Geçtiğimiz salı akşamı TRT ekranlarında Cumhurbaşkanı Özel Yayını'na katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazeteciler Hasan Öztürk, Merve Şebnem Oruç, Zafer Şahin, Betül Soysal Bozdoğan ve Cengizhan Cevahiroğlu’nun Türkiye ve dünya gündemine dair sorularını cevapladı. Yayının ardından SÖZCÜ Yazarı Emin Çölaşan yazdığı yazısında sürüsüyle iftirada bulundu. O iftiralara Diriliş Postası Yazarı Gazeteci Betül Soysal Bozdoğan'dan yanıt geldi. 

YAYININ CANLI OLMADIĞI İDDİA ETMİŞTİ

 Emin Çölaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın arkasında bulunan saatin 9'u 5 geçeyi gösterdiğini ve penceren gün ışığının sızdığını belirterek TRT Cumhurbaşkanı Özel Yayını'nın canlı yayın olmadığını iddia etti. Betül Soysal Bozdoğan, saatin Atatürk'ün vefat saatinde durdurulmuş Çankaya Köşkü'nün sembolik saatlerinden bir olduğunu ifade etti. 

Perdenin tam kapatıldığını unutulduğu gibi ucuz bir iftirada bulunan Çölaşan'a şöyle cevap verdi:

"Gün ışığı konusuna geldiğimizdeyse; öncelikle “tam kapatılmamış perde” diye bir şey yok. Çünkü perdeler kapatılmadı, açık bir şekilde fotoğrafta görüldüğü gibi durmaktadır .Pencere incelendiğinde pencerenin orta kısmındaki zifiri karanlık zaten yayının gece saatlerinde olduğunu gösteriyor, iddia edildiği gibi yayın, bant-kayıt değildir. Perdelere yansıyan ışıksa; set ekibinin dışarıdan pencerelere yansıttığı set ışığıyla sağlanmıştır. Işık kafasının yansıması fotoğrafta fark edilmektedir. Görsel yönetmen, genel resme renk ve hareket katmak istemiştir. Çünkü görsel açıdan pencerede, backgroundun koyu karanlık olması tercih edilmez. Amaç gece mavisini yakalamak ve mekandaki renk etkisini artırmaktır."

"ÇÖLAŞANGİLLER YALNIZ DEĞİL"

Emin Çölaşan'ı kalemini ideolojisini tahkim etmek için kullanan, ömr-ü hayatını ‘bazı siyasi yapıları’ konsolide etmek için harcayan, kalemini araçsallaştıran, etikten bi-haber, hakikatten ve erdemden uzak bir tarzla gazetecilik oynayan biri olarak tanımlayan Betül Soysal Bozdoğan, Çölaşan'ın gazeteciliğini şöyle kınadı: 

Bu tarzı kınıyorum. Çünkü Çölaşan yalnız değil, çünkü Çölaşangiller tek değil. Yalan-gerçek fark etmez… Nasıl olsa, ne yazsa sorgulamadan peşinen kabul eden alıcıları mevcut… Türkiyem için üzücü ama acı gerçek bu!

"ÇÖLAŞAN'IN GAZETECİLİĞİ DERS OLARAK VERİLMELİ"

Betül Soysal Bozdoğan Emin Çölaşan'ın iftiralarla dolu, gündemden bir haber yazısına ithafen “Çölaşan gazeteciliği" iletişim öğrencelerine ‘nasıl gazetecilik yapılmaz’ örneği olarak, ibretlik bir vesika kapsamında anlatılmalı." dedi.

Editör: TE Bilisim