CNN TÜRK’te yayınlanan Sorgu Sual programına konuk olan Miss Turkey 2018 güzeli Şevval Şahin sosyal medyanın gündemine oturdu. “İstiklal Marşı kaç kıta ve bestecisi kimdir?”, “Türkiye’de kaç coğrafi bölge var?” gibi sorulara cevap veremeyen Şevval Şahin sinirlenerek stüdyoyu terk etti. Sakinleştikten sonra tekrardan gelen ünlü isim “Fahrettin Koca’yı tanıyor musunuz?” sorusuna cevap veremeyerek “Pas” dedi. Peki, İstiklal Marşı kaç kıta ve bestecisi kimdir? İşte Şevval Şahin İstiklal Marşı sorusunu bilemedi…

İSTİKLAL MARŞI KAÇ KITA VE BESTECİSİ KİMDİR? ŞEVVAL ŞAHİN İSTİKLAL MARŞI SORUSUNU BİLEMEDİ…

İstiklal Marşı bundan 97 yıl önce 12 Mart 1921 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiştir. Mehmet Akif Ersoy’un şiiri, şairin Türk milletinin cesaretine, özverisine ve savaşı kazanacağına dair inancını dile getirmektedir. İstiklal Marşı’nın sözleri yani Mehmet Akif’in şiiri okullarda işlenmekte ve şerh edilmektedir. Bu nedenle bu şiir ve şairi hafızlarda yer etmiştir. İstiklal marşı 10 kıtadan oluşup hepsi 4 dizeliktir . Fakat son kıta 5 dizeden oluşmaktadır.

OSMAN ZEKİ ÜNGÖR KİMDİR?

Mehmet Akif Ersoy’un şiirini marş olarak Osman Zeki Güngör bestelemiştir. Osmanlı sarayında ilk Türk kemancısı olarak yetiştirilmiş olan müzisyen; birçok klasik batı müziği bestecisinin keman konçertolarını Türkiye’de çalan ilk Türk kemancıdır.

Bugünkü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın temelini oluşturan Osmanlı saray orkestrasını yönetmiş; orkestranın ilk defa İstanbul’da halka açık konserler vermesini ve cumhuriyetin ilanından sonra yeni başkent Ankara’daki ilk senfonik konserlerin gerçekleşmesini sağlamıştır.

Cumhuriyetin ilk önemli öğrenim kurumlarından Musiki Muallim Mektebi’nin kuruluşunda büyük emeği geçmiş bir eğitimcidir. Besteci Ekrem Zeki Ün’ün babasıdır.

Osman Zeki Bey, 1921 yılında Mehmet Akif’in şiirinin ulusal marş güftesi olarak seçilmesinden sonra 1922’de Maarif Bakanlığı tarafından düzenlenen beste yarışmasına davet edilen 24 besteciden birisiydi. Kimi anekdotlara göre İstiklâl Marşı’nı, İzmir’in Yunan işgalinden kurtuluşundan sonra bestelemişti .

Yarışma seçici kurulu tarafından Osman Zeki Bey’in eseri beşinci seçilirken; Ali Rıfat Bey’in alaturka usuldeki bestesi birinci seçildi. Ancak 1930 yılında Maarif Bakanlığı’nın resmi kurumlara gönderdiği bir genelge ile uygulamada değişiklik yapıldı ve o güne kadar Ali Rıfat Bey’in bestesi ile seslendirilen güfte; Osman Zeki Bey’in batı tarzı bestesi ile seslendirilmeye başladı; devletin resmi marşı haline geldi.

Şiir için yapılan ilk yarışmasından sonra da bestelenmesi için bir yarışma yapıldı ve buna 24 besteci katıldı. Üllkenin içinde bulunduğu zor koşullar nedeniyle sonucu belirleyecek bir değerlendirme yapılamadı. Bu nedenle güfte, ülkenin çeşitli yerlerinde farklı bestelerle okunmaya başlandı. Edirne’de Ahmet Yekata Bey’in, İzmir’de İsmail Zühtü Bey’in, Ankara’da Osman Zeki Bey’in, İstanbul’da Ali Rıfat Bey ve Zati Bey’in besteleri okunuyordu.

1924 yılında Ankara’da toplanan seçici kurul, Ali Rıfat Çağatay’ın bestesini kabul etmiştir. Bu beste 1930 yılına kadar çalındıysa da 1930’da değiştirilerek, dönemin Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Osman Zeki Üngör’ün 1922’de hazırladığı bugünkü beste yürürlüğe konmuş, toplamda dokuz dörtlük ve bir beşlikten oluşan marşın armonilemesini Edgar Manas, bando düzenlemesini de İhsan Servet Künçer yapmıştır. Üngör’ün yakın dostu Cemal Reşit Rey’le yapılmış olan bir röportajda da kendisinin belirttiğine göre aslında başka bir güfte üzerine yapılmıştır ve İstiklal Marşı olması düşünülerek bestelenmemiştir.

Söz ve melodide yer yer görülen uyum (Prozodi) eksikliğinin (örneğin “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak” mısrası ezgili okunduğunda “şafaklarda” sözcüğü iki müzikal cümle arasında bölünmüştür) esas sebebi de budur. Protokol gereği, sadece ilk iki dörtlük beste eşliğinde günümüzde İstiklâl Marşı olarak söylenmektedir.

Editör: TE Bilisim