Başkent Rabat'ta düzenlenen "Fas Nereye?" başlıklı siyasi sempozyumda, ülkenin İsrail'le normalleşmenin boyutları konuşuldu.
Hamîş, sempozyumdaki konuşmasında "İsrail ile normalleşme girişimleri, Fas'ın yeniden sömürgeleştirilmesidir ve bu farklı bir şekilde gerçekleşmektedir." ifadesini kullandı.
Faslı Yahudileri İsrail devletinin yanı sıra İsrail İşçi Partisi ve Likud Partisi'nin politikalarını reddetmeye davet eden Hamîş, İsrail'in Filistin topraklarını gasbeden siyonist bir oluşum olması dolayısıyla Fas'taki Yahudilerin karşı çıkması çağrısı yaptı.
"Maalesef Fas İsrail'in kollarına düştü"
Demokratik Sol Federasyon Partisi yöneticilerinden Muhammed es-Sasi de konuşmasında, "Maalesef Fas İsrail'in kollarına düştü, olup bitenler karşısında sessizce acı çekiyoruz." ifadesini kullandı.
Fas'ın İsrail ile ilişkilerinin normalleşmesini "aptalca bir girişim" olarak nitelendiren Sasi, bunu yapmak için en kötü zamanlamanın seçildiğini belirtti.
Sasi, "Faslılar sokağa çıkmasalar da İsrail ile normalleşmeye karşılar. Bu sefer dışarı çıkarlarsa evlerine dönemeyebilirler.” dedi.
Fas-İsrail ilişkilerinde normalleşme
Rabat ile Tel Aviv arasındaki düşük düzeyli ilişkiler, 1993'te Filistinliler ile İsrail arasında imzalanan Oslo Anlaşması'nın ardından başlamış ancak 2002'de İkinci İntifada sırasında Fas bu ilişkileri durdurmuştu.
Dönemin ABD Başkanı Donald Trump, 10 Aralık 2020'de Fas ve İsrail'in tam diplomatik ilişki kurulmasına yönelik anlaşmaya vardığını ve Batı Sahra'da Fas'ın hakimiyetini tanıdıklarına dair bir bildirge imzaladığını duyurmuştu. Fas Kralı 6. Muhammed de İsrail ile ilişkilerin "en yakın zamanda" kurulacağını açıklamıştı.
Fas ile İsrail, 22 Aralık 2020'de diplomatik ilişkilerin normalleştirilmesi kapsamında 4 anlaşma imzalamıştı.
İsrail Savunma Bakanı Gantz'ın 24-25 Kasım'da Fas'a gerçekleştirdiği ziyarette ise iki ülke arasında istihbarat, savunma sanayi, güvenlik ve eğitim gibi alanlarda iş birliği mutabakat zaptı imzalanmıştı.