İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, "Yemekten sonra çay tüketilmemesi, tüketilecekse de tereyağı konulması faydalı olacaktır. ’Yemekten sonra çay içmeyin.’ derim çünkü çay, yemekte yediğimiz demirin emilimini engeller. ’Şeker koymayınca nasıl içelim?’ denildiğinde ’Tereyağı koyun’ diyorum" dedi.

Kahvaltıların vazgeçilmezi olan zeytini bol bol tüketmek gerektiğini anlatan Karatay, zeytinin en sağlıklı meyve olduğunu ifade söyledi. Şeker bağımlılığına da dikkat çeken Karatay, şekerin vücudumuz için adeta bir zehir olduğunu söyleyerek, gün içinde sık sık tükettiğimiz çaya da şeker yerine tereyağı eklenerek içilmesini tavsiye etti.

Şekerin kanseri beslediğinin altını çizen Karatay, şeker kullanımına bağlı olarak yıllar içinde hastalıkların arttığını ifade etti. Karatay, seveni kadar sevmeyenin de çok olduğu kelle paça, işkembe, kokoreç gibi yemeklerinde çok faydalı olduğunu söyledi.

Hazır şuruplu, kremalı kahveler konusunda ise Karatay, ‘En sağlıklı kahve sade Tük kahvesidir’ dedi.

"Günde 20 dakika yürümek çok önemli"

Kardiyoloji ve kalp damar sağlığının korunması üzerine yaptığı sunumda damarlarda "yangın" olduğunu, bu yangını söndürmek için de sağlıklı beslenmenin ve fiziksel aktivitelerin önemine dikkati çeken Karatay, şöyle devam etti: "Yangını kim söndürüyor? Sağlıklı sebzeler, doğal zeytinyağı, fındık, fıstık, badem, ceviz... Hem kan yapar hem ısıtır diyorum. Yağlı peynir, yağlı yoğurtlar ve çok az şeker var. Bunlar yangını söndürür, 7’den 70’e. Yangını söndürenler bir de muntazam fiziki aktivitelerdir. Günde 20 dakika yürümek ama her gün yürümek çok önemli. Bir de tabii sigaranın bırakılması lazım. ’İnsülin direncim var ama şeker hastası değilim.’ diyemezsiniz. İnsülin direnci tansiyonu yükseltir, şeker hastalığı yapar. Yağları alt üst eder. İşte ’sistemik inflamasyon’ dediğimiz, sistemik alevlenme dediğimiz olay budur. Bakın burada kolestrol yok çünkü kolesterol de yangını söndürenlerdir." Prof. Dr. Canan Karatay, konuşmasının ardından kitaplarını imzaladı.

Editör: TE Bilisim