Durim Abazi / Özel Haber
Alman yetkili Michael Roth, Avrupa Birliği (AB) Batı Balkanlar’da bir boşluk bırakırsa, Türkiye, Rusya ve Çin’i kastederek AB’nin demokratik değerlerini paylaşmayan diğer güçlerin jeostratejik sebeplerle bu boşluğu doldurabileceğini söyledi.
AB sözünü tutmazsa ve bu nedenle bölgedeki milliyetçi ve popülist güçleri güçlendirirse, bunun AB’nin güvenliği ve istikrarı açısından sonuçları olacağını da açıklamalarına ekleyen Michael Roth, “Kendimizi ayağımızdan vuruyoruz. Otoriterliğin güçlendiği ve demokrasinin giderek baskı altına alındığı bir dünyada AB’nin daha fazla tereddüt etmesi bir zayıflık olarak anlaşılacaktır.” ifadelerini kullandı.
ALMANYA HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADI
Handelsblatt, Rusya, Çin ve Türkiye gibi güçlerin bölgeyle ilgilendiğini ve Brüksel ve Berlin’in, AB dışındaki güçlerin siyasi ve ekonomik çıkarları bölgenin hukuk, demokrasi ve sınır ötesi işbirliğine giden uzun yolu daha da yavaşlatmasından korktuğunu belirtiyor.
Roth, Almanya’nın AB başkanlığı sırasında Batı Balkanlar’da Avrupa entegrasyonunda ilerleme kaydedilmediği için hayal kırıklığına uğradığını saklamıyor. “Batı Balkanlar için acilen olumlu sinyallere ihtiyacımız var. Oyunda güvenilirliğimizden daha azı yoktur.” diyen Roth, “Aktif olmamız gerekiyor. Çünkü Batı Balkanlar’daki barış ve bölgesel istikrar, tüm Avrupa ve yakın çevresi için stratejik öneme sahiptir.” sözlerine yer verdi.
BALKANLAR’DA DOKTOR KALMADI
Roth, AB’nin yılın ilk yarısında Portekiz cumhurbaşkanlığı döneminde yeni adımlar atacağına ve nihayet Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile birkaç kez ertelenen ilk hükümetler arası konferansları düzenleyeceğine inandığını dile getirdi. Michael Roth, “Portekiz, tüm Avrupa’nın istikrarı için Balkanların öneminin farkındadır. Portekiz’in katılım sürecini iyileştireceğine inanıyorum.” dedi. Alman siyasetçi, gençlerin bölgeyi bir perspektif görmedikleri için terk ettiklerine inanıyor ve bunu Balkan ülkeleri için bir trajedi olarak değerlendiriyor ve artık doktor, hemşire, uzman ve mühendis bulunmadığını da ekliyor.
Otoriter güçlerle rekabet
AB’nin salgınla mücadelede Balkan ülkelerine 3,3 milyar avro yardım ettiğini ve 9 milyar avroluk bir yatırım paketinin açıklandığını hatırlatan Roth, ayrıca aşı konusunda Batı Balkanlar, Avrupa dayanışmasına güvenebildiğini söyledi.Ancak Avrupa Birliği’nin bu büyük dayanışma ve desteği her zaman fark edilmediğini anımsatan Michael Roth, sözlerine şu şekilde son verdi: “AB’nin insanların duygusal algısında daha fazla yer alması gerekiyor, kendimizi omuz üzerinden yenebilmemiz için değil. Avrupa, aksi takdirde Avrupa’nın ortasında demirleyecek olan otoriter güçlerle sistematik bir rekabete kendini dayatmalıdır.”
