Dört yıldır bir isim üzerinde anlaşamayan Millet İttifak’ında işler yolunda gitmiyor. Kılıçdaroğlu, aday olmak için ortaklarını ikna edemiyor. O da umudunu ABD’den alacağı desteğe bağlamış durumda.

Akşener’in Ekrem ve Mansur dayatmasını aşamayan Kılıçdaroğlu, aradığı desteği ABD’den almaya gidiyor.

Kılıçdaroğlu’nun, “İktidarla değil muhalefetle görüşeceğim. İktidarla görüşseydim onay almaya gitti derlerdi.” sözleri onun “adaylık onayı” almaya gittiği gerçeğini değiştirmez.

“Biat etmeye” gittiği gerçeğinin üzerini örtmeye de yetmez!

Başkan Biden’ın “Erdoğan’ı devirmek için” açık çek verdiği muhalefetimiz dört yılın sonunda nihayet “ön onay” için bir aday adayını ABD’ye göndermeyi başaracak.

2 Ekim’de ittifakın ikinci tur görüşmelerinin ilki Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde yapılacak. Kılıçdaroğlu, bu toplantıda kendisine destek veren güçleri masaya koyarak ittifak ortaklarının da “onayını” almak isteyecek.

Tabi bu “onay” için hangi partiye kaç milletvekili ve kaç bakan verileceği pazarlıkları ileri bir tarihe bırakılacak.

9/13 Ekim arası ABD’ye uçacak olan Kılıçdaroğlu “dostlarına” eli boş gitmek istemiyor. Adaylığını “onaylayacak olan” ABD’ye Millet İttifakı’nın somut bir kararıyla gitmesi gerekiyor.

Adaylık için “ön onay” almaya gittiği patronları huzurunda göstereceği performansla onları “en sadık aday” olacağı konusunda ikna etmesi gerekiyor…

TÜRKİYE DÜŞMANI SANDERS VE LOBİLERLE BULUŞACAK

Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’de gerilimi tırmandırdığını… Karabağ’da Ermenilere saldırdığını…

Suriye’de ABD’nin yoldaşı PKK/YPG’li teröristleri öldürdüğünü… Libya’dan çekilmediğini…

Gazetecilerin tutuklandığını, siyasetçilerin susturulduğunu söyleyecek…

Toplantılarına katılacak Türkiye düşmanı Yunan, Ermeni, Siyonist lobi temsilcilerine FETÖ ve PKK/YPG temsilcilerinin de eşlik edeceğine şüphemiz yok.

Bakalım Kılıçdaroğlu bu toplantılarda Yunan lobisine Ege ve Doğu Akdeniz’i verecek mi? Karabağ’ı Ermenilere bırakacak mı?

Darbeci FETÖ’cüleri hapisten çıkarıp devletin içine yeniden sokacak mı? PKK/YPG’li destekçilerini korumak için operasyonları durdurma sözü verecek mi?

Kılıçdaroğlu’nun ziyaretinin bana en ilginç gelen tarafı Demokrat Parti Senatörü Barnie Sanders ile görüşecek olması…

Polonya kökenli bir Komünist Yahudi olan Sanders iki kez başkan adayı olmak için yarıştığı rakiplerine yenilmesiyle, girdiği tüm seçimleri kaybeden Kılıçdaroğlu’na benziyor.

Sanders, 2017 yılında bir grup senatörün Başkan Trump’a gönderdiği mektuba imza atarak Türkiye gündemine geldi. O mektupta Trump’ın Erdoğan’dan “insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesini istemesi” talep edilmişti.

2018’de de Trump’ın, Avrupalı demokrat müttefiklerini küstürerek, “Putin, Macaristan Başbakanı Orban, Erdoğan, Filipinler’deki Duterte ve Kuzey Kore’deki Kim Jong-Un gibi otoriter liderlere yaklaştığı…” hezeyanıyla Cumhurbaşkanımızı, Kim Jong-un ile aynı kategoriye koymuştu.

81 yaşındaki Komünist Yahudi Barnie ile 74 yaşındaki Kılıçdaroğlu’nun ne konuşacağının kimsenin umurunda olduğunu zannetmiyorum.

Ben sadece Kılıçdaroğlu’nun dünyadaki denginin kim olduğunu ve kimlerle oturup kalktığını öğrenmeniz için yazdım!..