İbrahim Seçkin Talaş / Özel Haber

Hayrettin Uçak, “Bu dönemde mevcut pazarlarımızdaki payımızı artırmayı başardık ve en büyük başarımız üretime aralıksız devam etmemiz oldu. Ürün çeşitliliğimizi artırarak ihracat sezonlarımızı uzatmalı ve ihracatta sürdürülebilir bir yapıya kavuşmalıyız. Ürün çeşitliliğinin artması kapsamında tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgelerinin kurulmasını da çok önemsiyoruz” dedi.

Hem imar hem de genç nüfusun tarımdan uzaklaşması sebebiyle ekilip dikilebilir tarım alanlarında azalma yaşandığına dikkat çeken Uçak, “Merkezi ve yerel yönetimlere düşen en önemli görevlerden birisi tarım alanlarının toplulaştırılması için adım atmak. Yozgat’ta 2020 yılında 40 bin hektara yakın bir alanda toplulaştırma gerçekleştirildi. Büyük tarım alanlarında üretimin kontrolü de çok daha kolay ve etkili. Arjantin dünyanın önde gelen limon üreticilerinden biri. Bu üretim 15-20 büyük üreticiyle gerçekleşiyor. Dünyanın en büyük kiraz ihracatçısı durumunda olan Şili’de de üretim az sayıda üreticiyle sağlanıyor” ifadelerini kullandı.

TARIM HAVZA MODELİ VURGUSU

Uçak, “Tarım ve Orman Bakanlığımız öncülüğünde, tarımsal havza modelinin uygulanarak hangi bölgede hangi ürünü üretmenin maksimum fayda sağlayacağının belirlenmesi önem arz ediyor. Yeni yapılacak yatırımlar da bu planlama kapsamında olduğunda sürdürülebilir bir üretim modeli hem yeni istihdam olanakları da doğacaktır. Hem de ülkemizin tarımsal ürün ihracatından sağladığı daha döviz gelirleri artacaktır” dedi.

AB YEŞİL MUTABAKATI

Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı ile 2050’ye kadar net sera gazı emisyonlarının sıfırlanması ve ekonomik büyümenin kaynak kullanımına bağlılığının sona ermesi öngörüldüğüne de değinen Uçak sözlerini şöyle tamamladı: “Yakın bir zamanda karbon ve su ayak izini bildirmeyen firmalar özellikle AB’ye ihracat yapamayacak duruma gelecekler. Bu konuda 10 yıl öncesinden bilinçlenmek ve ona göre adımlar atmak gerekir. Son yıllarda sektörde bu konuda yavaş yavaş farkındalık oluşmaya başladı.

Editör: TE Bilisim