Geçenlerde CHP’li İBB Başkanı -CHP’li vurgusunu özellikle yazıyorum çünkü “AKP’li Cumhurbaşkanı” vurgusu muhalif gazetelerin ortak dili- “Hizmette Üçüncü Yıl” etkinliği yaptı…

Bu etkinliğe büyük bir cesaretle Kılıçdaroğlu’da katıldı…

“Cesaretle” diyorum çünkü seçmene hatta CHP’li seçmene, “CHP’li İBB Başkanının üç tane hizmetini sayabilir misiniz?” dendiğinde, henüz sayabileni görmedim zira…

Bu etkinlikte de herhangi bir icraat silsilesi yoktu zaten; çelişkilerle dolu algılardan başka…

Şu çok gülünç değil mi?

Gürsel Tekin’in de defalarca söylediğine şahit olduğum ifadeler olarak: “Üç yıllık CHP hizmetleri AK Parti döneminin son on yılıyla karşılaştırıldığında çok daha fazla hizmet yapılmıştır…”

CHP’li İBB Başkanı da çok büyük hizmetler yaptığından dem vurdu; Kılıçdaroğlu’nun, “İktidarımızda ne yapacağımızı merak edenler belediyelerimize baksın” sözünü de unutmadan ifade edeyim…

Biz ve seçmen neyin ne olduğunu görüyor; ama siz çelişkilerinize anlamlı bir cevap verebiliyor musunuz acaba Sayın Başkan?

Mesela engellendiğiniz mi yalan, yoksa icraatlarınız mı?

Üçüncü hal ise zaten mantık kuralı gereği imkânsız…

Algı dilinin ne denli gerçeklerden kopuk olduğunu da pankart ve afişlerden çok iyi görebiliyoruz…

İki milyon öğrencisi olan İstanbul’a üç tane yurt yapıp, toplamda bini bile bulmayan öğrenciye -üstelik de ücreti mukabilinde- verilen hizmeti sanki bütün ihtiyacı olan öğrencilere veriyor gibi yansıtmak algı değil de nedir…

Ya da on iki kreşte ve yine ücretle verilen diğer bir hizmet…

Vaat neydi: “Bütün mahallelerde ve ücretsiz…”  

Öğrencilere verdikleri karşılıklı “burs”u, yine aynı zeminde verilen “süt” desteklerinin nasıl olduğunu da iyi biliyoruz…

“Temel atmama töreni”ni, toprakla doldurulan metro istasyonlarını, test sürüşü Ak Parti döneminde yapıldığı halde hala hizmete alınamayan raylı sistemleri ve daha nicelerini utanmadan, “hizmet” diye millete pazarlamaya çalıştılar…

Yanarak ya da kazalar sebebiyle hurdaya ayrılan beş yüze yakın otobüsü ve hala yananları nereye koyalım peki…

Hangisini sayalım bilemedim, zira bu yazının hacmi yetmez bunlara…

Batı’nın Afrika’ya “hizmet” mantığını andıran CHP anlayışı bana Somalili bir diplomatın bir çalıştaydaki şu sözlerini hatırlattı; “Avrupalılar tıpkı bir yumurta verip yarım saat gıdaklayan tavuk gibiler; ama Türkiye sesiz sedasız kovalarca süt veriyor Afrika’ya…”

İşte mesele bu…

AK Parti verdiği sayısız ve devasa hizmeti ne kadar da tevazu ile anlatırken, birileri atmadığı temeli bile velvele atarak, yapraklara seslenerek duyuruyor…

Seçmen ise komedi ile ciddiyet arasındaki farkı mutlaka görüyor; şüpheniz olmasın…