Bildiğiniz üzere TİP Milletvekili Barış Atay, Kadıköy’de bir grubun saldırısına uğramıştı.

Öncelikle belirtelim ki bireysel şiddete, adalet mekanizmacının kesmesi gereken cezayı bireylerin kesmeye kalkmasına kesinlikle karşıyız.

Kişiler suç işleyebilir, suçlu olabilir ve suçlarının karşılığında hak ettiği cezaya da çarptırılmalıdır. Suçluya hak ettiği ceza hukuk sistemi içinde verilmezse cezayı bu defa bireyler vermeye kalkar ve bu da toplumsal kargaşayasebep olur; daha büyük sorunlar çıkmasına, daha büyük suçlar işlenmesine yol açar.

Bu sebeple hem suçun önüne geçmek hem de mağdur olanların mağduriyetini giderip yeni mağduriyetler yaşanmasının önüne geçmek için suçlulara hak ettiği cezalar verilmeli ve maşeri vicdanın rahatlaması sağlanmalıdır.

İşte bu sağlanmadığında birileri devlet adına ya da kendi adaleti adına birilerine ceza kesmeye kalkar. Maalesef ki bu da istenen bir şey ve doğru bir yöntem değildir.

Barış Atay’a saldırılma sebebi, anladığımız kadarıyla teröre destek vermesi ve teröristlerin sözcülüğüne soyunmuş olması… Bunu da saldıranların saldırı esnasında onun için “terörist, vatan haini” ifadelerini kullanmış olmasından anlıyoruz.

Barış Atay, HDP’den vekil seçilerek Meclis’e girmiş, daha sonra ise TİP’e (Türkiye İşçi Partisi) geçmiş. Fırsatını bulduğu her zaman teröre ve teröriste destek veren açıklamalar yapmış, devleti ve yöneticilerini hedefe koymuş, akıl almaz hakaret ve iftiralarda bulunmuştur. En son yaşanan olaydan önce de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik ithamları vardır.

Şimdi sorulması gereken soru şudur:

Milletvekilleri teröre ve teröriste destek vermekte özgür müdür, teröre ve teröriste destek verip devlete karşı ihanet içindeyken de dokunulmaz mıdır?

Bugüne kadar Meclis’e girip de teröre destek veren, terörist cenazelerine katılan, teröristlere kendi aracıyla silah taşıyan, terörist diliyle devletine kin ve nefret kusan çok vekiller oldu ve hâlâ Meclis’te de bunlardan sayıları azımsanamayacak kadar vardır.

Bu durum, içimizde büyük bir yaradır. Kendisi bizzat terörist olan ya da teröre aleni destek veren vekillerin Meclis’in ayrıcalıklarından faydalanmasına, milletin meclisinde yer almasına bir saniye bile fırsat verilmemelidir.

İhanetin Meclis’te yuvalanmasına izin verilmemeli; terör örgütü üyesi, destekçisi, sempatizanıolanların Meclis’e girmelerinin kati surette önüne geçecek düzenlemeler yapmalıdır.

Bir şekilde Meclis’e girmiş olanların ise ilk vukuatlarında tez zamanda vekillikleri düşürülmeli, acilen yargılanıp hapse atılıpMeclis’ten ayıklamalıdır.

Bunlar yapılmadığı takdirde ne ihanet bitecek ne Meclis’ten terör destekçisi vekil eksik olacak ne de bu millet tam manasıyla huzura erecektir.

Burası milletin meclisidir; millete ve devlete ihanet edenlerin burada yeri yoktur!..