Sümeyye Aksu / Ankara / Özel Haber

Ipsos’un gerçekleştirdiği Koronavirüs Salgını ve Toplum araştırmasının 35. Döneminden derlenen verilere göre, Koronavirüs aşısına karşı kamuoyu değerlendirmeleri alındı. Toplumun aşı yaptırma eğilimi, Türkiye’nin geliştireceği aşıya güven oranı, Aşı yaptırmayacağım diyenlerin çekinceleri ve bu çekincelerin ne kadar süreceği, Aşı yaptırma kararını olumlu destekleyebilecek kişi ve kanaat önderlerinin kim olduğu Ipsos’un araştırmasında ortaya koyuldu. Araştırmada: vatandaşların aşı yaptırma eğilimleri düzenli olarak takip ediliyor. Yapılan son dönem araştırmasında toplumun aşı yaptırma eğiliminde önceki döneme kıyasla bir değişiklik olmadığı tespit edildi.

YERLİ AŞIYA YÜZDE 61 ORANINDA GÜVEN DUYULUYOR

Anket sonuçlarına göre, Aralık ayı başında vatandaşlara 3. fazda yer alan her bir aşı çalışmasına güven duyup duymadıklarını sorusuna bu dönem listeye Türkiye’nin geliştireceği yerli aşı da eklendi. Buna göre, vatandaşların yüzde 61 ile en çok yerli aşıya güven duyduğu görüldü. Bu güven skoru, Alman BioNTech ve Phizer’in geliştirdiği aşı ile Oxford Üniversitesi ve Astra Zeneca’nın geliştirdiği aşıların güven skorundan çok daha yüksek olduğu belirtildi. Çin aşısının güven skoru 5 puan artmış olsa da halen çok düşük seviyelerde seyrettiği görüldü.

Ipsos’un Türkiye CEO’su Sidar Gedik, konuya ilişkin değerlendirmesinde: “Aylardır aşıyı bekliyorduk. Aşılar geliştirildi, testler yapıldı, ilk uygulamaların ardından kitlesel aşılamanın eşiğindeyiz. Şimdi bir çok ülkede gündem hangi aşıların nasıl bir plan dahilinde kullanılacağı. Aşı yaptırmanın zorunlu olup olmayacağı da önemli bir tartışma konusu. Düzenli araştırmamızın son birkaç haftalık döneminde tartışılan bu konulara da yer veriyoruz. Aşı uzak bir kavram olmaktan çıkıp da kapımıza dayandığında toplumda soru işaretlerinin artmaya başladığını gördük. Son dönemde aşı yaptırmam diyenler artmasa da aşı yaptırma konusunda kafası net olmayanların oranı arttı. Somut olarak sipariş verilebilir durumda olan gündemdeki aşı markalarına duyulan maksimum güven yüzde 35 seviyesinde, o da Pfizer-BioNTech aşısı, bu arada bu markaya güven geçen haftadan bu yana azaldı. Çin aşı üreticisi Sinovac’ın ürününe olan güvende bir artış var ancak hala ancak yüzde 15 seviyesinde. Tüm bu tedirgin yaklaşıma rağmen eğer Türkiye’de yerli bir aşı geliştirilecek olursa halkın bu ürüne güveni yüzde 60 civarında gibi görünüyor. Ki bu hali hazırda en çok güven duyulan Pfizer-BioNTech aşısına kıyasla kat be kat yüksek bir seviye” dedi.

GÜVENİLİRLİĞİNE İLİŞKİN OLUMSUZ BİR ALGI VAR

Ipsos’un Koronavirüs Salgını ve Toplum Araştırması’nda: “Aşının etkinliğinden ziyade güvenilirliğine ilişkin olumsuz bir algı olduğu tespit edildi.

Ipsos: aşı yaptırmayacağını söyleyenler ile kararsız hisseden bireylere bu durumun temel gerekçesini sordu. Buna göre bu bireylerin yaklaşık yarısı aşının olası yan etkilerinden endişe ettiğini belirtti. Bu kapsamda, Türkiye’nin satın alacağı aşıların açıklanan yan etkilerinin toplumla paylaşılmasına ve bu konudaki soru işaretlerinin giderilmesine yönelik ihtiyaç açığı ortaya çıkıyor. Bu gerekçeyi, Türkiye’nin satın alacağı aşılara veya bu aşıyı geliştiren firmalara güven duymamak takip ediyor. Son dönemde bu oran yüzde 21 olarak gerçekleşti.

AŞI KARARINI OLUMLU YÖNDE ETKİLEYECEK KİŞİ VE KANAAT ÖNDERLERİ

Araştırmaya göre, toplumda lider veya sağlık alanındaki fikir liderlerinin aşı yaptırdığını görmek vatandaşların aşı yaptırma eğilimini güçlendirdiğini gösteriyor. Bu konuda verilen isimlere bakıldığında Sağlık Bakanı ilk sırada geliyor.

Ipsos ankette vatandaşlara “kim veya kimler aşı olursa aşı yaptırmayı düşüneceklerini” sordu. Sonuçlar, vatandaşların yüzde 60 oranında en çok Sağlık Bakanı’nın aşı olurken görmek istediklerini ortaya koyuyor. Sağlık Bakanı’nı, yüzde 56 ile doktorlar/sağlık çalışanları ve yine yüzde 56 ile Cumhurbaşkanı takip ediyor. Aile veya akrabalarının aşı olmasının kendilerini aşı konusunda teşvik edeceğini söyleyen de yüzde 20’lik bir kitle var. Bu oran 55 yaş ve üzeri bireylerde daha yüksek.

Bireylerin eğitim düzeyine göre sonuçlar incelendiğinde ise, lise ve üzeri eğitim seviyesine sahip bireyler arasında bilim insanları ve Dünya Sağlık Örgütü üst düzey yetkilileri cevabının daha yüksek olduğu görüldü.

Formel eğitim almamış veya ilkokul mezunu vatandaşlarda ise akrabaların etkisi daha fazla olduğu ortaya çıktı. Gedik, aşı kararını olumlu yönde etkileyecek kanaat önderleri ve gözlerin çevrildiği Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın bizzat aşı olmasının dahi toplumun yüzde 40’ını aşı yaptırmaya ikna edemediğini belirtti.

Aşı uygulaması zorunlu olmayacaksa toplumsal bağışıklığa ulaşabilmek için kamu otoriterinin sürekli aşıyı anlatarak toplumu bilgilendirmesi ve bizzat aşı olması gerektiğini belirten Gedik, “Ardından da insanların olumlu ve yan etkisiz sonuçları görerek rahatlamasını ve aşıya yönlenmesini sabırla beklemek lazım” dedi.

VATANDAŞLARIN AŞIYA KARŞI GÖRÜŞLERİ DEĞİŞMİYOR

Ipsos tarafından yapılan araştırmada, aşı yaptırmayacaklar ile kararsız hissedenlerin Şubat ayında aşı yaptırma konusunda fikirlerinin değişip değişmeyeceği soruldu. Bu çerçevede bu bireylerin sadece yüzde 3’ü Şubat ayında aşı yaptıracağını beyan etti. Ankette, kararsız hissedenler o dönem için de kararsız hissediyor, aşı yaptırmayacakların sadece küçük bir bölümü o dönemde aşı yaptırma söz konusu olursa kararsız kaldığını gösteriyor.

Editör: TE Bilisim