Dünya genelinde etkisini gösteren korona virüsle mücadele kapsamında bir takım tedbirler hayata geçirilmiş bulunmaktadır. Çalışma hayatının devamlılığı sağlamak adına iyileştirmeler, işletmelerin nefes alması sağlamaktadır.  Salgından en az kayıpla çıkmak için, istihdamdaki kayıpları önlemek amacıyla, ödenekten yararlanabilme koşullarında ilave kolaylıklar da sağlanmış sağlanmaya devam etmektedir.

Bu kapsamda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından mart ayında açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı ile işçi ve işverenler başta olmak üzere toplumun geniş kesimine ulaşıldı.  Yardım, ödeme ve destekleri içeren pakette, “Kısa Çalışma Ödeneği” ve “Nakdi Ücret Desteği” uygulamaları etkin şekilde kullanıldı.

Bu hafta ki yazımızın konusu Kısa Çalışma Ödeneği…

COVID-19 salgınının ortaya çıkardığı zorlayıcı sebep nedeniyle iş yerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın iş yerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az 4 hafta süreyle durdurulması üzerine “Kısa Çalışma Ödeneği” ile sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlandı. Ülke genelinde 3,5 milyonu aşkın çalışan kısa çalışma ödeneğinden faydalanmış bulunmaktadır. Kısa çalışma süresi, 17 Ocak 2021’e kadar uzamış olup, 30 Haziran 2021’e kadar uzatma yetkisi de Cumhurbaşkanına verilmiştir.

Bu süreçte mümkün olduğunca fazla sayıda çalışanın Kısa Çalışma Ödeneğinden yararlanması için önemli bir değişiklik yapılarak 600 gün olan “prim ödeme gün sayısı” 450’ye, 120 gün olan “hizmet akdine tabi olma süresi” de 60 güne indirildi. Bununla birlikte, istenen belge sayısı azaltıldı, prosedürler basitleştirildi, ödemeleri hızlandırmak adına da uygunluk tespit işlemi, ödemeden sonraya bırakıldı.

Günlük kısa çalışma ödeneği, sigortalının son 12 aylık prime esas kazancı dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde 60’ına karşılık geliyor. Bu şekilde hesaplanan kısa çalışma ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde 150’sini geçemiyor.

Kısa Çalışma Kapsamında; işçilere kısa çalışma ödeneği ödenmesi ve Genel Sağlık Sigortası primleri ödenmesi hizmetleri sağlanmaktadır.  Söz konusu dönemde kısa ve uzun vadeli sigorta primleri aktarılmaz.

Başvuruları, işçiler adına işverenler tarafından yapılır. İşçiler kısa çalışma talebinde bulunamaz. Uygulamadan yararlanılabilmesi için işyerinde kısa çalışma uygulanan dönemde işveren tarafından işçi çıkarılmaması gerekmektedir. Ayrıca çalışanın emekli olması halinde kısa çalışma ödeneğine hak kazanamayacaktır.

Kısa çalışma yapan bir işyerinde çalışan işçinin yıllık izini hak edip edemeyeceği çokça sorulan sorular arasında yer almaktadır. 4857 sayılı iş kanunu uyarınca yıllık izin hesabında çalışılmış sayılan süreler olarak kısa çalışma süreleri dâhil edilmiştir. Kısa çalışma yıllık izine hak kazandırır.

Kısa çalışma ödeneğinin bağlanması halinde yıllık ücretli izin kullanımı söz konusu olamaz. Çünkü kısa çalışma süresi ile hiçbir ücretli izin süresi iç içe geçemez.

Kısa çalışma ödeneği alanların işe girmesi, yaşlılık aylığı almaya başlaması, herhangi bir sebeple silâh altına alınması, herhangi bir kanundan doğan çalışma ödevi nedeniyle işinden ayrılması hallerinde veya geçici iş göremezlik ödeneğinin başlaması durumunda geçici iş göremezlik ödeneğine konu olan sağlık raporunun başladığı tarih itibariyle kısa çalışma ödeneği kesilir.

Son söz: Dünya genelinde etkin hale gelen Kovid-19 virüsünden bir an önce kurtularak, hayatımızın bir an önce normale dönmesi için birey olarak tedbirlere riayet etmemiz gereklidir.