15 Temmuz Derneği her yıl farklı etkinliklerle hafızamızı diri tutmaya çalışıyor. Bu yıl faaliyetlere “On5 Sıfır7- Darbe, Direniş, Özgürlük Filmleri Haftası” eklendi. Dünyanın farklı ülkelerinden seçilen 17 film hafıza tazelemek için adeta “tarih dersi” niteliği taşıyor.

Bundan 5 yıl önce bir temmuz akşamı aklını kiraya vermiş mankurtların eliyle bir darbe teşebbüsü yaşadık. Bu teşebbüs daha öncekilerine benzemiyordu çünkü aklını matruşkalar gibi kat kat devretmiş bir güruhla karşı karşıya kaldık. En büyük matruşkanın ipi ise okyanus ötesinde cambazların elindeydi. Onlar uzun yıllardır kukla oynatmakta mahir idiler. Sadece Türkiye’ye değil bütün İslam âlemine ayar çekeceklerdi. Ama olmadı, ümmete bayraktarlık yapmış bu necip millet zillete fırsat vermedi.

Türk milleti son 50 yıl içinde her 10 yılda bir darbelere maruz kaldı. Bu darbeler yüzünden çok canlar yandı, büyük sıkıntılar yaşandı. Her darbe devleti ve milleti 30 yıl geriye götürdü. Ancak darbelerin getirdiği acılar unutuldu. Milletimizin sözlü tarih geleneği güçlü ancak kayıt düşme, not etme ve sanata dönüştürme tarafı zayıftır. Halbuki darbelerle en kalıcı hesaplaşma sanat yoluyla olandır. Son 50 yıldır darbeler nedeniyle yaşadıklarımız sıkıntıların sanata yansıması yok denecek kadar azdır.

Oysa sanat toplumların hafızasıdır. Bir sosyal mesele sanatın gündemine girmezse ne kadar önemli olursa olsun 3 kuşak sonra efsane olur. Kahramanlar silikleşir, yer değiştirir. İyiler kötü, kötüler iyi olur. Çünkü “Hafıza-ı beşer nisyan ile maluldür”. O yüzden önemli olaylar ve kahramanlar romanların, hikâyelerin, resimlerin, tiyatroların, filmlerin konusu olursa binlerce yıl sağlam kalır, gelecek nesillere ibret vesikaları rehberlik ederler.

15 Temmuz 2016 da yaşadığımız travmanın adını en iyi sanatçılar ve sanat eserleri koyacaktır. Sanatın edebi, sosyo-psiklojik tahlilleri bize yol gösterecektir. Meseleleri çözümlemede önümüzü aydınlatacaktır.  Darbeler, zalimler ve savaşlar nedeniyle acı yaşamış toplumların hikâyelerini anlatan sanat eserleri de tarihten ders almak için kıymet arz eder. Bu açıdan günümüzde toplumları en çok etkileyen sinema en doğru sanat dallarından biridir.

15 Temmuz Derneği her yıl farklı etkinliklerle hafızamızı diri tutmaya çalışıyor. Bu yıl faaliyetlere “On5 Sıfır7- Darbe, Direniş, Özgürlük Filmleri Haftası” eklendi. Dünyanın farklı ülkelerinden seçilen 17 film hafıza tazelemek için adeta “tarih dersi” niteliği taşıyor. Filmlerin bir kısmını izleme imkânı buldum. Bu filmlerin çoğu Hollywood ve Batı’dan uzak yapımlar; Malezya, Pakistan, Gürcistan, Cezayir, Mısır, Şili, Nijerya, İran, Azerbaycan gibi ülkelerin kendi yönetmenleri tarafından çekilen filmlerden oluşuyor.

Darbe, Direniş, Özgürlük Film Haftası’nın Genel Sanat Yönetmeni tecrübeli sinema eleştirmeni ve yazar İhsan Kabil. İhsan Kabil çok sayıda festivale imza atmış bir isim. Bu etkinlikte de çok nitelikli filmlerden bir seçki yapmış. Etkinliğin sanat çalışmaları ve koordinasyonu Mustafa Arslan tarafından gerçekleştirilirken yapımını Yedirenk İletişim üstlenmiş.  Haftanın finali 17 Temmuz Cumartesi saat 16. 00 da Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’nde “Sinemada Darbe ve Direniş Teması” adlı panelle taçlandırılacak.

Filmleri izlediğinizde bir kez daha görüyoruz ki darbelere direnmenin en iyi yollarından biri sanata sahip çıkmaktan geçer.