İstanbul Ticaret Odası 20. Dönem 3. Meclis Çalışma Toplantısı Kıbrıs-Girne’de yapıldı. Virüs salgını nedeniyle uzun zamandır bir araya gelemeyen meclis üyelerinin birbirleriyle olan muhabbetlerinin daha yoğun olduğunu gördüm. Toplantıda güncel ekonomik meselelerin yanı sıra Oda’nın yapması gerekenlere dair fikirler serdedildi.

Gün boyu süren toplantının ikinci bölümünün başlangıcında Kıbrıs Vakıf İdaresi Müdürü Prof. Dr. İbrahim Bener, Kıbrıs vakıfları konusunda bilgi verdi. Konuşmasına başlarken kendisinin tarihçi olmadığını bir tıp adamı olduğunu belirtti. Mütevazı kişiliği ve samimi konuşmasıyla dikkat çeken İbrahim Bey’in özgeçmişine baktım. Çok ilginç ve başarılı bir hikâyesi var. 1962 yılında Lefkoşe’de doğan İbrahim Bey üniversite eğitimini Amerika’da kimya ve tıp alanında yapmış. Çeşitli üniversitelerde ilaç konusunda dersler vermiş. 1993 yılında Kıbrıs Vakıf İdaresinin müdürü olarak göreve başlamış. Göreve başladığında vakıfların kasasının neredeyse boş olduğunu şu anda idarenin para sorunun olmadığını anlattı. Sunumundan sonra da sohbet imkânı oldu. Derdi ve davası olan bir insan. Kıbrıs’ın gelecek nesilleri için çok endişeli olduğunu belirtti. Eğitim için vakıf arazilerinden Maarif Vakfına tahsis yaptıklarını ancak 4 yıldır hiçbir faaliyet yapılmadığını üzüntüyle ifade etti.

İbrahim Bey Kıbrıs’ın yüzde 30’nun vakıf malı olduğunu, açılması gündemde olan kapalı Maraş bölgesinin ise tamamen vakıf arazisi olduğunu söyledi. Ve ekledi; “Kıbrıs’ta 2200 vakıf kuruldu. Bunların yarısını nenelerimiz kurdu.” 1571 yılında Lala Mustafa Paşa tarafından fethedilen Kıbrıs’ın 1878 haritalarında yani İngilizlere kiralanırken her yerde camiler, vakıf çiftlikleri ve mezarlıklar var. İngilizler dokunmayacaklarını defalarca beyan etmelerine rağmen vakıf mallarının talan edilmesine ses çıkarmamış hatta organize etmişler. Vakıf arazisi Maraş’ın üzerine yavuz hırsızlar gibi binalar dikenler, bunların kendi malları olduğunu iddia ederek şimdi geri verilmesini talep ediyorlar. İbrahim Bey ilginç bir bilgi daha verdi; “Takriben 1990’lı yıllarda Mağusa Kaza Tapu Dairesine ait İngiliz Tapu kütükleri Maraş’ta bir otelin deposunda bulundu. Bu İngiliz tapu kütükleri incelendiğinde Maraş’ın Abdullah Paşa, Lala Mustafa Paşa ve Bilal Ağa Vakfına ait olduğu belirlendi. Mağusa Kaza Mahkemesi Maraş’ın tamamen Evkaf’a ait olduğu kararını verdi. Bu karar daha sonra Yüksek Mahkememizin tarafından onaylandı.”

Evkafın “İyilik Gönüllüleri” adlı çok güzel bir projesi var ve çağrısı çok anlamlı “İyilik Medeniyetine ve Üretime Geri Dönmeliyiz”.

İstanbul Ticaret Odasının düzenlediği akşam yemeğine Kıbrıs Cumhurbaşkanı Ersin Tatar katılarak heyecanlı bir konuşma yaptı. Artık Kıbrıs’ta 2 devletin varlığını bütün dünyanın kabul etmesi gerektiğinin altını çizdi. Anavatan Türkiye ile beraber hareket etmekten büyük mutluluk duyduklarını belirtti. Türkiye’nin çok önemli projelerle Kuzey Kıbrıs’ı desteklediğini, kurak adaya gelen suyun nasıl can suyu olduğunu ve bu iyiliklerin asla unutulmayacağını vurguladı.

Toplantıya katılan Kıbrıs Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz’le ve Kıbrıs MÜSİAD Başkanı Ramazan Gündoğdu ile de sohbet etme imkânı buldum. Ortak işler yaparak ticareti artırmanın gerektiğini ifade ettiler.