Aile birliğinin korunması, Süresiz Nafaka’ya adil süre getirilmesi ve Çocuk haczi gibi adil olmayan kanunların düzenlenmesi konusunda mücadelelerinin süreceğini dile getiren platform üyeleri şu açıklamalarda bulundu:

“Değerli basın mensupları, mağduriyetler konusunda her daim hakkı savunan ve bizlere destek veren hukukçularımız, kıymetli yazarlarımız, buraya adalet için gelen mağdurlarımız ve yakınları hoş geldiniz.

Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu olarak ilkini Ankara’da düzenlediğimiz ve kamuoyunda ses getiren basın açıklamamızın ikincisini İstanbul’da düzenliyoruz. Aile birliğinin korunması, Süresiz Nafaka’ya adil süre getirilmesi ve Çocuk haczi gibi adil olmayan kanunların düzenlenmesi konusunda ki mücadelemiz artarak devam etmektedir.

Yakın zamanda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, işsiz ve herhangi bir geliri olmayan erkeğin, boşanma davasında tam kusurlu bulunan çalışan eşine tedbir nafakası ödemesi gerektiğine hükmetti. Alınan karar insani anlamda hem adil olmayan, hem de vicdanları yaralayan karardır. Kadın aldatmış olsa dahi erkek tedbir nafakasını öder demek, kadına her türlü ahlaksızlığı yap erkek seni boşarsa maddi kazanç elde edersin demektir. Bu vb kararlar boşanmaları kolaylaştırıp Aile kavramını yok etmektir. Türk Aile yapısına, ahlaka, vicdana uymayan bu kararı alanları ve bu kararı aldırmak zorunda bırakılan kanunları getirenleri mağdurlar affetmeyecektir.

Kadın Erkek eşitliğinden bahsedenler mahkemeler karşısında ki pozitif ayrımcılığa ne zaman son verecekler. Kadın çalışsa erkek çalışmasa, Kadın ağır kusurlu olsa, Kadın aldatsa dahi nafaka alabilir demek hangi ahlaki değerlere ve adalete sığar.

Bu kararlar evlilik kararı alacak gençleri de etkileyecektir. Kamuoyunda sık sık dile getirilen bu adaletsiz kararlar evlilikleri azaltacak ve evlilik dışı ilişkileri arttıracaktır. Yetkililerin Ülkemiz üzerinden oynanan oyunları görmesi ve bu adaletsiz kararların bir an evvel son bulması için ivedi şekilde seçim öncesi Süresiz Nafakaya adil süre getirmesi gerekmektedir.

Bugün Avrupa ülkelerinde bile, toplumun sürekliliğini tehdit etmesi sebebiyle yoksulluk nafakasına sınırlama getirilirken, aile kavramının çok önemli ve kutsal sayıldığı ülkemizde, 100 günlük sürecin dolmasına rağmen çözüme yönelik hala bir adım atılmamış olması kaygı vericidir.

Bu bağlamda şimdi bizler susacağız;

Nafaka Mağdurunun ikinci eşi Kadınlar, Anneler, Kardeşi nafaka hapsine düşmesin diye çalışan Ablalar, oğlu için emekli olduktan sonra çalışan Babalar konuşacak. Bizler susacağız çocuğuna nafakasını ödediği halde hasret kalan göremeyen Babalar,  Yüz Yılın utancı çocuk haczinden dolayı parasızlıktan evladını göremeyen babalar konuşacak.

BABADER VELAYET, EYS, ÇOCUK İCRASI AÇIKLAMASI

Boşanma veya ayrılık davası açılır açılmaz kadının istemi halinde hiç bir ön araştırmaya gerek kalmadan, 0-8 yaş aralığındaki çocukların Velayeti anneye verilmektedir. Bu durum çocukları babaya karşı bir şantaj unsuru haline getirmektedir.

Hâlbuki baba yokluğu anne yokluğuna göre çocukta daha derin hasarlar bırakmaktadır.

Hem çocuk, hem nafaka hem malların yarısını alan kadının aileyi koruması için bir sebep kalmamaktadır. Böylece kadın ayrılma konusunda daha istekli olmaktadır. Boşanma davalarının %91 i kadınlar tarafından açılmaktadır.

Velayeti alan kişi istemediği takdirde diğer ebeveyn çocuğu mahkemenin tayin ettiği günlerde icra dışında görme imkânı yoktur. Bu durumda çocuk için icra dairesine para yatırılmakta ve çocuk bir mal gibi icra yoluyla haczedilerek teslim alınmaktadır.

TBMM’de Sayın Prof. Sefer AYCAN tarafından verilen yasa tasarısının bir an önce geçmesini ve çocuk icrasına sebep olmanın velayet değişimini gerektirmesini istiyoruz.

EYS (Ebeveyne Yabancılaştırma Sendromu) olarak bilinen çocuğun babaya karşı düşmanlaştırılması duygusal bir istismardır. Çocuğu hedef ebeveynden soğutmak ve kendine bağlamak için çeşitli yöntemler uygulamasıdır. Birçok kez velayeti alan taraf çocuğu çok uzak şehirlere ve bazen ülke dışına götürmektedir. Baba yokluğunda yetişen çocukların sorunlu çocuklar olduğu birçok bilimsel çalışma ile ispatlanmıştır.

Çocuğun sağlık ve eğitimi hakkında dahi babalar bilgi alamamaktadır. Bu bir insanlık suçudur.

Velayetin öncelikli olarak babaya verilmesi, bu olmaz ise paylaşımlı ebeveynlik uygulanması, EYS ve Çocuk icrasının velayet değişim sebebi olmasını talep ediyoruz.

Burada ki tüm katılımcıları saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.

KONYA MAĞDUR ÇOCUKLAR VE BABA HAKLARI DERNEĞİ

Ben Murat Köse; olarak bugün burada söz almaktayım. Eşimden ayrılalı 3 yıl oldu ve 8 yaşında bir kızım var. 3 yıldır kızımı ancak icra yolu ile görmekteyim. Ödediğim tutar 13 bin lira bu işin maddi kısmıdır. Manevi kısmı ise benim ve çocuğumun boyunu aşmış, tedavisi mümkün olmayan ağır travmalara sebep olmuştur. Artık bu zulüm bitmeli dünyanın hiçbir yerinde olmayan bu işkence son bulmalı. Bu durumdan en çok etkilenen masum çocuklar olmaktadır çocuğumuzun ne okuluna gidebiliyorum ne de 3 hafta sesini duyabiliyorum. Hasta mı? Ne durumda bilgim yok. Çocuk haczi çocukların hakkını hiçe saymaktır. Diğer zulüm ise süresiz nafaka ve nafaka hapsidir. Bizzat tam 5 kez nafaka hapsi ile karşı karşıya kalmış bulunmaktayım. Bu birebir insanların hayatını çalmak gasp etmektir. Kadının hiçbir hakkı yokken borç ile aldığım evimin tam üçte ikisi kadına verilmesi için çabalıyorlar. Bu ve bunun gibi mağduriyetler son bulmadıkça Türk aile yapımız tehdit altındadır. Sayın Devlet yetkilileri verdikleri sözde durmalı ve bir an önce süresiz nafaka çocuk haczi gibi zulüm yasalarının son bulması için samimi bir şekilde çalışmalı bu mağduriyetleri gidermeliler.

Konya (MA-ÇOBDER ) Derneği olarak sloganımız şudur;

Aile olmadan Vatan olmaz.

Buraya katılım gösteren ve destek veren herkese şükranlarımı sunuyorum.

TUDAÇTER DERNEĞİ

Çocuklarımız velayeti alanın merhametine bırakılır, onun istekleri ve yönlendirmesiyle yetiştirilir. Çocuklarımız tek taraflı velayetle korumasız hale gelmektedir.

Tek taraflı velayet çocuğun üstün yararına değildir. Çocuk  üzerinden hırs, öfke, kin ve çocuğa psikolojik şiddet ve daha ilerisinde bir çok olumsuzluğun sebebi olabilmekte ve art niyetli ebeveynlerin emelleri için kullanabilmketedir.

Çocuklarımızın sağlığını, gelişimini, eğitimini takip edemiyoruz.

Çocuklarımız korumasız olduğu için suç ve şuç örgütlerinin ağına düşecek yegane av durumuna düşmektedir. Bir çoğu uyuşturucu, fuhuş ve terör örgütlerinin maşası ve esiri olacaklardır

Yetkilileri uyarıyoruz, çocuklar geleceğimizdir.

Her 4 kız çocuğunun 1’i ve 6 erkek çocuğundan 1 ‘i 18 yaşından önce bir çeşit cinsel istismara maruz kaldığı bir ortamda bizler kendini çocuğumuzu nasıl koruyacağız.

Çocuklarımızın sağlık, gelişim ve eğitimleri tehlikeye düşecektir.

Boşanmalardan kaynaklı zaten mağduriyet yaşayan çocuklarımıza daha adil ve daha mutlu bir yaşam için gerekli adımların bir an önce atılıp, eşit ebeveynlikle, ortak velayet verilmesini istiyoruz.

Aksi halde Her Ailenin mal ve can güvenliği tehdit altında olacaktır. Ülkemizin ”BEKA”sı tehlike ve tehdit altında olacaktır.

Burada ki tüm katılımcıları saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum.

NAFAKA KRİTERLERİ HAKKINDAKİ ÖNERİLERMİZ

1) Kısa süreli evlilik sonucu boşanmalarda nafaka süresi en fazla 1 yıl

2) Uzun süreli evlilik sonucu boşanmalarda nafaka süresi en fazla 3 yıl

3) Yoksulluk nafakasının süresi belirlenirken, nafaka alacaklısının yaşı, eğitim ve sosyo ekonomik durumu, iş gücü ve evli kalma süresi gibi kriterlerin dikkate alınması

4) Mesleği olmayan nafaka alacaklısına meslek edindirme ve İŞKUR tarafından iş imkânı sağlanması

5) Yaş kriterlerine bakılırken, boşanmanın gerçekleştiği tarihteki yaşın baz alınması, ortak çocuk olmayan ileriki yaştaki evliliklerde ise evlilik süresine ve kaçıncı evlilik olduğuna bakılması

6) Nafaka başlangıç süresinin dava başlangıç tarihinin esas alınarak belirlenmesi

7)Yargıtayın 2012 tarihli “ Asgari ücret kadını yoksulluktan kurtarmaz “ kararının yok hükmünde sayılması

8) Nafaka süresi sonunda işgücü, yaş, sağlık nedeni ile çalışamaz durumda olan kadınlara nafakanın devlet tarafından oluşturulacak Sosyal Yardım Fonu’ndan ödenmesi

9)Süre sonunda altsoy ya da üstsoyundan yardım nafakasının devreye alınması (TMK 364)

10) Nafaka yükümlülüğünü yerine getiremeyen kişiler için uygulanan hapis cezasının kaldırılması

11)Süreli nafaka yasası çıktığı tarihten itibaren, süreyi tamamlamış ya da aşmış nafaka yükümlüsünün nafaka ödemesine son verilmesi

12) Çocuk icrasının derhal sonlandırılması ve çocuk teslim merkezlerinin kurulması

13) Velayet sahibinin çocuğu sebepsiz nedenlerden dolayı 3 kes göstermemesi

Velayet hakkının karşı tarafa verilmesi

14) Yukarıda yazılan tüm maddelerin, anlaşmalı veya çekişmeli tüm boşanma türleri için geçerli olması.”

Kaynak: Süresiz Nafaka Mağdurları Platformu

Editör: TE Bilisim