz değişiminin yapılması mümkün hale gelmiştir. Nanopankreas ise pankreas bezinde yer alan beta hücrelerinin insülin hormonunu yetersiz algılanmasından kaynaklı olarak oluşan şeker hastalığının tedavisinde etkili olarak kullanılabilecek bir yenilik olarak değerlendirilmektedir. 7 nm bir nanokapsül içinde vücuda verilecek bu hücreler sayesinde yakın gelecekte diyabetin de çözümünün sağlanacağı düşünülmektedir. Bunlar ve daha pek çok yenilikçi nanoteknoloji tıp çalışması günümüzde çözümsüz görünen birçok hastalığın tedavi ve teşhisinde kullanılacak.

TIP ALANINDA RİSKLERİ

Nanoteknolji tedavilerinin uygulamada ortaya çıkaracağı risklerin henüz tam olarak bu teknolojiler hakkında detaylı bilgi ve deneyim sahibi olunmaması nedeniyle neler olabileceği tam olarak belirlenememiştir. Ancak bu nanoteknoloji ürünlerin taksit etki yaratması en büyük riskleri arasında gösterilmektedir. Toksik etkilerin oluşması ve bu etkilere karşı hangi tür tedavilerin geliştirilebileceği ise henüz bilinmiyor. Bu yönüyle nanotıp çalışmalarının yaygınlaşması için biraz daha vakit var gibi görünüyor.

Editör: TE Bilisim