Müslüman Kardeşler Cemaati’nin önde gelen isimlerinden İbrahim Münir, geçenlerde yaptığı açıklamada şiddeti reddettiklerini ve Mısır’da yeni bir iktidar mücadelesi başlatmayacaklarını söyledi.

Müslüman Kardeşler üyelerinin daha önce de zor zamanlar geçirdiklerini, ancak cemaatin kurulduğundan bu yana geçen 90 yıllık süredeki en zorlu dönemi şu an yaşadığını belirten İbrahim Münir, siyasi partiler arasındaki seçimler devlet tarafından organize edilse bile güç mücadelesini reddettiklerini ve sandığa gitmeyeceklerini ifade etti.

Londra’da yaşayan İbrahim Münir’in Reuters tarafından servis edilen açıklamaları medya organlarında “tarihi bir karar” olarak nitelendirildi ve “İhvan siyasetten çekiliyor” başlığıyla yayınlandı.

Müslüman Kardeşler Cemaati’nde uzun süredir bir takım iç çekişmelerin yaşandığı sır değil.

Nitekim cemaatin internet sitesinde yayınlanan bildiride İbrahim Münir’in Müslüman Kardeşler adına konuşma yetkisi olmadığı açıklandı.

Bildiride ayrıca 8 Ekim 2021’de Müslüman Kardeşler Şura Meclisi tarafından Genel Mürşid Yardımcısı görevinden alınan İbrahim Münir’in geçen Haziran ayından bu yana da cemaatle ilişkisi kalmadığı, dolayısıyla açıklamalarının kişisel görüşleri olduğu ve cemaatin görüşünü yansıtmadığı kaydedildi.

Cemaatin ve Mısır’ın hâlihazırda yaşadığı koşullarda iktidar mücadelesinin Müslüman Kardeşler’in gündeminde olmadığı ve kurullarında tartışılmadığı, cemaatin önceliğinin hapisteki liderlerini ve üyelerini kurtarmak olduğu dile getirildi.

Müslüman Kardeşler Cemaati’nin Mısır’da çok büyük baskı altında olduğu doğru.

Bir başka gerçek ise cemaat içinde yaşanan mücadele ve 85 yaşındaki İbrahim Münir gibi ak saçlılarla gençler arasındaki görüş farklılıkları.

Buna rağmen İslam dünyasının en köklü cemaatlerinden biri olan Müslüman Kardeşler’in siyaseti bırakması pek mümkün değil.

Cemaatin yapısına ve hedeflerine de aykırı.

Ayrıca Müslüman Kardeşler iktidar mücadelesine girmeyeceğine dair ne kadar açıklama yaparsa yapsın, söz konusu açıklamalar cemaati hedef alan diktatör rejimler tarafından ciddiye alınmayacaktır.

Nitekim İbrahim Münir’in söyledikleri üzerine yapılan yorumlar ve yazılan makaleler bunu açıkça gösterdi.

Rahmetli Muhammed Mursi’nin darbeyle devrilmesini alkışlayan yazarlar, cemaatin siyaseti bıraktığı yönündeki haberlere şüpheyle yaklaştılar ve hatta açıklamalarla alay ettiler.

Müslüman Kardeşler’in sitesinde yayınlanan bildiriyle cemaatin -İbrahim Münir’in öne sürdüğü gibi- siyaseti bırakma kararı almadığı anlaşıldı.

Bir an için böyle bir kararın gerçekten alınmış olduğunu varsayalım.

Müslüman Kardeşler’i terör örgütü görenler cemaatin, liderlerinin ve üyelerinin yakasını bırakırlar mı?

Hayır.

Demokrasiye ve halk iradesinin tecellisine karşı olduklarını açıkça ifade edemeyecekleri için diktatörlüklerine bahane olacak bir “düşmana” ihtiyaçları var.

Değilse cemaatin kurulduğu günden bu yana şiddetle uzaktan ya da yakından ilişkisi olmadığını onlar da çok iyi biliyorlar.

Buna rağmen Müslüman Kardeşler’in terör örgütü olduğunu ve şiddete başvurduğu yalanını gündemde tutmaya devam ediyorlar.

Liderleri ve üyeleri “tövbe edip” tamamen onların yoluna uymadıkça Müslüman Kardeşler’den asla razı olmayacaklar.