Taliban’ın Afganistan’da yönetimi devralmasıyla birlikte ülkedeki yabancı askeri güçler Afganistan’ı terk etti.

Taliban’ın bu konudaki en önemli vurgusu egemenlik haklarının ihlal edilmemesi ve içişlerine hiçbir dış gücün karışmaması ilkesi.

Bu konuda açık çek veren ülkeler arasında en net duruşu Çin, yaptığı ilk açıklamalardan bu yana bu iki kritik noktayı vurgulayarak Taliban’la masaya oturdu. Afganistan’ın inşası ve yeraltı zenginliklerinin çıkarılması konusunda gözünü bu topraklara diken Pekin yönetimi Taliban’la her geçen gün ilişkilerini daha da geliştiriyor.

AFGANİSTAN ÇİN İÇİN NEDEN ÖNEMLİ?

Peki, Afganistan, Çin için neden bu kadar önemli? Çin, Afganistan topraklarında varlık göstermek için Taliban yönetimiyle neden bu kadar yakınlaştı?

Diriliş Postası köşe yazarı İsmail Şahin’in bugün yayınlanan “Çin-Taliban İlişkisi: Tehdit mi, fırsat mı?” başlıklı yazısında tüm bu sorular ve genel olarak Çin-Taliban arasındaki ilişki ele alındı.

Şahin yazısında iki yönetimin bu denli yakınlaşmasının önemli bir detay olduğu vurgusunu yaparken "Çin’in Bir Yol Bir Kuşak" projesinin bu yakınlaşmada kritik rol oynadığını belirtiyor.

İşte İsmail Şahin’in Çin-Taliban ilişkisinin deşifresini yaptığı o yazının devamı:

“Bir defa Çin'in “ Yeni İpek Yolu” olarak bilinen “Kuşak ve Yol” projesinde Afganistan önemli bir kavşakta bulunuyor. Özellikle İran ve Pakistan’la kurulacak ticaret ve altyapı projelerinde Afganistan tamamlayıcı bir rol üstleniyor.

Pakistan Taliban’la birlikte ülkede Hindistan’ın etkisinin azalacağını düşünürken İran da Amerika’nın bölgeyi terk etmesinden fazlasıyla memnun. Dolayısıyla üç ülke arasındaki uyum ve iş birliğinden Çin ziyadesiyle hoşnut olacaktır.

Öyle ki bu uyum ve iş birliği hem Orta Asya’da hem de Ortadoğu’da Çin’in ekonomik ve siyasi bağlantılarını kuvvetlendirecektir. Pakistan ayrıca Afganistan üzerinden Orta Asya Cumhuriyetleri ile kuracağı “ekonomik köprü” ile bölgedeki bağlantılarını güçlendirmeyi hedefliyor.

Çin’in bölgedeki en büyük silahı, ülkelerin içişlerine karışmama ilkesine sadakati ve müdahaleci olmayan siyasi tavrı. Dikkat edilecek olursa Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Afganistan’daki gelişmeleri başından beri yakından takip ediyordu.

Bu süreçte Taliban temsilcileriyle görüşmeler gerçekleştirmişti. Hatta bu görüşmelerin birinde “içişlerine karışmama” ilkesi doğrultusunda Taliban’dan Uygur meselesinden uzak durma sözü aldığı söyleniyor. Taliban ile Çin arasındaki hassas dengenin bu noktada inşa edileceği çok açık.

Çin’in “Kuşak ve Yol” projesi kapsamında Afganistan’ın altyapı projeleriyle ve de birkaç trilyon dolar değerinde olduğu tahmin edilen maden rezervleriyle yakından ilgileneceğine dair herhangi bir şüphe söz konusu değil. Nihayetinde Çin’in bölgesel ve küresel emelleriyle Taliban’ın Afganistan’a istikrar ve refah kazandırma stratejisi uyuştuğu müddetçe iki ülke arasındaki ilişkiler pekişerek artacaktır.

Çin’in çıkarları bakımından Afganistan’ın istikrarı önemlidir. Zira istikrarlı ve güvenli bir Afganistan “Kuşak ve Yol” projesinin güvenliğine ve istikrarına kayda değer katkılar sunabilir. Her şeyden önce Çin-Pakistan ve Çin-İran ekonomik koridorunun gelişimi ve başarısı için Afganistan’ın istikrarı neredeyse bir ön koşuldur.

Çin’in Kaşgar şehri ile Gwadar limanı (Pakistan) arasına inşa etmeye çalıştığı ticari rotalar dikkate alındığında Afganistan’ın Çin ile dünya arasındaki ticareti ve alışverişi kolaylaştırmada nasıl bir rol oynayabileceği hemen anlaşılabilir.

Bu süreçte Çin’in Taliban’dan temel beklentisi, Pekin karşıtı radikal unsurlar için Afganistan’ın bir yuvaya veyahut bir üsse dönüşmemesidir. Taliban bunu sağladığı müddetçe Çin de Afganistan’ın kalkınmasına, refahına ve uluslararası tanınmasına destek sağlayacaktır.”

Yazıya ulaşmak ve tamamını okumak için TIKLAYINIZ.

Editör: TE Bilisim