Şehade İbrahim / Analiz - Dünya üzerinde 2013 yılından beri çalışmalarına başlanan yapay et kullanımıyla hayvansal üretimde ortaya çıkan metan gazı başta olmak üzere sera gazlarının salınımı olabilecek en az seviyeye indirilmesi hedefl eniyor. Doğal olmayan yöntemlerle hayvanlardan alınan kök hücrelerin laboratuvarda işlenmesi sonucu üretilen yapay etlerin besleyici olduğunu kanıtlayan herhangi bir araştırma ise henüz yapılmış değil.

ÜRETİM İÇİN KULLANILAN ARGÜMANLAR

Yapay et üretimini savunanların en önemli vurgusu geleneksel et üretiminin doğaya verdiği sözde zarar. Geleneksel yol ile elde edilen etin üretim aşamalarında çeşitli sera gazları atmosfere salındığı ve bunların en başında azotun yer aldığı iddia ediliyor. Bu gazlar atmosferde sera etkisi yaratarak küresel ısınmaya sebep olduğu öne sürülen bir diğer iddia. Yapay et üretiminde azot başta olmak üzere hayvansal et üretimi sonucu ortaya çıkan sera gazlarının oranının azalacağı savunuluyor.

YAPAY ET ÜRETİMİ KISMEN BAŞLADI

Sera gazı emisyonlarının yaklaşık dörtte birinin tarımdan geldiği; geleneksel hayvancılık faaliyetlerinde mezat ve azot oksidin ortaya çıktığı; gübre uygulamasından toprağa, arazinin mera veya yem üretimine dönüştürülmesinden kaynaklanan yine ek gazların doğaya salındığı ve tüm bunların iklim değişikliğine neden olduğu iddiaları geleneksel et üretimini bitirmek için öne sürülen diğer iddialar. Türkiye’de ise 2018 yılından beri yapay et çalışmaları yürüten firmaların olduğu biliniyor. Karbon salınımı nedeniyle Türkiye’de devlet eliyle yapay et üretimi söz konusu olmasa da Tarım ve Orman Bakanı Yardımcısı Ayşe Ayşin Işıkgece, karbon salınımı nedeniyle büyükbaş hayvan yerine koyun yetiştiriciliğine geçileceğini açıklamıştı. Bu kapsamda, Işıkgece “2023’te kişi başına bir koyun düşecek” demişti.

HAYVANCILIĞA HAYIR, BÖCEK YEMEYE EVET!

Çin, Kuzey Kore, Tayvan gibi Asya ülkelerinde yaygın olarak tüketilen böcek türleri, dünyanın birçok yerinde yaygınlık kazanıyor. Veganların, vejetaryanların pek de sesini çıkarmadığı bu durum “yenilikçi gıda” olarak adlandırılıyor. Avrupa Birliği ülkeleri geçtiğimiz mayıs ayında sarı un kurdu larvasının yeni gıda ürünü olmasında anlaşmaya vardı. Brüksel, kurutulmuş sarı un kurdu larvasının “yenilikçi gıda” olarak görülmesi konusunda uzlaştı.

İNSAN FİZYOLOJİSİNE SALDIRI

Protein, demir ve çinko yönünden oldukça zengin olan ve yaygın olarak görülen beslenme yetersizliklerini büyük ölçüde azaltan kırmızı etin insan vücuduna faydaları saymakla bitmiyor. Bununla birlikte laboratuvar ortamında üretilen genetiği oynanmış yapay etin insan vücuduna ve besin zincirine getireceği zarar herhangi bir bilim insanı tarafından henüz araştırılmış değil. Avustralyalı beslenme uzmanlarının üye olduğu en üst devlet organı Dietitians Australia’dan Dr. Alan Barclay, laboratuvar ortamında üretilen bu yapay etlerin daha besleyici olacağı konusunu kanıtlamanın neredeyse imkânsız olduğunu söylüyor. Yapay etin içindeki besin maddelerinin insan vücudunda dolaşıma girip girmeyeceği konusu ise oldukça belirsiz.

HELAL GIDA ÇALIŞMLARI YOK!

İslam inancına göre yenilen etin Allah adına kesilmiş olması ve kesilen hayvanın kanının akıtılması gerekiyor. Kişinin ne yiyip içtiğini bilmesine büyük önem veren İslam inancında yapay et için helal haram kavramı henüz anlamlandırılmış değil. Yapay et üretim sürecinde en hızlı gelişim gösteren etin domuz eti olması tartışma konusunu önemini vurgularken İslam dininde helal gıdaya yönelik emperyalist projelere karşı koyabilecek helal gıda stratejileri yok denecek kadar az.

ÖNCÜ ÜLKELER AMERİKA VE İSRAİL

İlk kez 2013 yılında Hollandalı bilim insanları laboratuvarda et geliştirdiklerini duyurdu. Ardından yapay et üretimi birçok ülkede bilim insanları tarafından masaya yatırılsa da bugün yapay et üretiminde Amerika ve İsrail öncülüğünde Singapur ve Hollanda gibi ülkelerde bulunan yaklaşık 80 firma yapay et çalışmaları yürütüyor.

KÜRESELCİ BILL GATES DE İŞİN İÇİNDE

Fırsat buldukça yeni dünya düzeninden bahseden ve önerileriyle oldukça şaibeli bir isim olan Microsoft kurucusu Bill Gates, İklim Felaketi Nasıl Önlenir başlıklı kitabının tanıtım konuşması sırasında tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin küresel ısınmadaki payından dolayı gelişmiş ülkelerin hayvan yetiştiriciliğini bırakıp yapay et tüketimine geçmesi gerektiğini söyledi.

YAPAY ET KÜRESEL ISINMA NEDENİ

Hayvanlardan alınan organizmalarla laboratuvar ortamında genetiği dönüştürülerek üretilen yapay et, uzun vadede daha fazla küresel ısınmaya neden olabilir. Bilim insanları bunun nedenini laboratuvardan çıkan emisyonların neredeyse tamamen karbondioksitten oluşan ve atmosferde yüzlerce yıldır devam eden enerji üretimiyle açıklıyor. Prof. Raymond Pierrehumbert, BBC’ye verdiği röportajında “Yayılan ton başına metan, karbondioksitten çok daha büyük bir ısınma etkisine sahip. Bununla birlikte, atmosferde sadece 12 yıl kalırken, karbondioksit bin yıl boyunca varlığını sürdürüp birikiyor” açıklamasında bulundu.

Editör: TE Bilisim