Herkesin merak ettiği “Eve haciz gelir mi?” sorusu en çok konuşulan konulardan bir tanesidir. Bir dönemler haberlerde de gündem olan hatta “Eve haciz kalktı” başlığı atılan haberlerden dolayı bu duruma bir açıklık getirmenin de bu sebeple faydalı olacağını düşündüm. Öncelikle siz değerli okuyucularımıza haczin ne olduğu ile ilgili bilgiler verdikten sonra, hangi malların haczedilebilir hangilerinin haczedilemeyen mallar olduğu konusunda bilgiler vermeye çalışacağız.

Haciz, kelime anlamıyla; “bir alacaklının başvurusu üzerine, alacağın ödenmesi için borçlunun parasına, aylığına ya da malına icra dairesince el konulması” şeklinde tanımlanmıştır. Haciz İcra İflas Kanunu’nun 78. Ve devamı maddelerinde düzenlenmiş ve şu şekilde tanımlanmıştır; “kesinleşmiş bir icra takibinin konusu olan belli bir para alacağının ödenmesini sağlamak amacıyla, alacaklı lehine, borçluya ait mal ve haklara el konulmasına haciz denir. Borçlunun el koyulan mallarındaki haciz miktarının alacağı karşılayacak miktarda olması yeterlidir.

İcra İflas Kanunu’nun 78. maddesinde belirtildiği üzere, haciz isteme süresi bir yıldır. Alacaklı bir yıl içinde haciz talebinde bulunmazsa haciz isteme hakkı düşer ancak icra takibi devam eder.

Taşınır malların haczi

Taşınır malları bulundukları yerde haczedilir ve değerleri ile birlikte haciz tutanağına yazılacağını İcra İflas Kanunu 102. Maddesinde düzenlenmiştir. Borçlunun elinde haczedilen para, senet, çek, altın vb. kıymetli eşyalar icra dairesi tarafından muhafaza altına alınır. Peki borçlunun, kendisine ait olduğunu iddia ettiği malının, bir başka kişi de (üçüncü kişi) olması halinde ne olacaktır? Bu durumda malı elinde bulunduran ve malın kendisinin olduğunu iddia eden bir başka kişi istihkak davası açarak malın kendisine ait olduğunu ispat etmesi gerekir.

Peki ya borçlunun hacizli taşınır malları üzerindeki satış vb. (izinsiz tasarrufları) konusunda durum ne olacaktır? Hacizli bir mal borçlu tarafından bir başka kişiye satılabilir ve devredilebilir ancak haciz koyduran alacaklının haklarına zarar verdiği takdirde bu devir işlemleri alacaklıya karşı geçersiz olacaktır.

            Taşınmaz malların haczi

Taşınmazların haczi de taşınmazın bulunduğu yerde (mahallinde) yapılır. Fakat taşınmazların haczi, icra dairesi tarafından tapu müdürlüğüne haciz yazısı gönderilmesi suretiyle doğrudan da yapılabilir. Taşınmaz malların haczi ile, borçlunun o taşınmaz üzerindeki satış, devir vb. gibi yetkileri (tasarruf yetkisi) kısıtlanmış olur.

Taşınır mallardan farklı olarak taşınmaz malların haczinde borçlu, hacizli taşınmaz üzerinde icra müdürünün izni olmadan o taşınmazı devredebilir, bağışlayabilir ve ipotek ettirebilir. Ancak bu hacizli taşınmaz üzerinde hacizden sonraki yeni hak sahipleri haciz alacaklısının hacizli taşınmazın bedeli üzerindeki hakkından sonra gelirler. Yani burada açıklamaya çalıştığımız husus kısaca; hacizli bir taşınmazınızı sattığınız ya da devrettiğiniz durumda, evin yeni sahibi (malik), hacizde alacaklı olan tarafın alacağından sonra tam olarak o mülkün sahibi olacaklardır.

            Eve haciz kalktı?

Peki hangi mallar haczedilebilir hangi mallar haczedilemez? Bu husus İcra İflas Kanunu’nun 82 ve 83. maddelerinde düzenlenmiştir. Kural olarak, borçlunun malvarlığını oluşturan mallar, alacak için haczedilebilirse de, borçlunun yaşamını devam ettirebilmesi için, ekonomik varlığını sürdürebilmesi için borçlunun birtakım mallarının haczedilemeyeceği bu maddelerde düzenlenmiştir. Yani örnek vermek gerekirse; Koltuk takımınız, buzdolabınız, çamaşır makineniz veya bulaşık makineniz haciz edilemez. Fakat aynı üründen iki tane olması halinde birisi haciz edilebilir. Bunları sıralamak gerekirse;

Maddi hukuka göre başkasına devri yasak olan mal ve haklar haczedilemez.

Manevi tazminat alacakları haczedilemez. Anne babanın çocuğun malları üzerindeki kullanma hakkı başkasına devredilemeyeceği için haczedilemez. Aile Yurtları ve eklentileri haczedilemez. Ölünceye kadar bakım alacaklısı bu hakkını başkasına devredemeyeceğinden haciz de edilemez.

Tamamı haczedilemeyen mallar

Devlete karşı icra takibi yapılabilir ancak devlet malları haczedilemez. Bunun nedeni, devletin borçlarını kendi rızası ile ödeyeceği düşüncesinden kaynaklanır. Ancak kamu iktisadi teşebbüsünün malları haczedilebilir. Köyün orta malları, devlet malı gibi korunduğundan haczedilemez. Belediyenin gelirleri haczedilemez. Ekonomik faaliyeti, bedeni çalışmasına dayanan borçlunun mesleğini sürdürebilmesi için gerekli her türlü eşya haczedilemez. Borçlu ve aynı evde yaşayan aile bireyleri için lüzumlu olan eşyalar haczedilemez.

Borçlu çiftçi ise, geçimi için zorunlu olan arazi, çift hayvanları, tarım aletleri haczedilemez. Borçlunun sanat ve mesleki için gerekli olan aletleri, kitapları haczedilemez. Borçlunun bir süt veren hayvanı, bunların üç aylık yemi haczedilemez. Borçlunun ve ailesinin iki aylık yiyecek ve yakacağı ayrıca gelecek mahsul için gerekli olan tohumluğu haczedilemez. Borçlu sebze meyve yetiştiricisi ise kendisi ve ailesinin geçimi için gerekli olan bağı bahçesi haczedilemez.

Borçlunun haczolunmamak üzere tesis edilmiş olan ömür boyu gelirleri haczedilemez. Memleketin ordu ve zabıta hizmetlerinden malul olanlara bağlanan emekli maaşları haczedilemez. Bir yardımlaşma sandığı veya derneği tarafından hastalık, ölüm gibi hallerde bağlanan maaşlar haczedilemez. Vücut ve sıhhat üzerine oluşan zararlar için tazminat olarak verilmesi gereken paralar haczedilemez. Borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Öğrenci bursları haczedilemez. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun taşınır ve taşınmazları, her türlü hak ve alacakları haczedilemez.

Son olarak da şuna değinmekte yarar var ki, maaş ve ücretlerin bir kısmı haczedilemez. Borçlunun ücretinden, borçlunun ver ailesinin geçimleri için gerekli olan miktar borçluya bırakılır. Ancak geriye kalan kısım yani bir bölü dördü haczedilebilir. İşçilerin aylık ücretlerinin de dörtte birinden fazlası haczedilemez.