İbrahim Seçkin Talaş / Özel Haber
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hacı Mustafa Eravcı, ABD yönetiminin siber saldırı girişimi ve başkanlık seçimlerine müdahale gerekçesiyle Rusya’yı hedef alan bir dizi yaptırımın gerekçesini değerlendirdi.
ABD RUSYA’NIN DENGESİYLE OYNUYOR
Eravcı, Baltık ülkelerinin Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski ile bir araya geldiğini hatırlatarak, eski Rusya’ya bağlı bugün NATO şemsiyesi altında olan ülkelerde endişenin hâkim olduğunu dile getirdi.
ABD’nin Rusya’ya yaptırımları kapsamında 10 diplomatı sınır dışı etmesi ve 6 askeri malzeme üreten şirketin hesabına el konulmasına ilişkin Eravcı, ABD’nin ekonomik ve psikolojik savaşını devam ettirme düşüncesinin olduğunu belirtti.
ABD’nin amacının Rusya’nın güç dengesini bozmak olduğunu ifade eden Eravcı, “Karar, ekonomik olarak da sıkıntılı günler geçiren Rusya’nın Ukrayna ve Baltık üzerindeki güç etkinliğinin minimize etmek. Rusya’dan cevap veririz deniyor ama ne tür bir cevap verileceğine ilişkin bir şey yok. ABD’nin Rusya’ya dönük politik enstrümanları kullanmaya devam edeceğini göstermektedir.” diye konuştu.
PUTİN’İN SOVYET RUSYA HAYALİ
Ukrayna’daki gerilimi değerlendiren Eravcı, bu sorunu anlayabilmek için Rusya’nın 2000’li yıllarına bakmak gerektiğini söyledi.
Bu döneme Putin Doktrini demenin doğru olacağını belirten Eravcı, “Putin’in, eski Sovyet Rus jeopolitiğinde stratejik alanlar oluşturmak gibi bir çabasının olduğunu görüyoruz. Abhazya, Osetya, Karabağ, Suriye ve Libya denkleminde yer alması ve son olarak da Ukrayna.” ifadelerini kullandı.
Rusya’nın Kırım’da uyguladığı taktiklerin aynısını Ukrayna’nın doğusunda da uygulamaya koyduğunu kaydeden Eravcı, insanlara pasaport ve birtakım ekonomik ayrıcalıklar sunarak iki ülke arasında gerilimi yükselttiğine dikkati çekti.
AB’DEN GEREKLİ DESTEĞİ ALAMADI
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin “Doğudaki savaşı bitirmemizin tek yolu NATO üyeliği yolunda yürümemizdir” açıklamasının ardında ABD’de yaşanan iktidar değişiminin olduğunu belirten Eravcı, Zelenski’nin AB’den şimdiye kadar yeterince destek alamamasının bir diğer neden olduğunu dile getirdi.
Eravcı, Ukrayna’da savaşın başladığı 2010 yılında AB’nin “kırmızı çizgimiz” açıklamasının olduğunu, sınır ve toprak bütünlüğü konusunda Ukrayna’ya tam destek vereceğini açıkladığını ancak bu durumun gerçekleşmediğini belirtti. Eravcı, “Ukrayna’nın sınırları, toprak bütünlüğü konusunda tam destek vermişti. Ancak biliyorsunuz Avrupa’nın enerji ihtiyacı var. Rusya’ya bu konuda ekonomik ticari bağı var. Ürettiği malları sattığı bir alan var” diye konuştu.
DOĞAL KAYNAKLAR RUSYA’NIN HEDEFİNDE
Bölgede 2014’ten beri adı konulmamış bir savaşın devam ettiğini belirten Eravcı, Doğu Ukrayna’nın yeraltı ve yerüstü kaynaklarıyla Rusya’nın hedefinde olduğunu söyledi. Gerilimin uluslararası bir savaşa dönüşeceği beklentisi içerisinde olmadığını dile getiren Eravcı, “Ancak Rusya’nın Donbass konusunda faaliyetlerini resmiyete dökeceği kanaatindeyim” dedi.
Türkiye’nin Ukrayna-Rusya arasında yaşanan gerilimde rasyonel politikalarla meseleye yaklaştığının altını çizen Eravcı, sınır ve toprak bütünlüğü konusunda Ukrayna’ya desteği verildiğini, Kırım’ın işgalinin tanınmamasının bunun örneği olduğunu söyledi. Donbass kriz bölgesinde Türkiye’nin denge politikası yürüttüğüne dikkati çeken Eravcı, Rusya ile olan ilişkilerde Türkiye’nin meselelere bütün olarak bakmak yerine parça parça baktığını dile getirdi.
