Kovid 19 salgınında yeni bir süreç içerisindeyiz. Bu süreçte daha az bir araya geliyor, sokağa çıkmıyor, evlerde vakit geçiriyoruz. Bir an önce sağlıklı günlerin gelmesini bekliyoruz. Bu yeni süreç en fazla kültür sanat alanındaki organizasyonları etkiliyor. Sinemaya, tiyatroya ve konsere gidemiyoruz. Peki bu halin bizi depresyona sokmasını mı bekleyeceğiz? Ne yapabiliriz? Bu konuyu tam aştık derken tekrar önümüze geldi.

Kaçınılmaz biçimde evlerimizi nasıl güzelleştiririz düşüncesini büyütüyoruz. Belki de ailemizin içerisindeki eksiklikler, bölünmüşlük ve manevi eksikliklere panzehir olması gereken bir ruh hali ihtiyacı vardı ve pandemi süreci de buna vesile olmuştur diye düşünüyorum. Ya da buna vesile olmalı!

Siyer Vakfı bu yıl Uluslararası Alemlere Rahmet Kısa Film Yarışmasının 6.’sını organize ediyor. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile düzenlenen yarışmanın bu yılki teması ‘Aile’ olarak belirlenmiş ve geçen sene duyurulmuştu. 5. Uluslararası Alemlere Rahmet Kısa Film Yarışmasının gala programında Muhammed Emin Yıldırım hoca ‘Aile’ temasını açıklarken nasıl tahmin edebilirdik bugünlerde ailemizle daha fazla vakit geçireceğimizi…

Uluslararası Alemlere Rahmet Kısa Film Yarışması her yıl özenle devam ettiriliyor. Devam ettirilmesi en zor zamanlar bu zamanlar gibi görüldü fakat bu sefer de yarışma yoluna çevrimiçi olarak devam etme kararı aldı. Proje Koordinatörü Cemil Nazlı özellikle organizasyonun tamamlanabilmesi için elinden gelen gayreti gösterdi.

Yarışmada Ulusal ve Uluslararası olmak üzere 2 ayrı bölüm 4 ayrı kategoride toplam 7 en iyi esere ödül verilecek. 5-6 Aralık tarihlerinde Esenler Belediyesi Şehir Ekranında seçkideki filmleri izledik. Kaçıranlar ise 7-8 Aralıkta yarışmanın web sitesinden ulusal bölüm kurmaca, belgesel, animasyon, uluslararası kurmaca bölüm ve jüri özel seçkisini takip edebilirler.

Bizim hayır bildiklerimizde şer, şer bildiklerimizde hayır olabilir. Yalnızca birkaç salonda belli sayıda insana ulaşabilen filmler dünyanın her yerindeki sinemaseverlere ulaşmış oluyor. Kısa filmciler de en fazla seyirciye ulaşma arzusunda oluyor. Dolayısıyla bu meseleye ‘şimdilik’ böyle bakmak gerekiyor. Çünkü ne olursa olsun sinemanın yeri sinema salonları ve beyaz perdedir! Fakat bu süreçteki çevrimiçi tecrübelerin alternatif olarak önümüzdeki yıllarda da kullanılmasını arzu ederim. Türkiye’nin ya da dünyanın bir başka köşesinden İstanbul’a gelip bu filmleri izleyemeyenlerin filmlere ulaşması çok kıymetli. O yüzden çevrimiçi geleneği mutlaka devam etmeli diye düşünüyorum.

Bu yılın en özel sürprizlerinden biri de benim için Ahmet Uluçay adına ailesine onur ödülü veriliyor oluşu oldu. Ahmet Uluçay Türkiye Sineması açısından yarım kalmış bir roman gibi görüyorum. Sanat değeri yüksek birçok uzun metrajdan aldığımız tadın belki daha fazlasını onun filmlerinden alacaktık. Onunla yani hepimizin Ahmet abisiyle bir şeylerimiz eksik kaldı. Rahmet olsun sinemanın bilge yönetmenine.

Uluslararası Alemlere Rahmet Kısa Film Yarışması’nın Gala ve Ödül Gecesi 9 Aralık 2020 Çarşamba gecesi 22:00’de TVNET’te yayınlanacak.