Sosyal medyadaki paylaşımlar açısından baktığımızda toplum olarak geldiğimiz nokta hiç de sağlıklı değil. Bundan 10 yıl önce evimizin içini namahremden koruduğumuzda mahremiyetimiz ihlal edilmezdi. Maalesef günümüzde evimizin içi herkesin telefonunda, sadece evimizin içi de değil eşimizle yakın anlarımız, yediğimiz, içtiğimiz, ev hali görüntülerimiz, her şeyimiz. Eskiden gündüz tül perdeyi akşam olunca da güneşliği kapatır evimizin dışarıdan görünmemesi için iğne ucu kadar açık alan kalmamasına özen gösterirdik, çaba harcardık.

Bugün bir başka yakıcı sorun, çocukların video ve fotoğraflarının ebeveynleri tarafından popülerlik uğruna sosyal medyada hunharca paylaşılması. Çocuk fenomenler, YouTuber’ların sayısı giderek artıyor. Burada çok önemli bir sorun var.

Henüz eğitim, gelişme ve sosyalleşme çağında olan çocukların kısa sürede ilgi odağı ve fenomen olmaları onların emek, çaba ve gayretin sonunda başarı elde edileceğini göz ardı etmelerine yol açıyor. Ayrıca bu çocuklar devamlı bir haz ve şöhret yorgunu olacakları için ileride gözden düştüklerinde ciddi travma ve duygusal problemler yaşayacak.

Kısa süreli keyifler için ebeveynler maalesef çocuklarının geleceğini mahvediyor, farkında olarak veya olmadan. Bu tür çocuklar ileride anne ve babalarına dava açacaklar, “Benim geleceğimi yok ettiniz” diye. Unutmayın çabasız başarı, köksüz ağaç gibidir. Meyve vermez.

Sosyal medya ebeveynliğini incelediğimiz çalışmamızda ilk olarak “Çocuğunuzun sosyal medya ortamında bir video kanalının olmasını destekler misiniz?” diye sorduk. Katılımcıların %10’u evet, %70’i hayır, %20’si kararsızım şıkkını işaretledi. Bizce yüksek bir oran evet diyenlerin oranı.

İkinci soruda “Çocuğunuzun sosyal medya aracılığı ile fenomen olmasını ister misiniz?” diye sorduk ebeveynlere. Bu soruda katılımcıların %6’sı evet, %84’ü hayır, %10’u kararsızım şıkkını işaretledi. Bu da yüksek bir oran. Yani 20 ebeveynden birisi çocuğunu meşhur etmenin peşinde. Son olarak “Çocuğunuzun sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla özgüveninin geliştiğini düşünüyor musunuz?” diye sorduk. Katılımcıların %9’u evet, %71’i hayır, %20’si kararsızım şıkkını işaretledi.

Dostlar unutmayın lütfen! Sizler sadece yakınlarınızın bulunduğu platformlarda paylaşsanız bile sosyal medyaya düşen bir görüntü veya ses tüm dünyaya kısa sürede yayılabilmektedir. Sosyal medyada sır veya gizlilik yoktur. Bu nedenle istismarlara ve kötü niyetli insanların emellerine alet olmamak adına paylaşım ve beğenilerde son derece titiz davranılmalıdır.

Selametle…