Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kadın Kolları 6. Olağan Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulunarak # 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde kadına yönelik şiddete karşı çalışmaların başlayacağı müjdesini verdi.

Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar ise şöyle: 

Sokak sokak ev ev gezerek davamızı anlatan, yeri geldiğinde seçim sandığına sahip çıkan kadınlarımızın hakkını asla ödeyemeyiz.

Bugün Türkiye'de siyasetten ekonomiye, iş dünyasından sivil toplum faaliyetlerine kadar her alanda kadının adı ve imzası varsa AK Parti'nin gayretleri sayesindedir.

Şu anda içimizde ikna odalarından geri çevrilenler var. Ve bunlar daha sonra muhalefet partisinde üst yönetici oldular. Dürüst değiller. Yıllarca kamuoyu önünde kadının sadece adını kullanan buna karşılık geri planda hep ezen, horlayan, istismar eden hatta tacizde bulunan anlayışı bu mücadeleyle hem deşifre ettik hem gerilettik.

Hayata geçirdiğimiz reformlar ve uygulamalarla yıllarca çağdaşlık, laiklik adına kızlarımızın eğitim ve iş hayatında önlerini sinsice kesenlere en güzel cevabı birlikte verdik.

Birçok hanım kardeşimizin üniversitelere girmek isterken önleri kesilmedi mi? O kapılardan geri çevrilenler, söke söke söke o üniversiteleri bitirdiler.

Yeri geldiğinde tankların önüne geçip, darbecilerin karşısına dikilen kadınlarımızın hakkını asla ödeyemeyiz.

Ülkemizi 2023 hedeflerine birlikte ulaştıracak, 2053 vizyonunu evlatlarımıza miras bırakacağız.

Ülkemizde kadınlar adına elde edilen her kazanımın altında sizlerin emeği var. Türkiye'nin en çok üyeye, en yakın teşkilatlanmaya sahip bulunmakla gurur duyuyorum. Toplam üyemiz 11.5 milyon. Hiçbir partinin böyle bir üyesi yok. Sadece kadın kollarımızın üye sayısı 5.5 milyon.

Kadın Kollarımız, kadın siyasetçi yetiştiren bir okul haline gelmiştir. Meclis'teki kadın vekillerimizin büyük bölümü, kadın belediye başkanlarımızın yüzde 80'i işte bu okulda yetişmiştir.

Ülkemizde tek bir kadının dahi alçakça katledilmesine, cadde ortasında dövülmesinde... Samsun'da yaşanan hadise asla onlara haklılık payı çıkartmaz. Meclis'te yeni bir komisyon oluşturuyoruz. Bugün grup başkanımızla da konuştum. Tekrar yeniden böyle bir komisyonu oluşturacağız.

Hayatın diğer alanlarında olduğu gibi siyasette de kadını dışlayan, insanlığın yarısına değil aynı zamanda fıtrata da sırtını dönmüş olur.

Kadın hakları konusunda güya ileri sayılan ülkelerdeki kadın cinayetlerinin ülkemizdekilerden katbekat fazla olduğu gerçeğini görmezden gelerek Türkiye'yi hedef alanların derdi, milletimizin bizatihi kendisidir.

Medeniyet tarihimizde erkeğin sorumluluklarının onu nispeten öne çıkarmış olması kadını geri plana atan değil tam tersine kollayan bir ifadedir.

Kadını anne olmaktan, kardeş olmaktan, eş olmaktan, evlat olmaktan velhasıl insan olmaktan çıkartıp köksüz ve ruhsuz bir birey olarak karşımıza dikmeye çalışanların oyununa gelmeyeceğiz.

Türkiye ve Türk milleti ile olan hesaplaşmalarına kadınları alet edenleri mimleyecek ve her fırsatta gerçek yüzlerini ortaya çıkartacağız.

CUMHURİYET YAZARI MİNE SÖĞÜT'E TEPKİ

Yeni dönemdeki önceliklerimizden biri de aile müessesesini güçlendirmek olacaktır.

Biz, madden ve manen sağlıklı fertlerden oluşan, insan olarak sorumluluklarının, kul olarak görevlerinin bilincinde, güçlü ve özgün, kişilikli, doğrunun ve yanlışın farkında nesiller yetiştirmek istiyoruz. Aile içi iletişim ne kadar güçlü olursa özlediğimiz nesilleri yetiştirme imkanımız o derece artacaktır.

Kız çocuklarını bir an önce baba evlerini terk etmeye çağıranlar olduğunu duyuyoruz. Bir de bu çıktı. Sokaklara dökülün diyorlar çocuklara. Çocukları aileye kışkırtan bu zihniyet bir ruh hastalığının işaretidir. Türkiye, kadına şiddet sorununu öyle ya da böyle çözer, asıl tehdit bu hastalıklı zihniyetin kök salmasıdır, karşılık bulmasıdır.

Eğitim sistemimizin aile ile sıkı işbirliği içinde yeniden ele almamız gerekiyor. Hayatın her alanında çocuklarımıza ve gençlerimize kendi tarihimizi aşılamalıyız. Bir süredir sık sık yeni dönemde önceliklerimizin en başına eğitimi, kültürü, aileyi koyacağımızı söylememizin nedeni budur.

Çocukları ailelerine karşı kışkırtan zihniyet, aile, ülke ve millete toptan düşmanlığı ifade eden bir ruh hastalığının işaretidir.

(Çocukları ailelerine karşı kışkırtan zihniyet) Ülkemiz için asıl tehdit bu hastalıklı zihniyetin kök salması, karşılık bulmasıdır.

Kültürden bilime, teknolojiden üretime her alanda dünyanın en iyisi olma yolunda ilerlemenin vakti gelmiştir.

Milli bünyemizi güçlendirmeden, manevi temellerimizi sağlamlaştırmadan küresel liderlik hedeflerine ulaşamayız.

"KİMİ KANDIRMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ"

Ana muhalefete soruyorum. Siz bu partinin (HDP) yanında mısınız karşısında mısınız? Bunu açıkça söyleyeceksiniz. Ankara'dan İstanbul'a dirsek dirseğe yürüyüş yapacaksın sonra da bizim onlarla alakamız yok diyeceksiniz. Kimi kandırmaya çalışıyorsunuz?

Diyarbakır anneleri, birilerinin aklına tam 550 gün sonra ancak düşmüş. Diyarbakır anneleri de gereken cevabı vermiştir.

Evlatlarınız terör örgütü tarafından sizden çalınmışsa bu acının tarifi hiç mümkün değildir. Diyarbakır anneleri işte bu acıyla çocuklarını, kendilerinden çalanların kapılarına dayanıp, aileleri ile birlikte 'verin evlatlarımızı' diye eyleme başlayan kadınlarımızdır.

Terör örgütüyle arasına mesafe koymayı başaramayan veya bunu istemeyen parti konusunda mertçe bir tutum ortaya koyacaksınız.

Hayatı boyunca kendisine karşı mücadele ettiğiniz, attığı her adımda karşısına çıktığınız bir liderin vefat yıl dönümü törenine katılabilirsiniz, asla inanmadığınız hatta ontolojik olarak karşı çıktığınız pek çok davranışı ve sözü sırf günübirlik siyasi çıkarlarınız için rahatça sergileyebilirsiniz ancak ittifak olduğunuz partinin mensupları tarafından kandırılıp terör örgütüne teslim edilen evlatları için yüreği yanan annelerin karşısına dikilip de aynı yüzsüzlüğü sergileyemezsiniz.

Bunlar, şiddete ve tacize uğrayan kim olursa olsun, faili kendi meşreplerinden biriyse görmezden gelme, hadisenin üstünü kapatma konusunda birbirleriyle yarışırlar. Bunlar, baskıya uğrayan kadının önce başına, sonra duruşuna bakarlar, ona göre konuşurlar veya susarlar.

Ey ana muhalefet partisinin başındaki adamcağız. Sen ne zamandan beri şu anda devletin aşıları parayla sattığını söylüyorsun. Bu ne utanmazlıktır ne vurdumduymazlıktır?

2023, yerli ve milli anlayışla ülkesine ve milletine hizmet ederek iktidara gelebileceği gerçeğini idrak etmiş bir muhalefetin doğuşunun da müjdecisi olacaktır.

Editör: TE Bilisim